Ödeyecek fatura bile bulamamak!

A -
A +

Yeni yıl yeni zamlarla başlamıştı. Bunlardan en çok ses getireni, şüphesiz doğalgaz ve elektrik tarifelerine uygulanan fiyat artışlarıydı. Yüksek oranları herkes biliyor, tekrar etmeye gerek yok. O gün bu gündür, herkes birbirine "selam verir, hâl-hatır sorar" gibi, "Size doğalgaz faturası kaç TL geldi? Elektrik faturan kaça vurdu?" gibi sorular yöneltiyor. Bu sorulara bugün pahalı da olsa, şükür cevap verebiliyoruz!.. Ne mi söylemek istiyorum?..


19 Ocak'ta Türkiye'nin doğalgaz tüketiminin 288 milyon metreküp ile rekor kırdığı açıklandı. Üstüne meteorolojik uyarılar... İzlanda soğukları ülkeyi esir alacak, sıcaklıklar en az 1 hafta eksi değerlerde seyredecek, her yer beyaza bürünecek, mecbur kalmadıkça dışarı çıkmayın! Aynı gün İran da, bazı teknik gerekçeleri öne sürerek gaz vanalarını kapattı!

48 saat geçmeden tekrar açtı. İçeride de BOTAŞ, hanelere elektrik ve gaz akışında aksama yaşanmaması için teyakkuza geçti. “Yüksek tüketimi olan sanayi tesisleri” ve “elektrik santralleri” ile sınırlı olmak ve kesinti planları önceden bildirilmek suretiyle, sanayide doğalgaz tüketimine kısıtlamalar getirildi. İlgili işletmelere de tebligatlar gönderildi. Sanayiciler başta olmak üzere her kesimden farklı tepkiler yükseldi. Üretim aksayacak, ihracat taahhütleri yerine getirilemeyecek, ürün fiyatları yükselecek vs... 


Bütün bu tabloda neyi gördük? Tabii ki enerjide tam bağımsız olmanın ne kadar hayati bir öneme sahip olduğunu... Günün birinde enerjisiz kaldığımızda ödeyecek fatura bile bulamayacağımızı...

Bunun da hayatın her alanına nasıl yüksek bir fatura çıkaracağını... Tedbirli olmak gerektiğini...

Tedbir demişken "Doğu Akdeniz'de ne arıyoruz; Karadeniz gazını çıkarmanın şu kadar maliyeti var, ithal etmek daha mantıklı; rüzgâr ve güneş santrallerine bel mi bağlanır; nükleer enerji bizi mahvedecek" şeklindeki sorular da anlamını kaybetmiştir umarım!..
Pahalı faturalara gelince...

2021'de Türkiye'nin enerji ithalatı, bir önceki yıla göre yüzde 75 arttı ve 50 milyar doları geçti. Bu ithalat büyük oranda 7-9 TL bandındaki dolar kuru ile gerçekleşti. Şimdi bunu (bugünkü rakamlara göre) 13-14 TL bandından alacağız. Ancak gaz fiyatlarının pandemi, arz kesintileri, artan talep ve jeopolitik riskler sebebiyle, dünyada, 2021 başına göre 5-10 kat yüksek seviyelere ulaştığını da unutmamak gerekiyor. Benzer şekilde 50 günde yüzde 30 artarak 89 doları gören ham petrol fiyatlarının, 'pompa'yı 14 TL'nin üzerine taşıması da öyle... (Döviz kurunun seviyesi ve ‘o etki ile ithal edilen’ enflasyon, bizim iç dinamiklerimizden de kaynaklanıyor şüphesiz...

Burada da enerji ve ham maddede belli oranda bir kazanıma ulaşana kadar, döviz kurlarını da ihmal etmemenin önemi anlaşıldı.) 

SONUÇ: Pahalılık ve enflasyon musibettir ama bin nasihatten kıymetlidir de!.. Yalıtımsız binalardan tutun da evdeki en küçük israfa kadar... Şimdi tasarruf zamanı...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.