Kendi mesleğimize ihanet ediyoruz!..

A -
A +

Sayfalar ve ekranlar bol transfer uçurtmalarıyla dolduruluyor. Hem de kulüp kasalarının bomboş olduğu günlerde…

İş iyice çığırından çıktı. Futbol maçları oynanmıyor ya, ne ile doldurulacak spor (!) sayfaları ve spor (!) ekranları?..
Yayıncı kuruluşun “oynanmış maçların parasını bile ödemediği” ve de Futbol Federasyonu ile Kulüpler Birliği(!)nin “gık” diyemediği… Kulüplerin futbolcularının transfer taksitlerini, sporcularının ve çalışanlarının maaşlarını ödeyemediği ve “kasalarının bomboş olduğu”, pardon “borç senetleri ile dolduğu” bir süreçte… O sayfalar bol bol “atmasyon” haberler ve “tutmasyon” transfer bombaları ile dolduruluyor; açıkça okuyucular en hafif tabiri ile “saf” yerine konuyor!..
Bilmiyorum, “bu haberleri okuyup” da, “inanan” kaç okuyucu var, spor dünyamızda?
Hürriyet Genel Yayın Müdürü olduğu sırada, Türkiye Spor Yazarları Derneği’nin Antalya’daki Eğitim Semineri’nde “palavra transfer bombaları haberleri” için kürsüden “Ben de biliyorum yalan olduklarını ama bir Fenerbahçe taraftarı olarak bu haberleri okuyarak pembe hayaller kuruyorum ve bu haberlerin sayfalarımıza konulmasında bir mahzur görmüyorum” diyen Ertuğrul Özkök bile “artık” inanmıyordur, bu haberlere…
Zira kulüplerin ne durumda olduğunu, mesela “tuttuğu” kulübün Başkanı Ali Koç’un “büyük mali takviyelerine rağmen” sarı-lacivertli kasada “tek kuruşun bile olmadığını” ve yönetimin “kara kara düşündüğünü” herhâlde biliyordur!..
Ben, sabahın erken saatlerinde kalkıp, WEB sitelerinde “gazetelerin spor haberlerini” ve de “spor gazetelerini” turluyorum; “Ne var ne yok, ne yazayım bugün” diye…
Dün sabah da aynı şeyi yaptım ve de “bol bol atmasyon ve tutmasyon haberler” okudum.
Onları yazmaktan artık bıkıp usandığımı düşünürken, “gazetelerin mutfağını doğrudan ilgilendiren” bir “acı” örnekle daha karşılaştım.
“Aynı” gazetede, “Galatasaray’ın kiralık gönderdiği Babel ve Diagne ile ilgili” iki haber vardı…
Birinde “Kulübü 5 milyon avro gibi yıllık yüksek bir maliyetten kurtarmak için Galatasaray Teknik Direktörü’nün kararını verdiği” belirtilerek deniyordu ki; “Fatih Terim, iki yıldız oyuncunun üstünü çizdi. Terim iki oyuncunun menajerlerine ‘Kendinize kulüp bulun’ talimatını verdi.”
Ötekinde de deniyordu ki; “Sarı-kırmızılı yönetim, hiç değilse 5 milyon avroyu bulan maliyetlerinden kurtulmak adına iki oyuncunun menajerlerine şimdiden ‘Kendinize kulüp bulun’ talimatını verdi.”
El insaf, koskoca Galatasaray Kulübü’nün yöneticileri ve teknik direktörü, “birbirlerinden habersiz”, Diagne ve Babel’in menajerlerine “aynı talimatı” vermişler öyle mi?..
Bu iki haberin neredeyse yan yana “aynı gün” konulmasının “asırlık” ve ülkenin en büyük kulüplerinden biri olan Galatasaray’ın “yönetim şekline” yapılacak en büyük hakaretlerden biri olacağı nasıl düşünülmez?..
Aynı menajerlere “önce” yönetim, sonra Fatih Terim “aynı talimatları verecek” öyle mi?..
Ya da “önce” Fatih Terim, “sonra” Yönetim “aynı talimatları vermiş” öyle mi?..
“Gazetelerinde ve WEB sitelerinde o sayfaları yapan” sorumlu ve yetkili sevgili meslektaşlarım, hiç olmazsa “o sayfalarda” böyle “acı” bir tablonun sergilenmesini ve okuyucularca “Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu” denilmesini engelleyin.
Hepimizin “Ekmek yediği” bu mesleğin seviyesini korumak için biraz hassas ve dikkatli davranmak o kadar mı zor?..

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.