"Evet"in sırrı!..
6 Haziran 2017 02:00
ABD Başkanı Donald Trump’ın Paris Anlaşması’ndan çekilme kararının hemen yürürlüğe girmesi mümkün değil. Çünkü anlaşmanın yasal hükümlerine göre, Birleşmiş Milletler Genel Sekreterliği, ABD’nin çekilme talebini en erken 4 Kasım 2019 tarihinde kabul edebilecek. Talebin kabul edilmesini takip eden sürecin yaklaşık bir sene sürecek olması ise ABD’nin anlaşmadan resmî olarak çekilmesinin Kasım 2020’yi bulabileceği anlamına geliyor. ABD’deki Wal-Mart, JP Morgan Chase, IBM gibi dev şirketler, Trump’ın Paris Anlaşması’ndan çekilme kararına karşı olmalarına rağmen ABD yönetimiyle yakın ilişkileri sürdürmek amacıyla danışmanlık görevlerine devam edeceklerini açıkladılar. İşte bu yüzden Wall Street’te endekslerin yönü yukarı döndü. Hem de mayısta 138 bin artarak hayal kırıklığı meydana getiren tarım dışı istihdam rakamlarına rağmen.
EN KRİTİK GÜN-Evet bu haftanın en kritik gelişmelerini perşembe günü yaşayacağız. İngiltere ve Birleşik Krallık Genel Seçimleri yapılacak. Aynı gün Avrupa Merkez Bankası faiz kararını açıklayacak. Ve Başkan Trump’ın görevden aldığı FBI başkanı Comey, ABD istihbarat komitesinde senatörlerin sorularını cevaplayacak. Comey’in vereceği bilgilerin kamuoyu desteği %37'ye düşen Trump'ın başını fena hâlde sıkıntıya sokacağı konuşuluyor. İngiltere seçim öncesi terör saldırılarıyla sarsılıyor. 15 Mart’ta Westminster Köprüsünde aracıyla yayaları ezen teröristten sonra cumartesi gecesi Londra Köprüsünde araçlı ve bıçaklı saldırı gerçekleşti. İki olayda 14 kişi öldü, 58 kişi yaralandı. Başbakan May, baskılara rağmen seçimlerin 8 Haziran’da yapılacağını söylüyor ama ülke terörden tir tir titriyor.
BİST'E HÜCUM-Dünya Bankasının ekonomik görünüm raporunda Türkiye gelişmekte olan ülkelerin öncüsü olarak gösteriliyor.. ABD merkezli uluslararası finans kuruluşu Citibank, Türk tahvilleri için vade uzat tavsiyesinde bulunuyor. Banka, sıkı para politikası, daha istikrarlı para birimi ve zayıf ABD dolarının, Türk tahvillerine daha fazla talep getireceğini öngörüyor. Borsada hisse senetlerinin ortalama fiyat hareketi ‘Borsa Endeksi’nden izleniyor. Borsa endeksi o günün dolar fiyatına bölününce çıkan rakam dolar cinsinden borsanın fiyat göstergesi olarak kabul ediliyor. 2013 yılının mayıs sonunda borsanın göstergesi olan BIST 100 endeksi 93 bin 178 seviyesindeydi. O günkü dolar kuru 1.85 TL idi. BIST 100 endeksini o günkü dolar fiyatına bölündüğünde, endeks değeri 5 cent oluyor. Bugün 5 cent karşılığı 175 bin puana denk geliyor. Ya da bir başka ifadeyle 31 Mayıs'taki 98 bin 500’ü 3.50 TL olan dolar kuruna böldüğünüzde 2.7 sent çıkıyor, ki bu rakam 2013’e göre %45 aşağıda.. Özetle BIST’in dolar cinsinden gidecek daha çok yolu var. Siz siz olun özellikle BIST 30 hisselerindeki pozisyonlarınızı uzuuuun süre bozmayın, diyorum.
HAYAL DEĞİL GERÇEK-Dört yıl aradan sonra ekonomide en iyi dönemi yaşıyoruz.. 2013 Mayıs’ı Türk ekonomisinin pek çok göstergesiyle tepe noktası yaptığı tarihti. Bu kredi notunun yatırım yapılabilir düzeye çıktığı, üçüncü köprünün ve üçüncü havalimanının temelinin atıldığı aydı. Aradan tam dört yıl geçti, yatırım yapılabilir notunu kaybettik. 2016’nın 3. çeyreğinde ekonomi daraldı. Ama 4. çeyrekte toparlandık. Özel sektöre verilen büyük teşvik hem şirketleri rahatlattı, hem de bankaları.. Yatırımlardaki artış güven ortamını güçlendirdi. Turizmde kötü günler geride kaldı, ülke turist kaynıyor. Otellerdeki doluluk oranı artıyor Havayolu şirketleri full çalışıyor. Bunların hepsi döviz getiriyor. Yılın ilk 5 ayında hisse senedi ve tahvilde 7.5 milyar dolarlık alım gerçekleşti. Merkez Bankasının swap (döviz takası) ihaleleriyle gelen parayla bu rakam 20 milyar doları buluyor. Şirketlerin ve bankaların borçlarını ödemesinde hiçbir problem yok. İhracatın ardından, iç talepteki canlanma sanayi üretiminin artmasını sağlıyor. Referandumda "evet" çıkmasaydı, bunların hepsi hayal olacaktı. O hâlde %51'e ne kadar teşekkür etsek azdır.