Müdür Beyi koruma, Galatasaraylıları uyutma bildirisi!..

Bir bildiri duruyor, önümde… Okuyorum, tekrar tekrar okuyorum… Bir türlü, ülkenin en büyük sosyal, kültürel ve sportif camialarından birinin içindeki “önemli” bir kuruluşun “nasıl bir fikri zafiyet içinde böylesine bir bildiri yayınlamasını” anlayamıyorum, aklım ve mantığım almıyor!..

Mesela, bildirinin “ikinci paragrafında” deniyor ki:

“Galatasaray; temel değerleri, etik sistemi ve köklü tarihinden gelen bilgi ve tecrübesi ile güçlü ve öncü bir kurumlar bütünüdür. Bu bütünü oluşturan tüm kurum ve bireylerin öncelikli görevi; kökleri 540 sene öncesine uzanan Galatasaray Lisesi ve onu çevreleyen büyük camiamızın manevi şahsiyetini, hak ve menfaatlerini korumak; Galatasaray’ın değerlerini topluma ve bilhassa gelecek kuşaklara en iyi şekilde aktarmaktır.”

Ne kadar doğru!..

Ve devam ediyor; üçüncü paragraf:

“Bu camiaya gönül vermiş tüm bireyler olarak söylem ve eylemlerimize azami özen gösterme, tüm kurumlarıyla birlik ve dayanışma içinde geleceğe yürüyen büyük Galatasaray’a hizmet etme sorumluluğumuz bulunmaktadır. Bu çerçevede; her biri ülkemize mal olmuş, birer toplumsal ve kültürel miras hüviyeti taşıyan kurum ve kuruluşlarımızı temsil edenlerden de bu sorumluluğun gereklerine göre hareket etmesini beklemek her Galatasaraylı'nın tabii hakkıdır.”

Müthiş kere müthiş; kim itiraz edebilir; doğrunun doğrusu!..

Ve… Bir mesaj paragrafı geliyor, sonra. Alkışlar:

“Ülkemizin ve dünyamızın içinden geçtiği böylesine zorlu günlerde, adımızın Galatasaray ile anıldığı her yerde tam da hak ettiğimiz gibi kuvvetli değerlerle yetişmiş, tarihsel mirasına sahip çıkan, sorumluluk sahibi Galatasaraylı kimliğimizi sergilemek önceliğimiz olmalıdır.”

Bu üç paragraf, Galatasaray Lisesi’nin “Fenerbahçe üyesi” Müdürü’nün, Galatasaray ile Fenerbahçe arasındaki “yıldız savaşlarında”, bütün uyarılara ve “Yapma” ricalarına rağmen… “Ben Osmanlı Tarihi uzmanıyım, bu konunun da uzmanı sayılırım” anlamına gelen açıklamaları da yaparak…Bir TV kanalında “Galatasaray’ın öne sürdüğü tezlere, belgelere ve bilgilere açık açık karşı çıkan, Fenerbahçe’nin tezlerini savunan” açıklamalar yapmasından sonra, Galatasaray camiası içinde kopan fırtınada, Galatasaraylılar Derneği tarafından yayınlanan bildiriden alındı.

“Galatasaray Lisesi’nde ‘tam bir yıl okuyan’ ama ‘sınıf geçse de, kalsa da farketmeyenlerin’ bile üye yapıldığı”, buna karşılık “Liseden mezun olmayan, bir yıl bile okumayan” ama “Galatasaray Spor Kulübü’ne büyük hizmetler yapan, büyük başarılar kazandıran ‘efsane’ başkanların “üye olamadığı” bir dernek!..

Galatasaray’ın ülkede ve dünyada “tanınmasının lokomotifliğini yapan” Galatasaray Spor Kulübü’nün yaptığı “çok hayati” bir mücadeleyi “yok etmek için” gönüllü olan Lise Müdürü’ne “Kalk git, Tevfik Fikret’in koltuğundan” demek bir yana “Kınıyoruz” bile diyemeyen bir bildiri ile, konuyu kapatmak istiyor; siz bu bayların “Galatasaraylılığına” bakınız!..

İşte bildirinin Galatasaray camiasına “Aman Müdür hakkında özenli davranın, onu fazla incitmeyin” mesajı gönderen son paragrafı:

“Bu çerçevede Lise Müdürümüz Vahdettin Engin'in yapmış olduğu açıklamalardan duyduğumuz tarifsiz üzüntüyü paylaşırken, buna mukabil kurumlarımızın ifadelerinde, yolumuzu aydınlatan kültürümüz ve Galatasaray değerlerimizin ışığında, özenli davranmalarını arzu ettiğimizi vurgular, tüm Camiamıza sevgi ve saygılarımızı sunarız.”

Vay canına, “Fenerbahçe’nin gönüllü Kahramanı’na ‘Git’ demek” bir yana, “Üzülün ama, onu fazla eleştirmeyin Galatasaraylılar” diyen bir anlayış; işte “LİSECİ takımının anlayışı; zira o Müdür, Galatasaray Lisesi mezunu!..

Ve de, işte onlara bir kulüp üyesinin, “gerçek” bir Galatasaraylının sosyal medyada verdiği “hak ettikleri” cevap:

“Cemiyet açıklamasına dair: Son paragrafa kadar bomboş, son paragrafta ise Vahdettin Engin’in açıklamalarından dolayı üzüntü içinde olduklarını, devamında kurumlarımızın “ifadelerinde” Galatasaray terbiyesi ile hareket etmeleri salık veriliyor!

Şaka yapıyorlar herhalde. Açıklama yapmak için açıklama yapmayın o zaman!

Şunu diyebiliyorsanız bravo derim!

‘Vahdettin Engin yaptığı açıklamalar ile oturduğu Tevfik Fikret’in koltuğundan acilen kalkmalıdır, istifasını vermelidir.’ 

Bunu diyebiliyor musunuz? Gerisi bomboş, bomboş, bomboş!

Saygılarımla. Çetin Özkan”