Kim ayağına kurşun sıkar?

A -
A +

Sosyal medyada yüz binlerce sahte hesapla korkunç bir algı operasyonu yapılıyor. Hiper enflasyona hükûmet yol açıyor, etiketlerin şişmesine hükûmet izin veriyor, elektrik ve doğalgaz fiyatlarını o uçurdu. Kiraları o yükseltiyor. Akaryakıtı o tavana çıkardı. Ayçiçeği yağına, şeker, un ve sigara fiyatlarına sürekli o zam yapıyor!..

Türk ekonomisinin iki büyük düşmanı kredi kuruluşları Moody’s ve Standard and Poor’s, enflasyon riskleri yukarı yönlü diyerek yangına körükle gidiyor. Türkiye’de kur şoku yaşanacak, ortalık yangın yerine dönecekmiş. Ekonomide bıçak kemiğe dayandı. Vatandaş açlıktan ölüyor yaygarası koparılıyor. Sonra da “bizi ancak, IMF kurtarır” diyerek içlerindeki kini kusuyorlar… Hay hükûmet kadar kafanıza taş düşsün e mi!..

Muhalefetin balıklama atladığı bu hareketin amacı, çok açık: Gezi Parkı Eylemiyle, Darbeyle devrilmeyen, terörü bitiren, dış politikada tarih yazan hükûmeti hayat pahalılığı ile seçimlerde yenilgiye uğratmak!..

Peki halk bu tuzağa düşüyor mu? Bu tablo nasıl oluştu? Ekonomi gerçekten “kırmızı alarm” mı veriyor? Kesinlikle hayır!

Önce tüm dünyada olduğu gibi biz de iki yıl pandemi şokunu yaşadık. Üretim daraldı ama bu sıkıntıyı çabuk atlattık. Büyümede rekor kırdık. Tam rahat nefes alacaktık ki, Ukrayna savaşı başladı. Enerji, gıda ve emtia fiyatlarında anormal artışlar yaşandı. Bunda hükûmetin suçu var mı? Brent petrol 139 dolara tırmandı, doğalgazın megavatsaati 200 avroya fırladı. Doğalgazdaki artış elektrik fiyatlarını tarihin en yüksek seviyesine çıkardı. Almanya'da spot piyasada 53,6 avro olan bir megavatsaat elektriğin ortalama fiyatı, 3 kattan fazla artarak 221 avroya ulaştı. Türkiye’de otomatik olarak doğalgazla çalışan elektrik santralleri zam yapmak zorunda kaldı, %50 ile %125’lik artış 1 Mart’tan itibaren kullanım miktarı aylık 210 kilovatsaate çıkarılarak %25 düşürüldü. Petroldeki anormal yükseliş karşısında akaryakıt fiyatları mecburen yükseltildi. Bunu hükûmet mi yaptı? Dünyanın ayçiçeği ihtiyacının %60’ını karşılayan gıda ambarı Rusya ve Ukrayna’dan savaş sebebiyle ihracat durdu. Almanya’da 1 litre çiçek yağı 80 liraya çıktı, marketlerde raflar boşaldı. Buğday krizi başladı. Un fiyatları anormal arttı. Birleşmiş Milletler acilen “Ukrayna limanlarını açın, 247 milyon insan açlıktan ölecek!” çağrısı yaptı…

Soruyorum size, bundan hükûmet mi sorumlu? Ayçiçeği yağından sonra şekerde stokçuluk arttı. Vurguncular piyasadaki malı çekti, fiyatlar katlandı? Marketlerdeki sebze-meyve fiyatları arasındaki raf farkı 7 misli arttı. Buna da mı hükûmet yol açtı?

Dünyada arz şoku yaşanıyor. Yüksek talebe üretim maliyetleri arttığı için cevap verilemiyor. Doğal olarak tüm dünyada ürün fiyatlarında görülmemiş artışlar var. Diyorlar ki; faiz arttır borçlanma maliyeti yükselsin, harcamalar yavaşlasın. Talep zayıflayınca fiyatlar düşer…

Faizi artırmak tedarik zinciri sorunlarını çözer mi?..

Rusya savaşının daralttığı petrol arzına çare olur mu? Aşı tutmayınca bu defa “faizler enflasyonun altında kaldığı için bu tablo yaşandı” demeye başladılar. Peki o zaman ABD ve Avrupa’da faizler neden hâlâ tarihin en düşük seviyelerinde tutuluyor. Avrupa’da yıllık TÜFE 7.4, Amerika’da %8.5...

Avrupa’da bugün mevduat faizi eksi 0.50, ABD’de %1.00…

Onlar niye faizi yıllık enflasyonun üzerine çıkarmıyor! Demek ki, bu iddia da tamamen palavra...

 Faiz, arttığında borçlanma maliyeti ve bunun getirdiği enflasyonist baskı da artar. O zaman merkez bankası faizi düşürerek doğru yaptı. Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmesi hiç hesapta yoktu. Hükûmet vatandaşının rahat etmesi için ücretleri arttırıyor. İlave istihdam sağlayanlara 6 ay prim desteği veriyor. KDV’yi aşağı çekiyor, vergi gelirlerinden feragat ediyor, yap-işlet-devret modeliyle hayal bile edilemeyecek milyarlarca dolarlık eserleri ülkemize kazandırıyor. Enflasyona zirve yaptırıp vatandaşını ezer, ayağına kurşun sıkar mı? IMF reçetesi, ülkeyi -kurtarmayı bırakın- yüksek faiz düşük kur politikası ile tarihin karanlığına gömer. Bizi onun yakasından Cumhurbaşkanı Erdoğan 9 yıl önce 412 milyon dolarlık son alacağını ödeyerek kurtardı. Bir daha asla!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.