Okan Buruk mayası tutacak mı?

A -
A +

Yazıma sorularla başlıyorum… Herkesin soracağı ve hatta cevabını bile verebileceği sorular…
Öncelikle yazmalıyım ki, “Okan Buruk’u severim” ve de başarılı olması, “hem spor yazanı, hem de “gönlü Galatasaray’dan yana olan” bir spor insanı olarak dileğimdir!..
İlk olarak yazımın başlığındaki soru” ile başlayayım; “Neden tutmasın, Mustafa Denizli, Fatih Terim mayaları” tutmadı mı?..
Evet, “o mayalar tuttu” ama “tutmayan birçok maya” da var… Dahası…
Neden, “tutan Mustafa Denizli mayasında ‘Jupp Derwall’ ve de Fatih Terim mayasında da ‘Sepp Piontek” isimleri” akla geliyor?..
Peki, bugün Süper Lig’de görev alan ve de alacak olan” teknik direktörleri, “kariyer / karizma / yönetim / istikrar istatistiklerini göz önüne alarak sınıflandırırsak”, Okan Buruk, ilk beşe girer mi?..
“Bunca yılda kazanılan bir Süper Lig şampiyonluğu + bir Türkiye Kupası” – ki, “bu başarıları elde eden” Galatasaray’da da, başka takımlarda da bir çok hoca vardır – “iddialı vaatlerle iş başına gelen” bir başkan ve yönetimin, kuracağı takımın başına getirdiği hocanın “sezon başında ‘başarısızlık riski’ payını” yüzde 50’nin altına düşürebilir mi?..
Fenerbahçeli futbolcu, “saha içi kriz anlarında” kenara bakacak ve Jorge Jesus’u görecek…
Trabzonsporlu futbolcu, “saha içi kriz anlarında” kenara bakacak “Okan Buruk’un da hocası olan” Abdullah Avcı’yı görecek…
“Psikolojik mücadelenin saha kenarı galipleri” sezona girerken belli değil mi?..
“Okan Buruklu” Galatasaray hep kazanmak zorunda… Hem Okan Buruk, hem Galatasaray, hem de yeni başkan ve yönetim için…
Kazanamazsa, Okan Buruk için, Galatasaray için, yeni başkan ve yönetimi için “riskin büyüklüğü” ortada değil mi?..
Böyle bir zamanda, böyle bir ortamda, “Okan Buruk mayasının tutup tutmayacağı” denemesi, çok pahalıya mal olabilir…
Cenk Ergun şemsiyesi, “Okan Buruk’u koruyabilir” mi?..
Dahası, “Fatih Terimciler” tribünlerde de, camia içinde de bekleşiyorlar… Torrent’e yapılanları unutmamak gerek…
Evet, açıkça ortadaki Okan Buruk “başarılı olmak” zorunda… Hem de ilk şansında… 
Bunun da ilk şartı; 
a) tribünlerdekilerin “sabırlı olması” 
b) “Sabır göstermeyeceklere” fırsat verilmemesi, susturulmaları ve “genç” hocanın arkasında olunduğunu gösteren tribün korolarının susmaması…
Dahası, görüntülü ve yazılı medyada “Galatasaraylı yazarçizerlerin desteğinin ‘en az’ ilk yarı sonuna kadar” sürdürülmesi…
Özetle, “Jupp Derwall’in yerini” tribünlerdekilerin, “Sepp Piontek’in yerini” medyadakilerin alması…
Zor mu, elbette zor, ama mümkün…
Ben başlıyorum; hoş geldin Okan Buruk; başarılı olacaksın; çünkü sen de inanıyorsun, Galatasaraylılar da!..

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.