HENÜZ TERAKKİ FALAN YOK

Barcelona’nın yıldız futbolcusu Arda Turan ve formsuz arkadaşları millî takıma döndü.
 
Bu geri dönüş Fatih Terim’in içine pek sinmemiş. FIFA dünya sıralamasında ancak 164’üncülüğe yerleşebilmiş bir millî takım olan Kosova’yı hiç de iç açıcı denemeyecek bir futbol neticesinde 2-0 yendiğimiz maçın akabinde yaptığı 50 dakikalık açıklamada kendisi böyle söyledi.
        
2013’te yeniden Abdullah Avcı’nın yerine Türkiye A Millî Takımı’nın başına geçince çoğumuz artık takım gençleşir, aday kadro objektif bir şekilde teşekkül eder, nihayetinde millî takımın bir sistemi olur falan diye düşünmüştük.
        
2014 FIFA Dünya Kupası’na gidemedik.
        
2016 Avrupa Futbol Şampiyonası’na bir nevi şans eseri katılsak da turnuvada tam bir hayal kırıklığı yaşadık.
        
2018 Dünya Kupası eleme maçlarında da sistemsiz ve kötü futbolumuz sürüyor.
        
İnsanlar millî takımdan soğudu.
        
Cezalı olduğu için Kosova maçında forma giyemeyen Emre Mor’un eksikliği öyle hissedildi ki, Türkiye’deki herkes gibi işini mükemmel yapan yorumcu Sergen Yalçın, TV 8 ekranlarından Fatih Terim’e artık Emre Mor’u oyuna alma zamanının geldiğini bile hatırlattı.
 
Seneler evvel yine müthiş futbol yorumlarıyla herkesçe futbol otoritesi olarak kabul edilen Rıdvan Dilmen, Türkiye-Almanya maçını yorumlarken o zamanlar çok genç olan ancak genç olmasına rağmen piyasa değeri o anda bile yaklaşık 30 milyon avroyu bulan, daha sonra da Almanya’nın dünya şampiyonu olduğu final maçında Arjantin’e tek golü atan Mario Götze’den bihaber olduğunu belli etmekte beis görmemişti.
 
Fatih Terim de dünkü açıklamalarında Arda Turan ve formsuz arkadaşlarıyla kendisi arasında vuku bulan tatsızlık boyunca sayısız telefon aldığını, ancak en tesirli telefonun Emre Belözoğlu’dan geldiğini açıkladı. Futbol kamuoyunun pek de tanımadığı Emre Belözoğlu’dan öyle bir sitayişle bahsetti ki, onu millî takımdaki halefi olarak açıklamasına ramak kaldı diyebiliriz. Hafazanallah!
 
Bir husus merakımı mucip oldu. Sormadan geçemeyeceğim:
Her şey bir tarafa da daha geçen hafta Galatasaray, Başakşehir’e kendi sahasında yenilirken tribünler tarafından ıslıklanan Selçuk İnan’ı hangi mantığın tezahürü neticesinde millî takıma aldı acaba Muhterem Terim?
 
Türk futbolunda bizim gibi beyhude yere terakki yani ilerleme, gelişme bekleyen sevgili yurdum insanına maalesef çok kötü bir haberim var:
Anlaşılıyor ki, bu dinozorların Türk futbolunun yakasından düşeceği falan yok!
 
Bu işler düzelene kadar aynı Erman Toroğlu’nun dediği gibi millî takımı kapsama alanının dışına almaktan başka çare yok gibi görünüyor.
 
 Vesselam.