Aile gaile değildir!

A -
A +
İyi bir aile hayatı, bir insanın yeryüzü cennetidir.
Bu millet, tarih boyunca bu cenneti ayakta tuttuğu, önemsediği, benimsediği için büyük kişilikler çıkarttı, dünyada eşi benzeri görülmemiş zamanlara imza attı, büyük devletler kurdu, dünyaya nizam ve intizam verdi.
Sümeyye Can anaların ninnilerle, dualarla büyüttüğü çocuklar kuşak kuşak gelip geçtiler, zamanı gergef gibi işlediler, kubbe kubbe, hisar hisar gittikleri her yeri vatan eylediler. Bu milletin kızı evlerin çiçeği, sultanı, erkeği direği damı idi, aile mefhumuna büyük ve önemli değerler atfedildi. Vakti gelen kız çocuğu, baba ocağından kocasının evini yurt yapmaya gitti telli duvaklı, ocağını yakmaya gitti eli kınalı…
“Evlenmek” dendi buna. Türk dilinde esas olarak “evlenmek” bir nevi “dünyaevine” girmektir.  Aile mefhumunun kurulmasına Araplar “izdivaç”, Fransızlar “mariage” derken, Türk milleti “evlenmek” demiştir.
Evlilik kurumu bizi biz yapan müessesedir.
Geleceğimiz, bekamız tam olarak bu kuruma bağlıdır. Aile kurumu sağlıklı bir şekilde yoluna devam ederse, sağlam olursa geleceğimiz de güven içinde olur zira sağlıklı, ahlaklı, yarınlarından emin olan, ilim ve irfan sahibi çocukların yetişmesi sıcak bir aile ortamının kurulmasıyla yakından ilgilidir.
Peki son birkaç yıldır aile kurumuna neler oluyor, biliyor muyuz? İstatistikler bizlere neler söylüyor? Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) istatistikleri bizlere hiç de iyi şeyler anlatmıyor yazık ki. Mesela 2017-2018 verilerine göre 594 bin 493 evlilikten 126 bin 164’ü boşanma ile sonuçlanmış. Bu verilerin sadece resmî evlilik ve boşanmaları kapsadığını da belirtelim! Neredeyse her 6 evlilikten birisi boşanma ile sonuçlanıyor!
Bir de bunun yaşı geçkince, evlenmemiş, bekâr yaşamayı tercih eden veya evlenemeyen erkeklerin ve kızların durumu var ki asıl endişe ettiren sorun burada… Herkes bir an etrafındaki yaşı geçkince bekâr kız ve erkekleri şöyle bir hatırlasın… Özellikle büyük şehirlerde bu oranın artarak çoğaldığını söyleyebiliriz.
İnsanlar neden boşanıyor, neden evlenmekten kaçınıyor veya evlenmiyor? Aile neden gaile oldu? Problem nerede ve bu problemler neler? Aslında bu meselenin birçok boyutu ve sebebi var.
Birincisi kadının özgürlüğünden taviz vermiyor oluşu, ekonomik bağımsızlık, ailenin kavram olarak içinin boşaltılmış olması, beğeni ve tercihlerin dışa odaklanması, fiziksel görüntünün bütün değerleri alaşağı etmesi, tercihlerin çoğalması, sosyal medyanın insanları değişik iletişim yollarına itmesi ve en çok vurgu yapılan, aileyi ve bireyi sarsan ekonomik sorunlar!
Aile bir birey için gaile olmuşsa burada sorun vardır. Bu bakış açısı sağlıklı değildir. Aile kurmak demek, o aileyi her türlü zorlukta fedakârlıkla, inançla, sevgiyle, merhametle, güven ve şefkatle ayakta tutmayı başarmak demektir. Zor gününde, dar gününde, car gününde ve var gününde sımsıcak bir eli tutmaktır!
Aileyi gaile olarak görenler bu kurumu ayakta tutamazlar.
Kadın olsun, erkek olsun evliliğin oyun oynamak olmadığını idrak etmedikçe ailelerini koruyamazlar. Kin, öfke, güvensizlik, sevgisizlik, kusur görme, kusur araştırma ve hoşgörüsüzlük evliliklerin kurdudur. İnsanlar evlilik kurumu içinde birbirinin kurdu değil, yurdu olmalıdır.
Bir de boşanmaların özendirilmesi meselesi var.
Her çatışmada ilk ve tek çözümün boşanma olmadığını anlamak ve anlatmak bu kadar zor mudur? Aile, gaile değildir, huzurlu bir aile nasıl kurulur ve kurtarılır bilmek istiyorsanız ninelerinize sorun… Bütün anahtar sözcükler onlarda, emin olunuz…
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.