İhracatçılar TL’yi kurtarabilir

A -
A +

Türkiye’nin “yatırım, üretim, istihdam” odaklı yeni ekonomi politikasının özünde, ihracatı daha da artırmak ve ülkeye daha fazla döviz kazandırmak vardı. Bunu başarabildiğimiz ölçüde döviz kurlarındaki artışları dengeleyecektik, enflasyon ithal etmekten o ölçüde kurtulacaktık.

Bundan bir ay önce dolar 14,85 seviyesindeydi. Geçen cuma günü 16,50 TL’nin üzerini test etti. Aylık artış yüzde 10 civarında... Bu da ay başında gaz ve elektrik fiyatlarına yansıdı kaçınılmaz olarak. Aynı zamanda benzin 26 liranın üzerine çıktı. Türkiye enerjide büyük ölçüde dışa bağımlı olduğu için ve bütün bunları dövizle aldığımız için enflasyon ithal etmiş olduk. Özünde hepsi enerji zamları... Enerji de hayatın ta kendisi. Enerji yoksa ne çark döner ne de teker... Ne ekmek taşırsınız ne de su... Ne çorap üretirsiniz ne de SİHA...

Bugünkü küresel konjonktürde maliye veya para politikasıyla ülkeye ciddi anlamda döviz çekemiyoruz. Hatta portföy çıkışları da yaşanıyor aylardır... Borsadaki ve DİBS’deki yabancı payının dip yapmasından ve TCMB rezervlerinden okuyoruz bu tabloyu... Geriye döviz kazanmak için 2 seçenek kalıyor. Turizm gelirlerini artıracağız ve ihracatımızı yükselteceğiz. Aslında ikisini de yapıyoruz. Pandeminin ardından turizm sektöründe hissedilir bir canlanma var. Sadece bu yaz 10 milyar dolar civarı bir giriş bekleniyor, Rusya-Ukrayna savaşına rağmen...

Ancak asıl potansiyel, hiç şüphesiz ihracat tarafında... Batı ve Uzak Doğu arasındaki tedarik zinciri koptu artık. Boşluğu en iyi dolduracak ülke, tartışmasız Türkiye... Şimdi ihracatı daha fazla coşturma zamanı... Tam da bu noktada 13 Haziran’da Türkiye İhracatçılar Meclisinde önemli bir seçim yapılacak. TİM, yeni başkanını seçecek.

25 yıldır ihracatın içinde bulunan, aynı zamanda 4 yılı aşkın süredir de İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanlığını yürüten Mustafa Gültepe, önümüzdeki hafta ciddi bir sürpriz yaşanmazsa, büyük ihtimalle “TİM Başkanı” olacak gibi görünüyor. Mustafa Başkan, geçen hafta adaylığını açıklarken yaptığı konuşmada “Dünya ticaretinden hâlâ yüzde 1 pay alıyoruz. Bu payı yüzde 50 artıracak potansiyelimizin olduğuna inanıyorum. Türkiye’nin 2021’de ortalama kilogram ihracat birim fiyatı 1,29 dolardı. Almanya’nın 4,66, Güney Kore’nin 3,70, Fransa’nın 3,44 dolar. Biz de en azından 2 doları yakalayabilmeliyiz” dedi.

Çok doğru, eğer kilo başına 2 doları yakalarsak, mevcut ihracat durduğu yerde bile en az 325 milyar dolara yükselecek. Yani 100 milyar dolar fazladan döviz kazancı demek bu... Sürekli korkan ve kaçan portföy yatırımlarıyla değil de bu şekilde gelecek bir döviz, içeride şüphesiz TL’yi de güçlendirecektir ve işte o zaman Türkiye Ekonomi Modelini de güzel bir yerde konumlandırmış olacağız. Ülkenin böyle projelere, vizyonlara ihtiyacı var. Ne diyelim, yolun açık olsun Mustafa Başkan...

***

Piyasalara kısaca bakacak olursak... Dolar endeksi mayıs ortasında gördüğü 104,80 zirvesinden 101,90 seviyesine kadar çekildi. Son bir ayda Brezilya, G. Afrika, Rusya, Endonezya gibi gelişen ülke para birimleri de dolara karşı ya değer kazandı ya da yatay seyretti. TL’ye has bir değer kaybı ile karşı karşıyayız. Mevcut şartlarda 16,15 seviyesinin üzerine oturmuş bir kur bizi bekliyor gibi... Borsada 2.560 ilk destek noktası gibi görünüyor. Bu seviyenin üzerinde tutundukça, ilk etapta 2.720’ye kadar yükseliş ihtimal dâhilinde... Gram altına ‘ons’tan çok destek yok, dolar daha belirleyici, 962 TL’nin üzerinde kaldıkça endişeye gerek yok.

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.