Üç Büyükler Melodramı!..

A -
A +

Artık, “komik bir senaryonun yazarları, yorumcuları” olduk!..

Yoksa, “bir melodram senaryosunun yazarları, yorumcuları” mı desem?..

Melodram; günlük hayatta hani “Güleriz ağlanacak hâlimize” deriz ya, işte “sahnedeki” melodramı, tam da bu söz ifade eder!..

“Sergen kalsın, Pereira gitsin” korosu, Sergen gidince, “yeni” varyasyona geçti; “Pereira gitsin ama Fatih Terim kalsın; ona laf yok!..”

Neden yok; hem de takımı, Trabzonspor’dan 16, Konyaspor’dan 7, Hatayspor’dan 6, Başakşehir’den 5, “Gitsin” denilen Pereira’nın takımı Fenerbahçe ve Alanyaspor’dan 4, Beşiktaş’tan 1 puan gerideyken ve Adana Demirspor ile puan puana 8/9’unculuğu paylaşırken…

Hâlâ ve hâlâ, bir avuç istisna hariç, “bu acı tabloya imza atan” bir ‘Hoca’ya “toz kondurmayan” anlı ve de şanlı sayfa ve ekranları dolduran futbol ulemamız var!.. Ve de, asıl… İşte, Sivasspor maçında da “futbolsuz, hedefsiz, mücadelesiz, teslimiyetçi, şut atmasını, korner atmasını, hatta taç atmasını bilmezliğin zirvesine ulaşan bir takım… Sezon başından beri 28 resmî maç oynamış bir takım ve “bu” hâlde…
Kim sorumlu, hakemler… Kim sorumlu, Federasyon… Kim sorumlu, VAR… Kim sorumlu, Luyindama… Kim sorumlu, “şut atmasını, taç atmasını, korner atmasını, gol atmasını bilmeyen ve ama kolay gol yiyen” futbolcular…

Takım 1-0 mağlup, maç bitiyor, 2-3 dakika var, “kendi yarı sahasında birbirine top yuvarlayan, kaleciye geri pas veren” ve “bu yüzden sezonlar boyu onca gol yiyen” takımını “paslaşma rekortmeni yapan, ama ‘en kıymetli olacak zamanı’ da yiyip bitiren” zavallı bir alışkanlığa “Dur” diyemeyen, “Yapmayın” diyemeyen bir ‘Hoca’nın, Galatasaray taraftarına, seyircisine hazırladığı “hazin” tablo ortada!..

“Hiçbir şey yapmadığı” görünen, Diagne gibi bir santrfora, çizgiye inip bir “doğru dürüst pas / orta çıkaramayan, devamlı pas hataları yapan” Van Aanholt’u devamlı oynatan ve Ömer’i yanında oturtan, Alpaslanları, Aytaçları, Oğulcanları “tamamen unutan” bir ‘Hoca’ya bilmem ki daha ne söylemek gerek; Feghouli yanlışını da tekrarlayıp dururken…

“Efendim, Avrupa maçları” diyenleri duyar gibiyim. Diyenler iyi düşünsünler; “O taraftaki başarıda, acaba Fatih Terim’in mi payı çok, yoksa “o maçları ‘Avrupa İstikbali’ görerek başka bir seviyede, bambaşka bir konsantrasyonla oynayan” futbolcuların mı?..

Beşiktaş’ı, Galatasaray’ı, Fenerbahçe’yi “Süper Lig’de bu duruma düşürenler” ortada…

Sergen gitti… Beşiktaş’ın önü açıldı…

“Pereira’nın gitmesi” Fenerbahçe’nin önünü açmaz. Zira, “asıl büyük engel” ortada; “8’inci hocayı değiştirecek olan” Başkan Ali Koç!..

Fenerbahçe’de Ali Koç, Galatasaray’da Fatih Terim koltuklarında otururlarken… Değişmezlerse ve de “değiştiremezlerse” bu acı tablo da değişmez…

Dahası, “3 Büyükler” melodramının bir perdesinde de görüyoruz ki, sahne “bu gerçeği kabullenmeyen” futbol medyamızın kodamanları ile dolu…

Onların da değişmesi gerekmiyor mu?..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.