Güle güle Fenerbahçe…
Her maç başka bir hayal kırıklığı yaşayan Fenerbahçe’de, tek teselli Beşiktaş’ın da kötü, Galatasaray’ın daha da kötü durumda olmasıyken kupa sınavı geldi çattı. Düne kadar burun kıvrılan kupa, Fenerbahçe’nin en somut hedefiydi ve Avrupa için de en büyük umut. Rakip Kayseri, Kadıköy’de 2-0 öne geçtiği galibiyeti son saniyede kaçırdığı günden daha diri, sarı lacivertliler daha eksik, daha kırılganken gerçekleşti bu buluşma. Hatırlarsınız Fenerbahçe, 2. Lig’den Afyonspor’u uzatmalarda eleyerek gelmişti buraya.
Garabet kabaresi…
Koskoca bir ilk yarı izledik ki; özeti, ömrümüzden çalınan 45 artı 5 dakika! Kadıköy’de Fenerbahçe’ye 2, son maçında Hatay’a 4 atan Kayseri’den eser yoktu. Golcüleri Thiam ve Gavranovic yoktu, tamam da, topu gol bölgesine taşıyan da olmadı. Fenerbahçe de bal yapmayan arı formundan taviz vermedi! Bireysel çabalarla ceza sahasına girip skor üretmeye çalışan oyuncular, kalabalık savunma arasında eriyip yağmur sularına karıştı. Sahaya yayılım doğru, pres tamam ama hücum bütünlüğü olmayınca, otur sıfır! Penaltı beklentilerine cevap gelmeyince, “Bu da kaçar mı” fırsatlar olmayınca sessizliğe mahkûm olduk.
Utanmak zamanı
İlk yarının son anlarında Uğur Demirok kırmızı görünce, ikinci yarıda farklı bir Fenerbahçe izleme beklentimiz doğdu ama çok yaşamadı. Maçın en heyecan veren anı 72’de Mert Hakan’ın direkte patlayan füzesi oldu. Kendi sahasına kapanmış Kayseri, topa sahip ama hızı düşük, üretkenlikten uzak bir Fenerbahçe. Artık herkes uzatmalara razıydı ki, 90+3’te kimsenin beklemediği bir şey oldu. Ramazan Civelek, yaklaşık 25 metreden vurdu, alt yapısından çıktığı Fenerbahçe’yi kupadan eledi. Cümleten geçmiş olsun! Tebrikler Kayserispor’a.
MAÇIN ADAMI: Ramazan Civelek