3-1’in düşündürdükleri!...

A -
A +

Ali Sami Yen’den beri, Galatasaray’ın kökleridir “büyük sporcular, büyük hocalar, büyük kaptanlar” ve elbette “bu kökler içinde ‘büyük’ yöneticiler” de vardır!..
“Efsanelikle ilgisi olmayan” bazı yöneticilere “efsane” denildiği bir dönemde, soruyorum, Başkan Mustafa Cengiz / Başkan Vekili Abdürrahim Albayrak / Başkan Yardımcısı Yusuf Günay üçlüsüne:
“Arda Turan gibi Galatasaray’ın büyük başarılarına kaptan ve sporcu olarak ortak olmuş” bir kaptanı, “can atarak, yaptığı hata ve yanlışlar için özür dileyerek ve tek kuruş istemeden dönmek istediği, kendisini altyapıdan yetiştiren kulübünün kapısı önünde bırakmaya” ve de “Onu isteyen” Fatih Terim Hoca’nın  kalbini “hem de okkalı şekilde ve kamuoyu önünde kırmaya” değer miydi; “birkaç ‘ahlak dersi vermeye kalkışan’ duayenin uyarılarından etkilenerek bir  avuç Liseci’nin sosyal medyada koparacağı / kopardığı ‘püflük’ fırtınadan çekinerek” o “insafsız” kararda ısrar etmeye?..
Şimdi, bilmem ki, “vicdanınız sızlıyor” mu, Fatih Hoca’yı kutlarken boynuna sarılıp kameralara poz verirken tribünde zıp zıp zıplarken taraftarlara “zafer” nutukları atarken?..
Ne olurdu Arda Kaptan, bu galibiyette “kulübede de olsa” o maçın sevincini yaşayabilse idi?
Bakınız, böyle “tarihî bir galibiyetten sonra” işte “bu sebep” yüzünden, “sizleri tebrik etmek” içimden gelmedi; hâlbuki hak etmiştiniz!..
Yine de, Sezar’ın hakkı Sezar’a; “Yaptıklarımız” torbanıza, art arda hem futbolda 20 yıllık, hem basketbolda dokuz yıllık bir “Fenerbahçe deplasmanında galibiyet hasretini bitirme” başarısını da koydunuz.
Şaşıyorum; sosyal medyada, hâlâ sizlere “Bunlar başarısız, gitmelidirler” diyen Galatasaray kulübü üyeleri var; hakikaten merak ediyorum; “Bunlar gerçekten Galatasaray kulübü üyesi mi, yoksa Galatasaray Lisesi Müdürü gibi ‘liseden beri’ Fenerbahçeli mi?..”

Ne kadar kutlasak azdır!..
Helal olsun, Başakşehir’e, onun genç hocası Okan Buruk’a ve futbolcularına…
Bu “kara günlerde” bizleri mutlu ettiler.
Dahası, “Avrupa kupalarında çok kritik duruma gelen puanlama durumumuzu” kurtaracak bir büyük adım attılar. Hem de, “İki gol farkını yok edecek” bir skora ulaşarak!..
Ne yazık ki, “İdlib’deki hain saldırının haberlerini” TV kanallarında zapingler yaparak izlerken, Başakşehir’in zaferini “olması gerektiği şekilde” seyredemedim. Ancak dün “tekrardan” izledim.
“Büyük iş” yaptılar, yüzlerce teşekkür!..
Ve de elbette bugün yapılacak “son 16 kura çekiminde” de bol şans dilerim!..

“Sinek vızıltısı gibi” kararlar!..
Ey Federasyon, “Profesyonel Futbol Disiplin Kurulundan derbideki olaylarla ilgili olarak çıkan” karar, tam bir “zavallılık” itirafı!.. Bu kararların içinde “öyleleri” var ki, içlerinde mantığın da, aklın da, adaletin de, ilgili talimatın da zerresi” yok.
Bu kararlar, saha içinde “her şeyin yapılmasına”, saha dışında “her söze hakaretler de, tahriklerle de dolu olsa, en az cezalar verilerek” adeta “yeşil ışık” yakılmasına yol açacak!..
Bu kararlarla “cezanın ‘caydırıcı olma’ ilkesi” çöpe atılmış, “teşvik edilmesi” kapısı sonuna kadar açılmıştır!..
Artık, kulüp başkanları ve yöneticilerinin “birbirlerine ve Federasyon’a akıllarına ve ağızlarına her geleni söylemeleri” serbesttir; zira bileceklerdir ki, “devede kulak” bir ceza ile kurtulacaklardır.
Teknik direktörlerle, futbolcular da saha içinde “talimatlara aykırı her hareketi yapmak, her sözü söylemek, hakemleri, etraflarını sararak, sözle taciz edip sindirmek hakkını” tam da “sinek vızıltısı bir cezacığı göze almak” ile elde etmiş olacaklardır!..  Vah ki, ne vah; bir düşünün bakalım; “Derbide olanlar, İngiltere’de, İspanya’da, Almanya’da olsaydı”, Disiplin Kurulları ne cezalar verirlerdi; bir araştırıp örneklerine bakın!..
Ve de, spora, futbola, dahası ve de en önemlisi “Fair Play” ile “hakemlerimize” yazık etmeyin!..
Bir de sormam gerek; o “Seni de, seni seveni de sevmiyoruz” pankartının “iğrençliğini ve çok ağır suç olduğunu” anlayabilmeniz için, “altına açık açık neyin ve kimin kastedildiğinin yazılması” mı gerekiyordu?..

Kimler gelmiş, kimler geçmiş?..
“Çetin Özkan” adlı genç bir Galatasaray kulübü üyesi, “Galatasaray tarihine ‘tarih düşen’ 3-1’lik maçtan sonra”, kendisi de âdeta “tarih düşmüş”, sosyal medyada.
Fenerbahçe Stadı’nda galibiyete 20 yıl hasret kalan” Galatasaray’da bakın kimler gelmiş, kimler geçmiş…
“Sevgili Galatasaraylı ağabeylerim, ablalarım, kardeşlerim, Sizlere yakın tarihimizden birkaç isim yazacağım” diye başlamış Çetin Özkan ve de, işte devamı:
1999 Aralık ayındaki Kadıköy’deki son galibiyetimizden, 23 Şubat 2020’deki Kadıköy’ün fethine kadar geçen sürede kimler gelmiş kimler gitmiş?..
Başkanlar: Faruk Süren Başkan’dan sonra sırasıyla; Mehmet Cansun-Özhan Canaydın-Adnan Polat-Ünal Aysal-Duygun Yarsuvat-Dursun Özbek...
Teknik direktörler: Fatih Hoca’dan sonrası; M. Lucescu-G. Hagi-E. Gerets-K. H.  Feldkamp (İkinci gelişi)-M. Skibbe-B. Korkmaz-F. Rijkard-R. Mancini-C. Prandelli-H. Hamzaoğlu-J. O. Riekerink-I. Tudor...
Futbolcularımız (Yabancılar): Jardel-Mondragon-Perez-Fleurquin-Batista-Felipe-Christian-Lukunku-de Boer-Concecaio-Saidou-Ribery-İliç-Heinz-Lincoln-de Sanctis-Cana-Pino-Misimovic-Kewell-Ujfalusi-Elmander-Baros-Melo-Eboue-Rieara-Dany-Ambrabat-Sneijder-Pandev-Carole-Drogba-Denayer-Podolksi-Rodriquez-Maicon-Nagatomo-Mitroglu... Ve bu başkanlar, hocalar ve futbolcularla oradaki talihimizi kıramamışız. Her yıl “Bu yıl o yıl” diyerek gidip boynumuz bükük dönmüşüz.
Yıllar sonra ilk defa çok soğukkanlı idik. Yönetim-Takım-Hoca-Taraftarlar... Kazanmak için sakin kalmamız gerektiği bilincindeydik. Tribünde 2.600 Aslan, televizyonların başında Galatasaray için atan milyonlarca kalp sahadaki Aslanlarla müthiş bir sinerji oluşturduk...
İkinci gol öncesi 2.600 kişi tek bir ağızdan dualarla attırdı penaltıyı...
Galatasaray sevgisiyle yaşıyoruz...
Bu galibiyet Mustafa Başkan’a ve Fatih Hoca’ya nasip oldu...
Tüm dünyadaki Galatasaraylılar ellerini kalplerine götürsün… Biz “biriz”, ülkümüz de “Galatasaray!..”
Emeği geçenlere sonsuz teşekkürler... “23” için el ele gönül gönüle...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.