Bölgede acil rehabilitasyon

A -
A +

Terörle mücadele konusunda Türkiye çok zor günlerden geçiyor. PKK terör örgütü köşeye sıkışmış kedi gibi her yeri tırmalıyor. Her gün aldığımız şehit haberleri yüreğimizi yakıyor. Bölgedeki sivil yerleşim birimlerinde halkın desteğini alamayan, bölge halkını yanına çekemeyen PKK’ya güvenlik güçleri öldürücü darbeler vuruyor. Yüksekova ve Nusaybin gibi bazı yerleşim birimleri hariç kamu otoritesi ve kamu güvenliği her yerde tesis edilmiş durumda. Terörle mücadele eden güvenlik güçleri ve istihbarat birimleri arasında ciddi bir iş birliği ve gönül birliği var. Bu birliktelik mücadelede başarıyı getiriyor. Suriye sınırına çok yakın olması, sınırın ötesinde PYD’den destek gelmesi nedeniyle Nusaybin’de iş birazcık uzayacak gibi. Nusaybin’de güvenlik güçleri tarafından etkisiz hâle getirilen PKK’lıların Ermeni asıllı çıkması PKK’nın ASALA kalıntıları ile iş birliği içinde olduğunu gösteriyor. Avrupa’da Ermenistan aleyhine gösteri yapan Azerilere PKK’lıların saldırmasının anlamı gayet açık. PKK, hem Ermeni militanlardan hem PYD’den hem de DHKP-C’den destek alıyor. Türkiye düşmanı ne kadar örgüt ve yapı varsa onlar PKK’ya destek veriyor. Son ABD ziyaretinde Washington’da PKK-YPG-Ermeniler-Geziciler ve Paralel Yapı’yı kol kola Türkiye aleyhine sloganlar atarken görmüştük.


Yüksekova, sınıra yakın bir yerleşim birimi. Ayrıca burada PKK çok önceden iyi bir hazırlık yaptı. Öte yandan uyuşturucu baronları burada PKK’ya inanılmaz bir destek veriyor. Tüm bu olumsuzluklara rağmen bu iki ilçede de yakında güvenlik güçleri kamu düzenini tesis eder. Kısacası terörle mücadelenin güvenlik boyutu şehitler de versek başarılı bir şekilde devam ediyor. Terörle mücadelenin diplomatik boyutunda da son aylarda önemli hamleler yapıldı, iyi sonuçlar gelmeye başladı. ABD’nin PYD’yi sınırlamaya başlaması ve PKK ile mücadelede desteği artıracağını ilan etmesi önemli bir gelişme. Göçmen sorunundan dolayı Türkiye’ye duydukları ihtiyacın da etkisiyle AB’nin de PKK ile mücadeleye destek vermesi önemli.

Fakat terörle mücadelenin sosyal-psikolojik ve ekonomik boyutunda hükümetin tüm iyi niyetine rağmen geç kalınmaya başlandığını düşünüyorum. Bugün Bakanlar Kurulu’nun Şanlıurfa’da toplanıyor olmasını, Sayın Başbakanın neredeyse her hafta bölgeyi ziyaret edip halkla temas kurmasını önemsiyorum. Bu görüntülerin sembolik bile olsa büyük izler bıraktığını biliyorum. Ancak daha fazlasına ihtiyaç var. Terör örgütünden temizlenen ve kesintisiz kamu düzeni tesis edilen yerlerdeki restorasyon, yenileme, bakım, onarım, sosyal restorasyon gibi kamu hizmetlerinde gecikildiğini, bürokrasinin ağır hareket ettiğini düşünüyorum. Hükümet; bu yerleşim birimlerinde bürokrasiyi, mevzuatı bir kenara bırakıp, acil durum ve acil ihtiyaç mevzuatını devreye sokarak hızlı hareket etmelidir. Meskun mahallerde fiziki tüm şartların, altyapının iyileştirilmesi ve bu meskun mahallerin yaşanabilir yerler hâline getirilmesi için gerekli olan mevsim şartları süresel olarak sınırlıdır. Özellikle Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, TOKİ, İller Bankası, DSİ, Karayolları gibi kurumların bu yerleşim birimlerinde çok işleri var. Buralarda maalesef belediye hizmetleri, örgüte hizmete dönüşmüş durumda. Millî Eğitim Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığının da buralarda acil işleri var. Terörle mücadelenin sosyal ve psikolojik boyutunu üstlenmiş olan kurumların da sahada aktif olarak çalışmaları gerekiyor. Ayrıca bölgede kamuoyu algısının doğru oluşturulması için de koordinatör bir kurumun çalışması gerekiyor. Kalkınma Bakanı ve bölge Milletvekili Cevdet Yılmaz’ın bu amaçla âdeta bölgede yaşadığını biliyoruz, görüyoruz. Ama bunun yeterli olmadığını, her Bakanlığın kendi alanı ile ilgili bölgede seferberlik ilan etmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu yaz bu maksatla çok iyi değerlendirilmeli. Vakit yok. Temmuz 2015 ortalarında PKK’nın çözüm sürecini fiili olarak bitirdiği ve ülkemize tekrar saldırmaya başladığı günden bu yana terörle mücadelenin güvenlik boyutu konusunda son yılların en başarılı mücadelesi yapıldı. PKK’ya ağır zayiatlar verdirildi. Örgüte 9 ayda, son 30 yılda verdiği kayıptan fazla kayıp verdirildi. Bu yakalanan başarıyı heba etmemek için benzer başarının sosyal-psikolojik ve ekonomik alanda da gösterilmesi şart. Yoksa PKK kaybettiklerinin yerine yenisini koyar.

Tekrar başa döneriz. Terör pisliğinden temizlenen yerleşim yerlerine teröristlerin tekrar dönmesini kalıcı olarak engellemek istiyorsak, kesintisiz kalıcı bir kamu güvenliği hizmeti sağlamamız ve bu yerleşim yerlerini fiziki ve sosyal olarak acilen rehabilite etmemiz-yenilememiz-onarmamız gerekiyor. Gecikirsek buralar maalesef tekrar hızla kirlenir.

Tahmin ediyorum bugün Şanlıurfa’da toplanacak olan Bakanlar Kurulu benim ufak aklımla düşündüğüm bu meseleleri daha detaylı-daha profesyonel ele alıp gereğini yapacaktır. Mardin’de Sayın Başbakan’ın açıkladığı plan ivedi olarak hayata geçirilmelidir.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.