Teslim / Pişkin / Mecnun!..

A -
A +

Haftalar önce yazmıştım; “Sergen Beşiktaş’ı, Terim Galatasaray’ı yakıyor” diye…

Keşke yanılsaydım.

Bir teknik direktör düşünün; “Ülkenin en büyük üç kulübünden birinin futbol takımının başında” olsun ve…

Sezon başında “ücret pazarlığında istediğini alsın” ve “şampiyon yaptığı takıma ‘noktalı ve de pahalı’ transferler” ithal etsin!..

Ne var ki, takımı, sezonun ilk 15 maçı sonunda 24 puan kayıpla, 21 puan ve “0” averaj ile puan cetvelinin 9’uncu sırasında otursun. Son 6 maçta; 1 galibiyet, 4 yenilgi ve 1 beraberlik!..

Bu arada Şampiyonlar Ligi’nde “5 maç ‘0 puan’ ve 3-14 (-11) averaj…”

Dahası, bu kötü sonuçlardan sonra, “futbolcuları suçlasın, ‘onları toparlayamadığını’ itiraf etsin”, daha da dahası “Ben devam etmek istiyorum” diyerek devam etsin…

Takımı, “15 maçta liderden 18 puan geride kalarak şampiyonluk iddiasını kaybeder ve Avrupa kupalarına katılma hakkının bile çok uzağına demir atarken” Hoca’mız, çoktan atması gereken adımı, “istifayı” düşünmesin; bu tablo, “bir başka şampiyonluğu” göstermiyor mu; pişkinlik!..

Bir “başka” teknik direktör düşünün; o da, “ülkenin en büyük üç kulübünden bir başkasının futbol takımının başında” olsun ve…

Kulüp “borçlar içinde iken, futbolculardan yalvar yakar ‘ücret indirimi’ istenirken, yüzde 100 zam ile yeni sözleşme imzalasın” ama sezonun ilk 15 maçında “liderden 16 puan geride” 7’nciliğe demirlesin. 23 puan (22 puan kayıp) ve “+2” averaj ile… Son 6 maçta 1 galibiyet ve 3 beraberlik alabilsin, 2’sinde de “2 büyük rakibine yenilsin!..”

Dahası, kulüp başkanı, “onu, ‘takım yeni, üç yıllık projemiz var, sabredelim” diye korumaya gayret etsin!..

“Ülkenin en büyük kulüplerinin birinin” başkanısın; olacak şey mi; “Üç yıllık projemiz var” diyerek, “liderin 16 puan gerisinde, maç kazanamaz hâle gelen’ bir takımın hocasını” savunmak?..

Hem de tribünlerde on binlerce seyirci, TV başında milyonlarca taraftar kan ağlarken!..

Hiç duydunuz mu, Manchester United’ın, Juventus’un, Real Madrid’in, Ajax’ın, Paris Saint Germain’in başkanlarının “üç yıllık projemiz var” diyerek “başarısızlıkların üzerini örtmeye çalıştığını, takımın hocasını savunduğunu?..

Kimi avutmaya çalışıyorsun, Sayın Başkan; “Şampiyonlar Ligi’ne gidilemezse, Avrupa kupalarının dışında kalınırsa” bu kulüp “mali bakımdan” nasıl ayakta kalacak, “bu futbolla ve bu sonuçlarla, tribünlerine nasıl seyirci bulacak?..”

Bakınız, “bunca yılın spor / futbol yazan” bir gazetecisi olarak, “bu acı tablonun kahramanlarının da, kulüplerinin de adını yazmadım”; zira sezon başından beri “yazmaktan” bıktım, usandım!...

Daha ne yazayım: Başkanlar; teslim… Hocalar; pişkin… Takımlar; perişan… Taraftar; mecnun…

Yazıklar olsun!...
* * *
Not: Mecnun; sevda yüzünden kendini kaybetmiş (Türk Dil Kurumu Sözlük)

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.