Horoz!

A -
A +

Şubat ayında ihracat rakamları 10.5 milyar dolarla tahminlerin altında kaldı, yerli düşmanlar bayram etmeye başladı. Oysa, ağır kış şartları ve doların dünya para birimleri karşısında aşırı değer kazanması bu sonucu beraberinde getirdi. Erken öten horozun başını keserler.. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı rakamlarına göre, altın ticaretindeki büyük artış, parite kaynaklı daralmayı telafi ediyor. Son verilere göre, şubatta ihracat %4.36 azalarak, 12 milyar 240, ithalat %7.57 geriledi, 16 milyar 860 milyon dolar oldu. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ile bakanlık verileri arasındaki 1.8 milyar dolarlık fark, büyük ölçüde altın ticaretinin ilavesinden kaynaklanıyor. Türkiye istatistik kurumuna göre, ocakta İsviçre'yle 1.7 milyar dolarlık altın ticareti gerçekleştirdik. Bu durumda, ihracat, TİM'in belirttiği %10'luk düşüş yerine %0.6 gerilemişti. Şubatta da aynı manzara var. TİM'e göre ihracat %13.5 düştü, ancak Gümrük Bakanlığına göre düşüş %4 seviyesinde kalacak. Görüyorsunuz, rakamları iyi okumazsanız resim nasıl değişiyor?   
***
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Merkez Bankasına en ağır sözleri söyledi, (VATANI SATMAK YÜKSEK FAİZLE OLUR) dedi. Merkez Bankası Başkanı kılını kıpırdatmadı, aksine görevimin başındayım, dedi. Bu kadar ağır eleştiriye rağmen, istifa müessesesi çalışmıyor.. Bazı çevreler bunun arkasında ister istemez, başka sebepler arıyor. Erdoğan, "Merkez Bankasının alt takımlarında paralelci var mı yok mu inceliyoruz, araştırıyoruz" diyor. "Erdem Başçı'nın talebi var kendisiyle görüşeceğiz" dedikten sonra "Onun bağlı olduğu sayın bakanla konuştuk ama bakıyorum aynı durumdalar" ifadesini kullanarak Ali Babacan'ın ismini ağzına almıyor, ikisini de aynı potaya sokuyor. Erdoğan Başçı'yla görüştükten sonra faiz indirimi gerçekleşmezse, taraflı hareket ettiği net biçimde ortaya çıkacak.
Bugün belli olacak şubat enflasyonu düğümü çözmeyecek. Zira faiz lobisi, (bankalar ve sermaye grupları) doları yüksek tutarak Merkez Bankası Başkanının elini güçlendiriyor.
***
Bankacılık sektörünün ocak dönemi net kârı 2.15 milyar TL olarak gerçekleşti. Peki bankalar nasıl servetine servet katıyor? Bir defa mevduat faizini düşük, kredi faizini yüksek tutarak aradaki farktan kâr ediyor. Kredi masraflarından da haksız kazanç sağlıyor. Faiz dışı 50 kalem komisyon ve masraf adı altında müşterilerinden para topluyor. Ödenmeyen kredi taksitlerini her ay fazladan katlayarak ödeme emri çıkartıyor ve tahsil ediyor. Çıkmaza giren kredi borçlusunun icrada canına okuyor. Yetmiyor borçlu ölse bile banka alacağını mirasçılarından tahsil ediyor.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.