Öyle yağma yok!

A -
A +
Türkiye-ABD ilişkileri geriliyor. ABD Suriye’de DAEŞ terör örgütüne karşı bir başka terör örgütünü YPG veya PYD'yi kullanıyor. Yani, kanalizasyon suyu ile çamaşır yıkıyor! Cumhurbaşkanı Erdoğan, New York’ta son derece haklı olarak ABD'nin PYD'ye silah desteği sağlamasına karşı "Türkiye'ye kötülük yapmış olursunuz. Bunlar bizim ülkemiz için tehdit oluşturuyorlar" diyerek eleştirdi. Erdoğan "Amerika silah indirdi, Kobani'ye. YPG ve PYD'ye. DAEŞ'le savaşanlar terörist değilse o zaman El Nusra da terör örgütü değil. PYD ve YPG, PKK'nın düşük çocuklarıdır" dedi. ABD bu çıkışa iki hamleyle cevap verdi. Önce Genelkurmay Başkanı Dunford PKK’nın Suriye uzantısı YPG’ye silah vermeye devam edeceklerini söyledi. Ardından ekonomik darbeyi indirdi.. Tepeden tırnağa ABD kuruluşu olan Moody’s’e düğmeye bas, dedi.. O da gereğini yaptı: Türkiye’nin kredi notunu yatırım yapılabilir seviyenin altına düşürdü. Şimdi iki reyting kuruluşundan yatırım yapılabilir notuna sahip olma özelliğini kaybettiği için Türkiye’ye gelen Uluslararası fonların çıkış yapacakları söyleniyor. JP Morgan’a göre 10 milyar dolarlık bir sermaye kaçışı olacak. Bu gelişmeye çanak tutan sözde akademisyenler var. Moody’s’in kararını doğru bularak alkışlayanlar vatan hainidir!
Daha geçen hafta Moody’s “Türkiye 15 Temmuz şokunu büyük ölçüde atlattı” diye açıklama yapmamış mıydı? Ne oldu, 1 haftada ne değişti? Bütçesi fazla veren, cari açığı daralan, teröre rağmen, darbe girişimine rağmen, aldığı tüm borçlarını tıkır tıkır ödeyen, Türkiye’nin notunu niye düşürüyorsunuz? Risk nedir, verdiği parayı geri alma endişesidir. Bizim için böyle bir durum söz konusu mu? Elbette ki hayır! Ama dedim ya, maksat üzüm yemek değil bağcıyı dövmek. Merkez Bankası, Hazine, BDDK ve Bankalar Birliği acilen bir araya gelerek şu kararı almalı: “Türkiye son derece güvenli bir ülkedir. Yatırımlarını ve yapısal reformlarını eksiksiz yerine getirmektedir. Planını bozacak girişimlere ve kasıtlı davranışlara asla prim vermez.. Lütfen kusura bakmayın, ekonomik dengemizi bozmak için başlatılan bu harekete sessiz kalmayacağız. Bu yüzden tahvil ve hisse senedi satarak Türkiye’den çıkmak isteyen yabancılara izin vermeyeceğiz. Rusya nasıl yapıyorsa biz de aynısını uygulayacağız. Öyle yağma yok! Yıllarca bizim sırtımızdan milyarlarca dolar kazandınız. Bir günde bu saadet zincirini bozup gidemezsiniz” denmelidir..
Biz bugüne kadar hep sessiz kaldık. Onlar bize füze attı, biz kurşunla karşılık verdik.. Artık büyüdük, güçlendik, sesimiz gür çıkıyor. Ne kadar ekmek o kadar köfte. Bu sıcak paracılar için de derhal bir kanun çıkarılmalı: Türkiye’de hisse senedi ve tahvil alan sermaye sahiplerinin, 5 yıl süreyle ellerindeki menkul kıymetleri satmaları engellenmelidir. Oh ne âlâ memleket.. Adamlar ellerini kollarını sallaya sallaya gelip bizden devlet ve şirket tahvili alacaklar.. Kârları ceplerine koyacaklar. Biz gelen sıcak parayı sermaye açığımızı kapatmada kullanacağız. Beyler sonra benim işim bitti, gidiyorum diyerek hesabı kapatacak. Olmaz öyle şey. Artık bıçak kemiğe dayandı. Ne gerekiyorsa onu yapacağız. Bu ekonomik darbeye izin vermeyeceğiz. 
Bireysel ve kurumsal yatırımcıların bankalarda 160 milyar doları var. Merkez Bankasının kasasında 123 milyar dolar rezerv var. Türkiye eski Türkiye değil, belki sallarsınız ama asla yıkamazsınız. Teröre sarıldılar, duvara tosladılar.. FETÖ'ye bel bağladılar duvara tosladılar. Şimdi "Not" silahını kullandılar. Yine duvara toslayacaklar...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.