Futbolumuzda yeni sayfa!
Mehmet Büyükekşi Federasyonu, Futbol Genel Kuruluna katılan 209 delegenin 158’inin oyunu alarak kuruldu. Sporumuza, futbolumuza hayırlı uğurlu olsun...
Federasyonda “artık” Servet Yardımcı olmayacak, ama federasyon tarihimizde ilk defa “kadın yöneticilerimiz” olacak...
“Eski” yönetimden Hamit Altıntop, Ali Düşmez ve Alkın Kalkavan, Büyükekşi’nin Federasyonunda da görev aldılar...
İşte “tam” liste; Murat Aksu, Yalçın Orhan, Yusuf Günay, Nükhet Küçükel Ezberci, İdil Karademirlidağ Suher, Erman Kalkandelen, İbrahim Burkay, Alkın Kalkavan, Ramazan Üçdan, Müslüm Özmen, Hamit Altıntop, Ali Düş- mez, Talat Papatya, Volkan Can.
Bu konuda “tecrübeli” ve de “camiayı, kişileri tanıyan” üç dört arkadaşımla konuştum; “Dengeli, temiz” bir kadro; “güzel işler” yapacak!..
Tahkim Kurulunun “toptan istifa ettirilmesi” de “kararlı bir federasyonun iş başı yaptığını” gösteriyor...
Anlaşılıyor ki, “Federasyon konusunda” Ali Koç’un sık sık kulakları çınlayacak!..
G.Saray’da doğru adım; yabancı hoca!..
İstanbul’dan buralara (Urla) kadar gelen kulis haberlerine göre, Galatasaray’ın “yeni” yönetimi, “hoca konusunda ‘doğru’ bir adım” atmak üzere... “Bizim imparatorumuz” / “Bizim çocuğumuz” gibi “duygusal” beklenti ve isteklerine kapanmış; “yabancı bir teknik adam” ile anlaşma yapılmak üzere...
Görülüyor ki, sarı kırmızılı kulüpte “fetret devri” sona erdi. “Ne yapacağını, nasıl yapacağını bilen” bir kadro iş başında...
Daha dün bir, bugün iki “bu yönetimi yıpratmak için başlatılan” çirkin kulis saldırıları, taraftarı etkilememeli...
“Eski defterleri karıştırmayı” marifet sayan, bazı yıkıcıların sosyal medyadaki hezeyanları da camiayı etkilememeli...
Hangisi doğru?
Galatasaray’da son dakikaları nefes kesen bir seçimden sonra Dursun Özbek başkan seçildi. Dursun Özbek’e oy verdiğini bildiğim bir arkadaşıma, o dakikalarda telefonla sordum; “Açık ara kazanılması beklenen seçim, neden bu hâle geldi?..”
Bana cevabı; “Öcal Abi, biz seçimi kazanırsak, Hamamcıoğlu’na rağmen değil, Dursun Özbek’e rağmen kazanacağız. Son günlerde çok hatalar yaptı...”
Arkadaşımızın bu sözlerine şaşırmadım, değil... Ama “Galatasaraylıların aralarındaki sosyal medya yazışmalarında” Dursun Özbek için bir başka pencere “Dursun Özbek’i Galatasaray’a döndüren hamleler” başlığı ile açılınca çok daha şaşırdım: “Galatasaray’da Mustafa Cengiz’e iki seçim kaybeden Dursun Özbek, dört buçuk sene sonra koltuğu geri aldı. İşte Özbek’i Galatasaray’a döndüren hamleler:
> Başkanlıktan ayrı kaldığı dönemde her gün düzenli yürüyüş yaptı, tenis oynadı, beslenmesine dikkat etti, stresten uzak kaldı, kendisini yeniledi.
> Galatasaray’ı dışarıdan takip etti, finansal raporlarını ve projelerini hazır tuttu.
> Geçmiş hatalarından ders aldı. Güçlü bir listeyle yola çıktı.
> Kasa kolaylığı konusunda kendisine destek olacak isimleri yönetimine ekledi.
> Seçim sürecinde geri plana çekildi ve camianın en güvenilir ismi konumundaki Erden Timur aracılığıyla projelerini anlattı.
> Doğru iletişim stratejisi izledi, kameralara az ama öz konuşarak geçmiş seçimlerin aksine hata yapmadı.
> Basketbol maçlarına gitmeye başladı ve küs ayrıldığı taraftarla barıştı.”
Bir düşünün Galatasaraylılar; birbirine ters bu iki pencerenin hangisi gerçek?.
Beşiktaş, Quo Vadis?..
Transferde daha “Federasyon ‘takım harcama limitlerini’ açıklamadan” bol bol yazılan ve patlatılan transfer bombaları arasında, büyükler içinde ne yaptığını bilen” iki kulüp var; Trabzonspor ve Fenerbahçe...
Galatasaray, “Yönetim yeni seçildiği ve yeni bulunacak hoca da göreve başlamadığı için” henüz “transfer adımlarını” atamıyor...
Bu konuda “yavaş kalan” büyük; Beşiktaş... Taraftar endişeli, camia suskun ve düşünceli; Ne olacak, nasıl olacak?..
Federasyon noktayı koydu; “Harcama limitleri 2022-2023 futbol sezonu ilk transfer ve tescil dönemi için pazartesi günü saat 18.00’de açıklanacak!..”
Bakalım kimlerin yüzü gülecek, kimlerin yüzü ekşiyecek?..
Önce bana seyrettirin!
Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Büyükekşi “Hizmet ihracatında, dünyada dizi/film ihracatında ikinciyiz. 140 ülkeye ihracat yapıyoruz. Niye futbol kulüplerimizin maçlarını diğer ülkelere izletmeyelim?” diyor.
Aman, Sayın Başkan’ım, bırakın “ihraç etmeyi”, benim gibi “67 yıldır spor ve elbette futbol da yazan bir gazeteciye, ‘spor yazmaya devam etmesem’ bir tanesini bile seyretmeyeceğim futbol maçlarını ‘seyredecek hâle nasıl getireceksiniz” çok merak ediyorum. Allah sizlere kolaylık versin...
Şaka!..
Millî takımın hocası Kuntz hakkındaki “olumlu” görüşlerim, az da olsa tepki alıyor. “O işi, en az onun kadar yapacak Türk hocalar var. Bu yabancı hayranlığınızın sebebi ne ola ki?” diye soranlar var!.. Adamın, saha kenarındaki kıyafetine bir bakın, bir de bizimkilerin kıyafetlerine... Farkı fark edeceksiniz, daha “futbolu” konuşmadan...