Bir Netflix ve THY hikâyesi!..

Pandeminin başlarıydı. Herkes evine kapanmıştı. Bunun ne kadar süreceği belli değildi. Evde canlar sıkılıyordu. Yapılacak en yaygın aktivite, dijital platformlardan film izlemekti. Bir Netflix furyası başladı. 2020 yılının mart ayında, ABD Nasdaq borsasında 330 dolar civarında bulunan Netflix hissesi, geçen yıl sonbaharda 700 dolara kadar yükselmişti. O tarihlerden itibaren yaygın aşılama, pandeminin "öldürücü" özelliğini kaybetmesi ve ekonomilerin de açılmasının etkisiyle, evde geçirilen zaman hızla azalmaya başladı. Bu durum, dijital yayın platformlarının abone sayılarına yansıdı. Netflix'in de abone sayısı yılın ilk çeyreğinde, 200 bin kişilik azalış gösterdi. (Rusya operasyonlarının askıya alınmasının da bunda biraz etkisi var.) Ancak söz konusu dönemde Netflix'in abone sayısının 2,5 milyon artması bekleniyordu. Şirketin net kârı ise ilk çeyrekte, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 6 azalışla 1,6 milyar dolara geriledi. Cuma günü şirketin kapanışı 215,50 dolardan gerçekleşti. Geçen sonbaharda 700 dolarlara dayanan şirketin hissesi, 6-7 ayda yaklaşık yüzde 70 değer kaybetmiş!..

Gelelim THY'ye... Pandeminin başlarıydı. Herkes evine kapanmıştı. Bunun ne kadar süreceği belli değildi. Uçak seferleri neredeyse durma noktasına gelmişti. THY hisseleri 7,40 TL'ye kadar gerilemişti. Geçen yıl eylül ortasında hisseler, ancak 12 TL'ye yakın seyrediyordu. O andan itibaren hikâye nasıl gelişmişti? Yaygın aşılama, pandeminin "öldürücü" özelliğini kaybetmesi ve ekonomilerin de açılmasının etkisiyle, evde geçirilen zaman hızla azalmaya başladı. Dışarı çıktık, yurdun dört bir yanına hatta dünyanın dört bir yanına "uçuşa" başladık. İşte THY hisseleri de o tarihten itibaren "uçuşa" geçti. Yabancı transit yolcular ve turistler de bu oyunda aktif rol oynadı. Geçen hafta en yüksek 41,44 TL'yi gören THY hisseleri, cuma günü 39,74'ten kapandı. 15 Eylül 2021'den itibaren yaşanan yükseliş, yüzde 320'lik bir prime işaret ediyordu. 

Böyle hikâye çok… Yemek Sepeti'ni satın alan "Delivery Hero" şirketinin hisseleri, Alman borsasında son altı ayda 130 avrodan 32 avroya kadar düştü. Çünkü eve yemek siparişi azaldı, evden yemek mekânlarına çıkışlar hızlandı. Yine savaş ve kıtlık korkusuyla dünyada tarım, bir millî güvenlik meselesi hâline geldi. Herkes tarlaları ekip biçmenin ne kadar önemli olduğunu gördü. Geçen yıl eylül ayında 8 TL olan Hektaş hisseleri, bugün 21 TL'nin üzerinde...

Bu saatten sonra uçan ve kaçan yakalanır mı, düşen de kalkar mı bilinmez... Ancak bir gerçek var ki hiç değişmiyor; alırken kazanılıyor!..

***

Artık gelelim bugünkü piyasalara... FED'in mayısta 0,50 puan faiz artıracağı kesinleşti. Hatta temmuzda da yarım puanlık bir artış ihtimali ağır basmaya başladı. Bu durumda;

- ABD doları dünyada güç kazanıyor. Küresel borsalar ve emtialar üzerinde de, FED'in sıkı para politikasının etkisi hissediliyor. 

- Altının 'ons'u 1.900 dolar üzerinde tutunmaya çalışıyor, ancak yukarı yönlü "kalıcı bir hareket" de gösteremiyor. FED'in mayıs kararının ardından yapacağı açıklamalar da burada önemli. Ondan sonra küresel talep ve enflasyonist baskılara göre 'ons' destek bulabilir. 

- Borsa İstanbul cuma günü "zirveden dönüş" gibi bir hareket çekti. Haftanın son gününde en yüksek 2.561 puanı gören endeks, 2.472'den kapandı. 2.400 seviyesi kritik destek konumunda; satışlar devam ederse bu noktanın üzerine tutunmak önemli olacak.

- Dolar 'nereye gider'den çok 'nerede tutunuyor'; bu daha net sinyal veriyor. 9 Mart tarihinden beri 14,48'in altına sarkmamış, 15,04'ün üzerine çıkmamış. Yatay bir "sıkışmışlık" görüntüsü hâkim. Ancak özellikle "sıkı FED" mevsiminde 14,50'nin altı çok beklenmiyor.