Sistemin mahkumları!..

A -
A +
Hakemler... Hakemler... Hakemler... Aslında federasyon, kulüp, Merkez Hakem Komitesi, hatta Profesyonel Futbol Disiplin ve Tahkim Kurulları başkan ve yöneticilerinden tutun da, teknik adamların, futbolcuların, hatta taraftarların "hata üstüne hata yaparak", sistemi ve sistemin dişlilerini harap ettikleri bir ortamda, "kum torbasına çevrilenler" hep "hakemler" oluyor!..
"Kimsesiz, çaresiz, savunmasız, korunmasız" Arena'ya aslanların, dahası gladyatörlerin önüne atılıyorlar; sonra da "başparmak aşağı" ve bizler, spor / futbol / basketbol yorumcuları ve yazarları, infazı tamamlıyoruz; zaten "kulüp ve hatta uzun bir süredir başkan  aidiyetçiliği" ile infazı hazırlayanların başında da bizler gelmiyor muyuz?..
İki "resmi" örnek vereyim: Dünyanın hangi "hukuk ve uygar ülkesinde", disiplin talimatlarında "hakeme hakaret" sıradan "bir suç sayılır" ve de "sivrisinek sokuşu kadar" ancak "acı veren" bir ceza ile geçiştirilir?..
Dünyanın hangi "hukuk ve uygar ülkesinde", Merkez Hakem Komitesi Başkanı'na ve kuruluna açık açık "şaibe yükleyen" bir kulüp başkanına Disiplin Kurulu "sportmenliğe aykırı hareketten bile" ceza vermez!..
Şimdi bir futbolcu, bir hakem, kamuoyu, kulüpler ve yöneticiler, Federasyonun "önemli" bir kurulu tarafından "bu duruma düşürülmüş" bir MHK'ya  nasıl inanacaktır, nasıl güvenecektir?..
Çok açıktır ki, yıllar yılı "Üç Büyükler'in düdüğünü çalan" medyamızın ağır baskısı altında "düdük çalmak zorunda kalan" hakem, "Üç Büyükleri mağdur etmemek için" neleri göze alacak, nasıl düdükler çalmayacak ya da nasıl düdükler çalacaktır; işte "son hafta ve işte acı tablo"; suç hakemin mi, sadece?.. 
"Neden Avrupa'da başarılı maçlar yöneten" hakemlerimiz, iş Edirne sınırlarından bu tarafına geçince, "böyle oluyorlar"; bilmeyen var mı?..
Ama kimin umurunda, çark "böyle" dönecek, yöneticiler, futbolcular "hakemin kum torbası yerine asılması" ile "ağır suçlamalara, ağır eleştirilere maruz kalmayacaklar ve "İşte suçlu o" diye hakemleri gösterme fırsat ve imkanını kullanmaya devam edecekler; bu çark neden değiştirilmiyor; ortada değil mi?..!..
Seyrediyor, spor teşkilatı, seyrediyor, federasyonlar ve bu arada çok az sayıda "kötü niyetli" bazı hakemler de, "bu tablo içinde at oynatmaya devam ediyor"; zira sistemi değiştirmeye kimsenin niyeti yok!..
Zekeriya Alp gibi bir adamı, "dakikada harcadı"; Federasyon Başkanı ve Kulüp Başkanı ortaklığı!..
Yenisi geldi; "kullanma tarihi geçene kadar"; o kadar;  sonra bir yenisi!..
Yaşasın; "Üç Büyükleri koruyan ve kollayan sistem." Halâ "Üç Büyüklerin peşinde koşturan" ve bu tutumlarıyla, "Üç Büyüklerin gizli taraftarı izlenimi veren" Anadolu Kulüpleri'nin Başkan ve yöneticileri; sizler de yaşayın, e mi?.."
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.