ABD derin devleti işbaşında

A -
A +
Hâlâ dünyanın süper gücü olarak görülen ABD’nin; her başkanlık seçiminden 6-8 ay önce ne yapacağını kestirmek zordur. Mevcut başkanın topal ördek konumunda olduğu, başkanlık yarışının kızıştığı ve Amerikan kamuoyunun seçimlere odaklandığı bu geçiş dönemlerinde Neocon ağırlıklı ve İsrail lobilerinin üzerinde etkili olduğu ABD derin devleti sazı eline alır. Bu geçiş sürecine başkanlara yaptıramadıkları bütün operasyonları sığdırmaya çalışırlar. Eski başkanın eşyalarını toplamaya başladığı andan yeni başkan seçilip göreve başlayıncaya kadar ABD derin devleti bütün pis işlerini yapar, yaptırır. Hele hele görevi bırakan başkan biraz da Obama gibi neme lazımcı ya da sorun istemeyen ve herkesi idare eden sıradan biri ise ABD derin devletine gün doğmuş demektir. Normal zamanda yaptıramadığı bütün küresel operasyonları yapar yahut bir şekilde yaptırır.
                    ***
Obama döneminde zaten sıkıntılı bir seyir izleyen Türkiye-ABD ilişkileri son 6-8 aydır iyice kötüleşmiş durumda. Çünkü; yukarıda özetlediğimiz ABD derin devleti Suriye’nin kuzeyinde, Irak’ta ve terörle mücadelede Türkiye’ye bırakın destek olmayı âdeta köşeye sıkıştıran işler yapmaktadır. Türkiye-Rusya ilişkilerinin gerilmesinde NATO dahil Türkiye yalnız bırakılmıştır. Diğer yandan İncirlik üssünün kullanımı dahil tüm imkânlarımızı seferber ettiğimiz hâlde DAEŞ’le mücadelede bizimle ve Suriyeli muhaliflerle iş birliği yapmak yerine PKK’nın Suriye’deki kolu PYD ile iş birliği yapmayı ABD tercih etmiştir. Gözümüzün önünde DAEŞ’le mücadelede iş birliği adı altında PYD-YPG’yi hem silahlandırmış hem de meşrulaştırmıştır. DAEŞ’i bahane ederek PYD/YPG’nin Suriye’nin kuzeyinin tamamını ele geçirmesine ve kantonları birleştirmesine âdeta zemin hazırlamıştır. Özetle ABD derin devleti; Kuzey Irak’tan başlayarak Suriye’den Akdeniz’e kadar uzanan bir Kürt devleti hayalini bize dayatmaktadır. PYD/YPG’nin PKK’ya verdiği destek sayesinde PKK’nın yurt içindeki saldırıları, bombalı araç eylemleri artmıştır. Kürt koridoruna önayak olan ABD dolaylı olarak da PKK’ya yardım etmektedir. Bunu hiçbir Amerikan başkanı normalde kabul etmez. Ama bizimle Orta Doğu coğrafyası arasına kendilerine müzahir bir Kürt devleti yerleştirmek isteyen İsrail destekli bu Neoconlar ABD’deki son geçiş döneminde bu projeye hız verdi.
                    ***
ABD derin devleti kendisi ile hiçbir konuda çelişmeyen, itiraz etmeyen, bağımsız değil ABD ile birlikte oluşturulmuş bir dış politika takip eden bir Türkiye arzuluyor.  Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğinde bu imkânı elde edemeyeceklerini bildikleri için Erdoğansız bir Türkiye projesine çeşitli yollarla destek veriyorlar. Tıpkı 15 Temmuz darbe girişimine sessiz kaldıkları gibi. 15 Temmuz’da seçimle işbaşına gelmiş hükümete ve cumhurbaşkanına karşı tertiplenen kanlı darbe girişimini engellemeyi bırakın anında tepki vermemeleri bile normal bir müttefik ilişkisine sığmıyor.
                    ***
Erdoğansız bir Türkiye, ardından Suriye gibi iç savaşa sürüklenmiş ve dışarıdan işgale hazır bir Türkiye beklentisinde olan ABD derin devleti, şimdilik başarısız oldu. Ama Suriye’nin kuzeyindeki ısrarını hâlâ devam ettiriyor. İlişkilerin iyice gerildiği noktada normal ABD devlet aklı nihayet devreye girdi. ABD Dışişleri Bakanlığı ve Pentagon’da aklıselim insanlar krizin geldiği noktayı fark ettiler. ABD derin devletinin başarısızlıkla sonuçlanan bu saçmalıklarının iki ülke ilişkilerinde oluşturduğu tahribatı gidermek ve en azından yeni başkan göreve başlayıncaya kadar münasebetlerin daha da kötüleşmesini engellemek için ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden bugün yüklü bir dosya ile Ankara’ya geliyor.
                    ***
Dün Ankara’da teröristbaşı Gülen’in iadesi ile ilgili gelen bir Amerikalı heyet muhatapları ile görüşmeler yaptı. Joe Biden sosyal medyadaki Tweeter hesabından “Türk müttefiklerimizin yanındayız. Bu hafta trajik saldırılar ve darbe girişimi sonrasında Amerika’nın  Türk halkıyla dayanışmasının altını çizmek için Ankara’ya gidiyoruz” dedi. 
                    ***
Türkiye’deki vekili olan tüm siyasi partilerin milletvekilleri içindeyken parlamentoyu bombalattıran, 242 şehidimiz 2 binin üzerinde gazimizin kanına giren teröristbaşı Gülen’i ABD iade etmediği sürece Türk halkının bu ülkeyi müttefik kabul etmesi artık imkânsızdır.
                    ***
Türkiye dosyayı tekamül ettirsin, ABD de en kısa zamanda bu teröristbaşını iade etsin. Bizim için Gülen’in; Bin Ladin’den, Öcalan’dan hiç ama hiçbir farkı yok. Ayrıca ABD; Suriye’nin kuzeyinde PYD/YPG için Türkiye’ye verdiği güvencelerin acilen gereğini yerine getirmeli. ABD; terörle mücadelemizde bize açık ve net olmalı. YPG-PKK ilişkisi açık ve ispatlanmış bir ilişki. Hâl böyleyken hâlâ müttefikimizin dört elle PYD’ye sarılması ve YPG’yi kontrol altında tutamaması Türkiye’nin başını ağrıtıyor. ABD tedbir almadığı için Türkiye kendi güvenliğini kendisi almaya başladı, YPG mevzileri DAEŞ mevzileri ile birlikte vuruldu. Başkan Yardımcısı Joe Biden’ın ziyareti ile umarım Türkiye-ABD ilişkileri ABD derin devletinin ipoteğinden kurtulur.
                    ***
Batı dünyası ve ABD şunu artık anlamak zorunda; Türk halkının büyük bir bölümü Tayyip Erdoğan’ın arkasında. Millet ölümüne iradesine sahip çıkıyor. Aynı anda FETÖ, PKK ve DAEŞ’i saldırtanlar Yenikapı meydanını unutmasınlar. Evvelsi gün Çankaya Köşkü’nde 3 liderin verdiği resme iyi baksınlar. Herkes hesabını gözden geçirsin.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.