Alaş Kala’da bir hafta...

A -
A +

Bir haftadır Doğu Kazakistan’dayım.

Semey, Kazakistan tarihi için çok önemli bir şehir. 19. yüzyılda Kazak Türklerinin ilk modern devlet kurma süreci bu şehirde başlamıştır. Kazak edebiyatı, tarihi ve siyasetinin en önemli isimlerinin doğduğu ve yaşadığı şehir de burasıdır.

En ilginci de Rus Çarlarının en kızdıkları, merkezden uzaklaştırıp cezalandırmak istedikleri aydınların, şair ve yazarların sürgün yeri de Semey’dir. Dostoyevski, bunlardan biridir. Rusya’nın sosyokültürel anlamda gelişmiş şehirlerinden bu şehre sürgün gelen bu aydınlar ve Türkler arasında zaman zaman bir dayanışma, karşılıklı iletişimin kurulması siyasi düşünceleri olgunlaştırmış ve milliyetçi aydınlarda farkındalık oluşturmuştur.

Çar’a karşı Kazak Türklerinin başlattığı bütün isyan hareketlerinin neredeyse büyük kısmı bu şehirden yönetilmiş ve başlatılmıştır diyebiliriz. Ruslar bu şehre Semipalatinski, Kazaklar Alaş demişlerdir. 1905 yılında Taşkent’te Mustafa Çokay tarafından organize edilen “Hepimiz Alaş’ın Oğullarıyız” adlı Türkistan Müslümanları Kongresinde Kırgız ve Kazak aydınlar “Alaş Hareketi” adında birleşmişlerdir.

Bu hareketin en önemli amacı şuydu:

1. Türkistan’da İslamı yaymak.

2. Bölgeden Rusları uzaklaştırmak.

3. Göçebe Türklerin özgürlüklerini sağlamak...

1917 yılında Bolşevik ihtilaliyle 1. Genel Kazak Kurultayı toplanmış ve Alaş Partisi kurulmuştur. Çok kısa bir süre sonra 2. Kurultayda bir araya gelen aydınlar Alaş Orda Muhtar Devleti’ni ilan etmiştir. Buna paralel olarak Alaş hareketi A. Sıdıkov öncülüğünde Kırgızistan’da da teşkilatlanmıştır. 

Alaş Orda, ilk olarak Millî Ordu kurma icraatıyla işe başladı. Orenburg, Turgay, Kustanay ve Semey’de Kazak Millî Alayları ve Polis Teşkilatı kuruldu. Maalesef bu hareket Sovyet Rusya tarafından çok ağır şekilde bastırıldı. İlgili aydınların tümü ya zindana atıldı ya da infaz edildi. Bu devletin yerine 1920 yılında Kırgız-Kazak Sovyet Cumhuriyeti kuruldu.

Alaş Kala, yani Semey, Alaş ruhunun hâlâ capcanlı yaşadığı bir şehirdir.

Bu nedenle Sovyet Rusya, Semey’i yani Alaş’ı çok ağır cezalandırmış ve bütün nükleer denemelerini bu topraklarda gerçekleştirmiştir. On binlerce insan hayatını kaybetmiş, genetik miras yoluyla on binlerce insan dünyaya problemli gelmiştir. Hâlâ kanser vakalarının en fazla yaşandığı şehirdir Alaş Kala…

Perestroika ve Glasnost reformlarının lideri SSCB Başkanı Mihail Sergeyeviç Gorbaçov, bu şehirde yapılan nükleer denemeler için bir ziyaretinde Kazak halkından özür dilemiştir...

Semey’de olunca bu tarihî olayları hatırlamak durumunda kalıyorsunuz. Coğrafik anlamda muhteşem bir bölge olmasına rağmen, geçmişte yaşadığı nükleer denemelerden dolayı insanlar bölgede kalmak istemiyor, şehirde turizm faaliyetleri yok denecek kadar az. Oysa İstanbul Boğazı'nı andıran İrtiş Nehri üzerindeki asma köprü, şehrin yeşili, kentte yetişmiş ünlü şairler, siyasetçiler, tarihçiler ve bilim insanları şehri değerli kılıyor.

Tarım ve hayvancılık şehri ayakta tutuyor. Civarda çok önemli altın rezervleri ve kömür yatakları var...

Kazakistan Cumhuriyeti, bu şehrin kültürel mirasının tanıtılması, bölgenin kalkınması ve turizm potansiyelinin geliştirilmesi için geçtiğimiz aylarda önemli bir karar aldı. Ünlü şair Abay Kunanbay’ın doğup yaşadığı şehir olduğundan dolayı, bölgenin adını Abay Oblastı (bölge) olarak değiştirdi. Öyle zannediyorum ki Kazakistan bu bölgede şimdi çok önemli değişiklikler yapıp Türkistan, Almatı, Çimkent ve Nur Sultan şehirlerindeki gibi önemli kalkınma hamlelerini gerçekleştirecek.

Hasılı Semey, bütün acılarıyla, çileleriyle tarihî bir Türk şehri...

Geliniz, görünüz...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.