Galatasaray'ın asıl problemi!..

A -
A +
Galatasaray örf, âdet ve geleneklerinin göz ardı edilmesinin" nelere mal olduğu ortadadır.
Koca camia, "mayısta yapılacak seçimli genel kurul öncesi" tam bir kaos içine düşmüştür!..
Bunun "baş sorumlusu", Ünal Aysal'dır!..
Zira, "Ünal Aysal için", Galatasaray "örf, âdet ve geleneklerinden çok önemli bir tanesi" yıkılmıştır!..
Nedir "bu", Galatasaray'ın örf, âdet ve geleneklerinden bir tanesi; "Galatasaray Başkanlığına gelecek kişinin, Galatasaray içinde mutlaka kariyerinin ve karizmasının olmasının gerekliliği!.." 
Yani, "başka" kulüplerde olan örneklerinin tam aksine, "Başkanlığa gelmek için, Galatasaray içindeki kariyer ve karizmanın yerine 'Paralı Başkan' sıfatının konulmaması!.."
İşte bu "örf, âdet ve gelenek", Ünal Aysal örneğinde "önemsenmemiş" ve Galatasaray, tarihinin en büyük kriziyle karşı karşıya kalmıştır.
"Ne demek istediğimi", Galatasaray Başkanı ve daha önce "yıllarca Galatasaray Divan Başkanlığı yapmış" Prof. Dr. Duygun Yarsuvat'ın şu sözleri çok iyi anlatıyor:
"Galatasaray uçağının pilotu (Ünal Aysal) Alpler'in üzerinde aşağı atladı. Uçağı biz indirdik. Bu uçağı 23 Mayıs'ta göreve gelecek yeni yönetim uçuşa geçirecek. Galatasaray obez bir çocuk gibiydi. Ünal Aysal kulübü iyi yönetemiyordu. Ünal Aysal güya 100 milyon dolar verecekti. Bırakıp gitti."
Bütün bunları "neden" yazdım?..
İşte "yeni bir genel kurul" geliyor ve "yeni bir başkan ve yönetim" seçilecek!..
Bu seçim "para" ölçekli değil, Galatasaray örf, âdet ve geleneklerinin yukarıdan beri anlatmaya çalıştığım "bir tanesi" yerine getirilerek yapılmalı ve "Galatasaray içinde kariyeri ve karizması olan" bir başkan seçilmelidir!..
Zira "o başkan için" öncelik, "Ego ve Ben" yerine "Galatasaray ve Biz" olacak, dahası, "Ne yapılmalı, nasıl yapılmalı" sorularının cevabını "doğru vereceği" için, "tespit, teşhis ve tedavi"  adımlarını "yönetimiyle beraber atacak" ve Galatasaray'ı "mali bataktan" kurtaracaktır.
Galatasaray, Türkiye'nin "dünyadaki en tanınmış ve en önemli markalarından biridir" ve bu marka için, "mali krizin atlatılması"  göründüğünün ve söylendiğinin aksine "zor" olmayacaktır!.. 
Bilinmelidir ki; Galatasaray'ın bugün içine düştüğü kaos, "mali kaynaklı değil, idari kaynaklıdır"; eğer "Genel Kurul'da idari kaynak doğru yapılandırılırsa", kaos kısa zamanda bitecek ve "mali sorunlar adım adım çözülecektir!.."
Zihniyet ve Tüzük!..
"Alex'e jübile" haberini yalanlarken diyor ki; "17 yıllık başkanlığım süresince Fenerbahçe'de forma giyen hiçbir oyuncu için jübile organizasyonu yapmadım."
İşte "17 yıldır Fenerbahçe'de olan ya da olmayanları tayin eden", dahası "Fenerbahçe gibi büyük bir kulübün başkanına ait olduğu için de, bu rotadaki uygulamalara vurduğu damga ile Türk sporunda da olumlu ya da olumsuz izler bırakan, problemlere sebep olan" zihniyet, işte bu sözlerde yatıyor!..
Say say bitmez, yüzlerce, binlerce örnekten biri; "Ben yaptım" ya da "Ben yapmadım"; kısacası "Ben... Ben... Ben..."
Aslında "sadece" Fenerbahçe Tüzüğü'ne bakmak bile, "bu zihniyetin ve bu zihniyetin uygulamalarının" aslında "tüzük suçu" olduğunu gösteriyor!..
Bakınız o tüzükten "birkaç" maddeyi alt alta yazıyorum:
"MADDE 34 - Yönetim Kurulu, üç (3) yıl için Genel Kurul tarafından gizli oyla seçilen bir Başkan ile on dört (14) asıl ve yedi (7) yedek üyeden oluşur. 
MADDE 35 -Yönetim Kurulu, Başkan dâhil üye tam sayısının salt çoğunluğu ile toplanır; toplantıya katılan üyelerin salt çoğunluğu ile karar alır.
Demek ki, neymiş; kararları "Ben" değil, "Biz" alırmış; yani "Aziz Yıldırım değil, Fenerbahçe Yönetim Kurulu alırmış!.."
Yani, "ortada yıllardan beri devam eden" çok açık bir "tüzük ihlali" var!..
Şimdi geliyoruz, konunun "o" tarafına:  
MADDE 61/ d - Hak Mahrumiyeti: Tüzük ve yönetmelik hükümlerinin ihlali halinde verilir. Yazılı olarak bildirilir ve sicile geçer. 
Bu maddenin 1. fıkrasının (a), (b) (c) ve (d) bentlerinde belirtilen fiillerin tekerrürü veya ... hallerinde, üye Kulüpten ihraç edilir."
Devamlı "Ben yaptım, ben ettim" diyen bir Başkan, acaba "bu tüzük maddelerini kaç defa ihlal etmiş" olabilir, sizce?..
Hadi, "ihlal etmedi" diyelim, kendi yönetimini, kendi yöneticileri "bu tüzüğün maddeleri çok açık iken", ne duruma düşürdüğünün farkında mıdır?..
Mehmet Atalay!..
Mehmet Atalay, meslektaşımdı, hatta "Tercüman'da da görev yaptığı için", aynı çatı altında beraber olduğum bir meslektaşımdı!..
Zamanın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kadrosunda ve yakınında uzun süre görev yaptı; o süreçte İstanbul'da olmadığım için beraber olamadım.
Sonra, Gençlik ve Spor Genel Müdürü oldu, "spor yazarıydım", onunla beraber oldum.
Sonra, Basın İlan Kurumu Genel Müdürü oldu, "gazeteciydim", onunla beraber oldum.
Dürüst, çalışkan, mütevazı, "kara gün dostu", pırıl pırıl bir bürokrattı; partizanlığın "P'sini bile" odasına sokmayan!..
Bir gün duydum ki; "Siyasete atılmak için Basın İlan Kurumu Genel Müdürlüğünden istifa etmiş"; için "cızz" etti.
"Oflu olduğu için" Trabzon'dan milletvekili aday adayı oldu. Ama, "listeye girme konusunda güçlü bir rakibi vardı"; ailesi "Of'un köklü ailelerinden olan" AKP'nin "Teşkilatlanmadan sorumlu genel başkan yardımcısı" Süleyman Soylu!..
Soylu aday oldu, Atalay listeye giremedi, içim gene "cızz" etti.
Ama daha sonraki "cızz" çok daha üzücü ve sarsıcıydı; Atalay, "kalp krizi geçirmiş", yoğun bakıma alınmıştı. Ağır bir bypass geçirdi, çok şükür şimdi iyi ve inşallah yakında "aramızda" olacak!..
Sadece ona ve ailesine değil, hepimize geçmiş olsun!..
Tablo!..
Galatasaray'ın "paralarını zamanında ödeyemediği için" kaçırdığı futbolcunun, basketbolcunun sayısını unuttum.
Fenerbahçe'deki durum, Diego Ribas'ın, Federasyon'a "paralarım, primlerim Aralıktan beri ödenmiyor" diye yaptığı şikayet malum!..
Beşiktaş, "en müthişi ile" sıraya girdi; "koltuk, masa, kanepe, kamyon" haberleriyle haciz!..
Demek ki neymiş; "kulüplerimiz, hem de en büyükleri ile UEFA'nın da, Türkiye Futbol Federasyonu'nun da mali fair play standartlarına uyuyorlarmış!.."
Ortada "Aptal aldatan" bir tablo var galiba, merak ediyorum; "Aptal kim?.."

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.