G.Saray yönetimi susamaz!..

A -
A +

Galatasaray camiası “dehşet verici iddialarla dolu” iki olay ile çalkalanıyor; iddialar / çalkantılar taaa 800 kilometre uzaktaki Urla’ya kadar geliyor, ama anlı ve şanlı basınımızda “görmek, okumak için” galiba teleskop da yetmeyecek, zira “yok!..”
Ve de “çirkin” iddia ve gelişmeler konusunda, “Başkan Vekili Abdurrahim Albayrak’ın başkanlığındaki Galatasaray yönetiminden” ses seda çıkmıyor, “tık” yok. Olacak şey değil!..
“Galatasaray ile özdeşleşmiş, Türkiye’ye basketbolda ilk Euroleague şampiyonluğunu getirmiş olan kadın basketbol takımında kaptanlık yapmış” Işıl Alben “sarı-kırmızılı formayı, hem de yönetimi ağır şekilde eleştirerek” bırakıyor ve başka bir kulübe gidiyor, ardından “”dehşet verici iddialar” bırakıyor; Abdurrahim Albayrak’tan ve yönetimden “tık” yok!..
Galatasaray basketbolundan sorumlu iki yönetim kurulu üyesi Erol Özmandıracı ile Ömer Cansever “şubedeki görevlerini bıraktıklarını” açıklıyorlar, gene “ses seda” yok!..
İkinci iddia daha korkunç; “Galatasaray Mağazacılık Şirketi ile ilgili” iddiaları “bir video ile ortaya atan” kişi hem “şirketin bayisi” hem de “Galatasaray kulübü üyesi” Bahtiyar Muradov!..
“Şirketin, muhasebesi dâhil, bütün yönetiminin Beşiktaşlılara bırakılmış olması” ile başlayan iddialar, “Galatasaray Mağazacılık Şirketi’nin ‘50 bin TL sermaye ile kurulmuş’ bir şirkete ‘2,4 milyon TL’lik fatura ile sayım işinin yaptırılması’ ve bu iş yapıldıktan sonra kurulan şirketin ‘başka bir iş yapmadan kapatılmış’ olmasına kadar” gidiyor!..
Dahası, “mağazacılık şirketinin çok kötü yönetildiği, bayilerin taleplerinin karşılanmadığı, çoğunun iflas hâlinde olduğu” da Bahtiyar Muradov’un iddiaları arasında…
Başkan Vekili Abdurrahim Albayrak, Başkan Yardımcısı Yusuf Günay bu konularda suskun kalmamalılar; “Galatasaray camiasını tatmin edecek” açıklamalar, hem de hemen yapılmalıdır. Bu iddiaların üstü “derin sessizlik” ile örtülemez!..
Bu iddialara cevaplar “açık açık verilmedikçe,” Abdurrahim Albayraklar, Yusuf Günaylar, Kaan Kancallar, İlber Aydemirler, Dorukhan Acarlar, sevgili dostum Mahmut Recevikler ve diğerleri bilmeliler ki; “gönlü Galatasaray’dan yana olan” bir T.C. vatandaşı olarak benim, “Galatasaray Şampiyonlar Ligi Şampiyonu dahi olsa”, bu yönetimi alkışlamak içimden gelmez!..
Bu iddialara inanmıyorum ama “sustuğunuz sürece” inanan çok Galatasaraylı olacaktır. İddialar “gerçek değilse” açıklama yapın, “iddiaları ortaya atanlarla” adalet önünde hesaplaşın!..
Benim gibi düşünen “milyonlarca Galatasaraylının olduğuna inanıyorum; bu “dehşet vericisi” iddialar karşısında susamazsınız!...

Utanç verici tablo!..
Sayfasının bir tarafında “parasını alamadığı için sözleşmesini fesheden Max Kruse’nin FIFA’ya gittiği, bu iddia ve istek doğru çıkarsa, FIFA’nın Fenerbahçe’ye ‘transfer yasağı koyabileceği” konusunda haber var.
Öte yanında “Fenerbahçe’nin transfer bombaları haberleri”, hem de bir değil, birkaç tane!..
Her gazetenin Fenerbahçe muhabirleri var, yazarları var ve de birkaç tıklama ile FIFA’ya kadar ulaşacak teknolojik iletişim imkânları var; ama “bir iki gazete ve istisna hariç (İstisnalardan biri olduğun için tebrikler Emin Uluç kardeşim) “Max Kruse olayıyla ilgili” bir araştırma ve soruşturma sonucu yok, o haberlerde…
Ne kadar alacağı var, yoksa Fenerbahçeli yöneticilerin söylediği gibi, “alacağı yok” mu?..
Bunları öğrenmek çok mu zor; Kruse’yi ya da menajerini bulmak konuşmak çok mu zor?..
Elbette “çok zor” değil, ama “masa başı ‘atmasyon transfer bombaları’ haberleri yazmak, hatta kulüpleri birbiriyle kapıştırarak yazmak, manşetlere taşımak” çok ama çok daha kolay!..
“Araştırmayla, soruşturmayla “zaman kaybetmeye (!)” ne gerek var?..
Nasılsa “okuyucu” ne yazılsa yutuyor, hatta ne kadar “büyük atmasyon manşetleri olursa” o kadar mutlu uyuyor ve tatlı rüyalar görüyor, “öyle” değil mi?..

İnsaf be kardeşler!..
Aynen şöyle deniliyor, Futbol Federasyonu Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu kararında:
“3- GALATASARAY AŞ sporcusu ÂDEM BÜYÜK’ün, 14.06.2020 tarihinde oynanan ÇAYKUR RİZESPOR AŞ-GALATASARAY AŞ Süper Lig Cemil Usta Sezonu müsabakasında, ihraç sonrası müsabaka hakemine yönelik hakareti nedeniyle 3 RESMÎ MÜSABAKADAN MEN ve 13.000.-TL PARA CEZASI ile cezalandırılmasına,”
Durun sevgili okurlarım, “burada bitmedi”; devam ediyor karar; “Cezanın infazının çift sarı kart görmesi sebebiyle oynamaması gereken ilk müsabakayı takiben başlatılmasına,”
Neymiş; Âdem Büyük “dört maç oynayamayacakmış”, ama spor sayfalarının çoğunda “Âdem Büyük şu maçlarda oynamayacak” deniliyor ve “Gaziantep maçıyla başlayarak sadece üç maçın ismi veriliyor”; yani “kararın ikinci bölümü yok sayılıyor”; bravooo!..
Kuzum “bu mesleği” bu hâle düşürmeye hakkımız var mı?..

Asıl suçlular ayağa kalksın!..
Gülüyorum artık; bu disiplin talimatlarıyla, bu “komik” cezalarla, bu “mavi boncukçu” zihniyetlerle ne kulüp yöneticilerini, ne teknik adamları, ne futbolcuları susturabilirsiniz.
Hakeminize “cellat başı” deniyor; kulübe (Galatasaray) verilen ceza “100 bin TL”, yani “13 bin 150 avro!..”
Yarın biri de kızıp, Merkez Hakem Kurulu Başkanı’nıza “cellatların başı” derse, ya da Federasyon Başkanı’nıza?..
Ceza, “İş olsun torba dolsun” diye mi verilir, yoksa “Caydırıcı olsun” diye mi?..
Dahası, “sabıka kayıtlarını bir sezon için geçerli sayar”, ertesi sezona “herkesi tertemiz ak süt gibi sokarsanız” o yılların sabıkalılarının ve de “onlara özenenlerin” federasyonunuza, hakemlerinize, başka kulüplerin mensuplarına hakaretleri biter mi?..
Hadi canım siz de!..
TV ekranlarında “hakemlerinize yağdırılan hakaretleri (Bakın ‘eleştirileri’ demiyorum), onlar hak etmiyor ama sizler bal gibi yutuyorsunuz; ey federasyonlarımızın anlı ve de şanlı başkan ve yöneticileri!..

Şaka!..
Sayfada manşet; “Galatasaray’da Trezeguet Bombası; dönüyor!..”
Eyvah, Diagne “kesin” dönüyor galiba!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.