Arvasi Hoca’nın “Güneydoğu” çözümü!

A -
A +
"HDPKK"nın kapatılması süreci başladı.
Uzun yıllardır pek çok isim altında terör örgütünün uzantısı gibi faaliyet gösteren bu siyasal partinin kapatılması artık elzem olmuştu lakin bölücülük yaparak, ülkenin başına bela olmuş bu sözde siyasal partinin kapatılsa dahi farklı isimlerle yine Meclis'e girmesi ihtimal dâhilindedir ve herkesin malumudur.
Parti kapatılması geçici bir çözümdür.
Merhum Seyyid Ahmet Arvasi “Doğu Anadolu Gerçeği” adlı kitabındaki “Türkiye’de Şark Meselesi ve Alınacak Tedbirler” bölümünde bu meseleyi pek çok zaviyeden irdelemiş ve kalıcı reçeteler sunmuştur. Ancak yıllar yılı, “Çözüm Sürecinde” “akiller” dâhil, hiç kimse bu reçetelere bir kez dahi bakma ihtiyacı duymamış, dolayısıyla alınan kararlar, yürütülen faaliyetler maalesef hüsranla sonuçlanmıştır.
Doğu Anadolu Gerçekliğini Arvasi Hoca, şu sekiz başlık altında irdelemiştir:
1.Tarihî bütünleşme çareleri, 2. Harsî bütünleşme çareleri, 3. İçtimaî bütünleşme çareleri, 4. Coğrafî bütünleşme çareleri, 5. İktisadî bütünleşme çareleri, 6. Ruhî bütünleşme çareleri, 7. İdarî bütünleşme çareleri, 8. Siyasî bütünleşme çareleri...
Bugün Türkiye’de yaşayan ve kendisini “Kürt” olarak tanımlayan vatandaşların büyük çoğunluğu Arvasi Hoca'nın “Bütünleşme” amilini doğrular mahiyette bir noktadadır ve tek bayrak, tek vatan, tek millet kavramlarını gönülden desteklemektedir.
Ancak özellikle terör örgütünün güdümündeki “Siyasal Kürt Hareketi” maalesef bu “bütünleşmeye” hiçbir zaman sıcak bakmamakta, özellikle güneydeki kimi bölgelerde ellerinin altında gördükleri Kürt seçmenleri/kitleleri istedikleri biçimde harekete geçirip önlerine konan bütün argümanlara sun’i reddiyelerle sırtını dönen, ayrılıkçı, bölücü iddiaları olan kalabalıklara dönüştürebilmektedir.
Seyyid Ahmet Arvasi Hoca, “Doğu Anadolu Gerçeği” adlı kitabının 24. Sayfasında “Kürtlerin Menşei” hakkında şunları söylüyor:
“… Artık herkes teslim etmektedir ki, 'Kürt' sözü ilk defa, gerçek mânâsında Orta Asya’da bulunan Elegeş’te dikili Orhun Yazıtları’nda geçmektedir. 'Kürt İlhanı Alp Urungu’nun mezar taşı' Göktürk yazısı ile kaleme alınmıştır. Kürtleri, Gutti ve Karduk gibi eski kavimlere bağlamak iddiaları, mesnetsiz birer yakıştırmadan ibaret kalmaktadır. Tarih, kelime oyunlarına dayanmaz, belgelerle ortaya konur. Bunun için diyoruz ki, devletimiz, kitaplarla, filmlerle, fotoğraflarla ve belgelerle ortaya çıkmalı, başta Elegeş yazıtı olmak üzere, bu konudaki müşahhas mûtaları Türk ve dünya efkârına sunmalıdır. Bilhassa, Rasonyi’nin, Nemeth’in, Dr. W. Radloff’un araştırmalarını gözlere açmalıdır. Bu konularda Alman ilim adamlarının değerli araştırmalarından istifade etmelidir. Bilhassa, E. Forer’in, G. Conteneau’nun, Fr. Hommel’in, Prof. V. Christian’ın ve B. Landsberger’in çalışmaları akademik bir süzgeçten geçirildikten sonra çeşitli biçimlerde değerlendirilmelidir...”
Arvasi Hoca, bölgede terör uzantılı siyasal Kürt hareketinin faaliyetlerine devam edeceğini, buna mukabil devletin de kısa ve uzun vadeli planlamalar yaparak özellikle anaokullarından itibaren çok boyutlu bir tedrisatla ve sağlam bir dinî eğitimle bu faaliyetleri engelleyebileceğini, “çok faktörlü millî yoğruluşla” birlik ve beraberliğin bütün Anadolu coğrafyasında tesis edilebileceğini anlatır.   
Merhum Başbuğ Alparslan Türkeş’in her görüşünü kendi görüşüymüş gibi tasdik ettiği "Dostum" dediği mütefekkirimizin bu eserini okumanın, üzerinde istişarede bulanmanın başta devlet erkine, bölgedeki yüksek devlet memurları için elzem olduğunu düşünüyorum.
Bu mesele bizim en uzun süren millî meselemiz olmuştur zira!
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.