Medeniyet!

A -
A +
Metrobüsle ulaşım Avrupa yakasında oturan İstanbul’lu için azap hâline geldi. Kelimenin tam anlamıyla tıklım tıklım dolu. Vatandaş çaresiz buna katlanmak zorunda.. Zira trafik kilit. Başka vasıta yok. Genci, yaşlısı, çocuğu, kadını, hastası, âdeta ezilerek seyahat ediyor. Günde 4 milyon kişiyi taşıyan bir tekerlekli hat olmaz. Ama oluyor işte. Başladığında güzel bir uygulamaydı. Bu hattı kullananların sayısı yeterliydi. Şimdi olay çok değişti. On binlerce konut yapıldı. Burada oturanlar aynı hattı kullanıyor. Başka yol yok.. İskân izni veriliyor, ama yol yapılmıyor. Böyle bir şehircilik anlayışı olabilir mi? Oluyor işte!. Gerçek metro şart.. Nasıl ki Boğaz'ın altından yapıldı, milyonlarca insan bunu kullanıyor, yıldırım hızıyla karşıya geçiyor.. Aynı hattın Zincirlikuyu TÜYAP arasında da yapılması şart.. Hatta Silivri’ye üçüncü havalimanına kadar uzatılmalı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi bütçemiz yeterli değil diyerek bu projeyi askıya aldı. Olacak şey değil! Oysa İstanbul halkı yıllarca bu hayalle yaşadı. Herkese ümit verildi. Sonunda sessiz sedasız gündemden çıkarıldı. Metrobüs duraklarına ulaşmak bile başlı başına bir problem. Geçitler ağzına kadar dolu, merdivenlerden inilmiyor. O daracık turnikelerden geçmek, büyük problem. Metrobüse binmek için insan duvarını aşmak gerekiyor. Her gün milyonlarca vatandaş evine, işine, okuluna, hastanesine, gitmek için çile çekiyor. Önceden metrobüs hattı var diye konut fiyatları artıyordu. Şimdi tam tersi oldu, metrobüs hattı fiyatları düşürüyor, zira ulaşım büyük dert hâline geldi...
Çok basit bir örnek vereceğim. Pendik-Kadıköy arası 35 kilometre.. Metro ile yarım saatte gidiliyor. Zincirlikuyu-TÜYAP arası 43 kilometre 1.5 saat sürüyor. Metro ile insanlar son derece medeni şekilde kısa bir yolculuk yapıyor. Metrobüse binenler kucak kucağa, sarmaş dolaş, nefes almakta bile güçlük çekiyor.. Ben her gün bu eziyete katlanıyorum. Metrobüse binmek başlı başına problem.. Peki inmek? O da daha büyük dert.. Zira şoför beyefendi, durakta ancak 1 dakika duruyor. Siz önünüzdeki insanları yararak kapıya ulaşmak için çok büyük çaba göstermek zorundasınız. Bunu yapanlar inebiliyor, yapamayanlar kalıyor. Bağırışların, protestoların bini bir para.. Sıcakta ve soğukta sıkışık seyahat dolayısıyla ağır bir koku hâkim...
Düşünebiliyor musunuz siz insanları günde 3 saat böyle bir yolculuk yapmaya mahkûm ediyorsunuz, sonra onlardan performans bekliyorsunuz. Ne moral kalıyor, ne sinir, ne sinir.. İnsanlar mutsuz, moralsiz bir şekilde güne başlıyor. Akşama kadar bu havayla çalışıyor, sonra aynı şekilde evine dönmeye çalışıyor... Şoförler sorumsuz. Adamlar frene öyle bir basıyor ki yolcular ayakta durmakta zorlanıyor. 
Büyükşehir Belediyesinin sayın müdürleri amirleri, sizi metrobüse davet ediyorum. Gelin Allah rızası için bir seyahat edin de halkın nasıl eziyet çektiğini görün. Sonra kararınızı verin. Bütçe yeterli değilmiş! Çinliler, Japonlar kapıda bekliyor. Yap-İşlet-Devret diye bir sistem var. Verin onlara bakın nasıl yapıyorlar.
Son bir nasihat! 2019 Mart ayında belediye başkanlığı seçimleri yapılacak. Metro projesine adım atmazsanız, büyük hayal kırıklığı yaşarsınız. Ne kadar güzel söylemişler: "Medeniyet, ulaşımdır..."
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.