Sorumlular “sıra ile” ayağa kalkmalı!..

A -
A +

Uluslararası Profesyonel Futbolcular Birliği (FIFPro), bütün dünya futbolcularını uyararak “Türkiye’ye gitmeyin, maaşlar düşük gösteriliyor, ödenmiyor, hatta daha ilk aydan itibaren maaş ödemeyen kulüpler var. 2019’da FIFA Uyuşmazlık Kurulu’ndaki dava dosyalarının yüzde 15’i Türk kulüplerine ait ve bu en yüksek oran. Türk kulüpleriyle anlaşma yapacaksanız, avukat veya futbolcu birliğinden destek alın” çağrısı yaptı. Birlik, 3’ü Süper Lig’de olan 7 Türk Kulübü’nün adını da verdi.
Bu arada, “daha birçok kulüpte oyuncuların alacaklarının ödenmediğinin ve birçok davanın açıldığının” da altı çizildi.
Açıklamada Türkiye Futbol Federasyonu da işaret edilerek, “Türk Federasyonu’nun da UEFA’nın talebine rağmen oyuncuların sözleşmelerinin korunması için yeni standartlar belirlemede eksik kaldı. Futbolcu kontratlarında yasal standardın geliştirilmesi konusunu görüşmek amacıyla Federasyon’dan randevu talep ettik, ama 8 aydır cevap alamadık” denildi.
Uzun yıllardan beri Türk futbolunda “bu çok acı tablo” sürüp geliyor. Kulüpler “gırtlağa kadar” borç içinde.
UEFA “mali fair play konusunda” kulüplere “doğrudan” müdahale etti. Birkaç ay önce de “nihayet uyanan ve ‘ciddi adımlar atmak  isteyen’ yeni Türk Futbol Federasyonu” da bu yönde bir talimat yaptı; “ceza uygulamalı!..”
Ne var ki, “çözüm için” gene “Devletin devreye girmesi” zorunlu hâle gelmişti; o da oldu. Bankalar kanalı ile “gırtlağa kadar gelmiş borçlar” yeniden yapılandırıldı. Ve de “yeniden yapılandırmaya katılmayan Fenerbahçe hariç” kulüpler “şimdilik” ve “birazcık” nefes aldılar, amma…
“Kalıcı çözüm” hâlâ ortada yok. “Kalıcı çözüm” taaa “yarım asır önce” dile getirilmişti; “Kulüpler Yasası!..”
Ne var ki, o günden bu yana kadar gelen “hiçbir Meclis’ten bu yasa çıkmadı”; çıkarılamadı!..
Ve Kulüpler “Benden sonra tufanmış, bana ne” diyen yöneticilerin eline bırakıldı; sonuç işte ortada!..
“Kulüp gelirlerinin üzerinde bol keseden harcamalar yaparak, gırtlağa kadar borcu kulübün üstüne yığan ve sonra da bırakıp giden ‘sorumsuz’ yöneticileri ‘sorumlu’ hâle getirecek” dört başı mamur bir Kulüpler Yasası çıkarılmadıkça, bu acı tablonun düzelmesi mümkün değil!..
Ne yazık ki, “hâlâ kulüpleri bu hâle getirenlerden medet” ve onlardan “Kulüpler Yasası teklifi” bekleniyor.
“Gerçek” bir Kulüpler Yasası yapılması çalışmalarında “probleme çare olacak ‘zorunlu’ ilkeler” masaya konduğunda ise hemen karşı çıkılıyor; “Böyle olursa Kulüplere yönetici bulamazsınız!..”
Ne yazık ki, “spordan yararlanmayı çok seven” siyasetçilerin işine de “onların itirazlarına hak vermek” geliyor!..
“Bu tablodaki sorumluluk payları” bakımından sorumluların “kimler” ve “hangi sırada” oldukları çok açık; 1. Siyasetçiler, 2. Federasyonlar, 3. Kulüp yöneticileri!..
Gülüyorum; siyasetçilerin “kalıcı çare için” yapamadığını, “seçimle gelen” Federasyonlar mı yapacak ve de “yöneticiler” doğru yola girecek, öyle mi; hadi canım siz de!..

Korkuyor musunuz, yoksa
Koca koca adamlar… Eski başkanlarmış, duayenlermiş… Çıkıyorlar kürsülere, TV ekranlarına diyorlar ki; “Mustafa Cengiz istifa et. Gerilimi düşür, yeniden seçil!..”
Bakınız, izandan, insaftan, vicdandan söz etmeyeceğim.
“3 yıl dolmadan 3 seçim” ve de “Ne yaptı ki, Mustafa Cengiz, Galatasaray’ı UEFA ve borç batağı tünelinden çıkarmaktan, Riva / Florya / Kumburgaz / Ada sorunlarını çözmek için uğraşmaktan ve neredeyse sonuna gelmekten başka” diye de sormayacağım (!), bu “eski” başkanlara, duayenlere!..
Soracağım şu; “Tüzüğü paspas etmek pahasına ‘sahte imzalar’ ile doldurulmuş belgelerle kulübe üye yapılmak istenen 130’dan fazla Galatasaray Lisesi Mezunu’na ‘Bu belgelerle üye alamayız’ diyen Sicil Kurulu kararını, hem de ‘ortada nelerin döndüğü bu yılki müracaatlarla cascavlak ortaya çıkmışken’ bahane edip… Açık açık ‘kana kan, intikam’ çığlıkları ile, ‘Cengiz yönetimini ille de yıkmaya çalışan’ Liseci takımına NEDEN ‘Yaptığınız  yanlış’ diyemiyorsunuz?..”
Korkuyor musunuz; korkmuyorsanız eğer, anlaşılıyor ki, “hesabınız” başka; “Kalksın koltuktan Mustafa Cengiz, ‘onlar’ otursun, Mustafa Cengiz ayakta kalsın!..”
Yüzünüz kızarmıyor mu?..

İnternette öyle bir hoca tanıdım ki…
10 binden fazla “genç oyuncu taranmış”; önce 600’e indirilmiş, sonra da 44’e. 3 Ocak’taki “Millî takım seçmelerinde İstanbul’u temsil edecek” U14 takımı “böyle” seçilmiş. İstanbul’un 39 ilçesinin taranmasıyla 4 tane 11’lik takım!..
Bu organizasyonu kim yapıyor; UEFA Regions Cup finallerinde İstanbul Karması’nı 3’üncü yaptıktan sonra, 2018 yılının başında Futbol Federasyonu Gelişim Direktörü Tolunay Kafkas’ın kararıyla görevini İsmail Taviş’e devreden Kâmil Doygun hoca!..
Ama hocamız kırılmıyor, küsmüyor, “Federasyonun Amatörler sorumlularından biri” olarak bir başka birimde görevi sürdürüyor; işte “60 kişilik amatör scout ekibi ile beraber” 10 binden fazla genç oyuncuyu izleyip 44 kişilik İstanbul U14 karmasını seçen o!..
Onu, sevgili Burhan Can Terzi’nin röportajında izledim. Biraz da araştırdım; gerçekten “saygı duyulması gereken” bir hoca. Tolunay’ın “neden o kararı verdiğini” bilmiyorum, ama hayırlı olmuş; artık “durmadan İstanbul taranıyor” ve yarının yıldızları bulunuyor!..
“Büyük büyük kulüplerin yöneticilerine” soruyorum; Kâmil Hoca ve ekibinden, dahası yaptıklarından haberiniz var mı?..

Şaka!..
Galatasaray’ın bir türlü oynatamadığı ve Brugge’e kiraladığı, Brugge’ün de oynatamadığı ve “Galatasaray dön” dediği Mbaye Diagne ile Oğuzhan’ın takası için Galatasaray ile Beşiktaş masaya oturmuşlar.
Vah vah, o masaya acıyorum!..

“Gerçeği” kim söyleyecek?
Hangi takıma baksak, âdeta “revir” gibi; sakatlanan sakatlanana!..
“Darbe ile sakatlıklar için” söyleyecek sözüm yok ama biliyorum ki; “darbesiz adale ve bağ sakatlıkları için” artık “Sağlık Lisesi öğrencilerinin bile” söyleyecek çok sözleri vardır!..
Ey yöneticilerimiz, hocalarımız ve de TV’lerimizin, spor sayfalarımızın anlı şanlı futbol yorumcuları, duyamıyorum seslerinizi, ne diyorsunuz?..

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.