Hakemlerin annesi "anne" değil mi?

A -
A +

Milli Takım teknik kadrosu ve oyuncuları için eleştiri sınırları zorlanınca veya aşılınca kıyamet koptu!        Arda Turan, "Annemi ağlattılar. Tek tek hesap soracağım" dedi.
Fatih Terim, derseniz bir barut! 
Arda'nın bir defa annesi ağlamış, bizim hakemlerin bir sezon boyunca annesi, hanımı, çocuğu ağlıyor.
Hakemlere her hafta neler söyleniyor, yazılıyor, çiziliyor?
"Bahis şebekesi" mi denmedi? "Eyyamcı, korkak, yemedi, kokardını yırtın" mı denmedi?
Milli futbolcuların önce 150 bin sonra 350 bin avro primle ilgili patlayan krizi az-çok öğrendik.
Hakemlerim ayda 20 bin TL (6 bin avro) maaşını ekranlar, gazeteler bir sezon boyunca hep gündemde tuttu.
İşte Milli Takım'ın hâli! İşte hakemlerimizin performansı!

Riva'nın Nyon'dan alacağı dersler var!
Şu ana kadar EURO 2016'da 36 maç oynandı!
Hakemlere ya da rakibe saygısızlık görmedik. 
UEFA milli takımları uyarmış. Hakemlere de "taviz vermeyeceksiniz" demiş.
Organizasyon, kuralları çok net koyuyor uygulattırıyor...
Hakem hatası görmedik mi? Gördük!
Ama hiç kimse soluğu Nyon'da (İsviçre) almadı, almıyor. Daha hakem eleştirisi işitmedik.
Biz de hakem hatası olunca o akşam kameralar çağrılır, hesap sorulur, istifa istenir. 
Hatta hızını alamayan soluğu Riva'da alır!

Tarih bilmelerini bırakın bugünü bile bilmiyorlar!
Senede 2-3 milyon avro kazanan oyuncular Milli Takım'da oynama şansı bulabiliyor. 
Milli Takım forması adı altında eğer bir şeyler yapabilirseniz değeriniz de, kazandığınız para da artar.
Şampiyonada bir sürü oyuncu imza atmak için EURO 2016'nın bitmesini bekliyor. Çünkü parlarsa kazancı artacak. 
Gelin şimdi biraz empati yapalım.
Son 1 yılda 600 şehit verdik. Kolunu, bacağını, gözünü veren belki yüzlerce de gazimiz var.
Bunca yetim ve dul kalan var. Anne ve babaları düşünün.
Böyle bir tablo çok canlı önümüzde dururken Milli Takım oyuncusu primi mesele edebiliyorsa; evet Tarihçi Prof.Dr. Ahmet Şimşirgil'in dediği gibi "futbolcular tarih bilmiyor" dan da öte bugünün bile farkında değiller.
Milli Takım oyuncularına bir prim sözü verilmişse bu da adil olarak hesaplanmalıydı. Maç sayısı, dakika, puan gibi parametrelere bakılarak...
Bu konu şampiyona esnasında kriz konusu olmamalıydı.
Oyuncular itibar kaybettiler ve yıprandılar! Federasyon gibi köklü ve kurumsal bir yapı bu işi bu noktaya getirmeyecekti. 

Bu işi bu noktaya TFF ve MHK getirmiştir!
MHK, klasmanları 10-20 Haziran tarihleri arasında açıklayacağını duyurmuştu.
19 Haziran akşamı, bu tarihi 30 Haziran-10 Temmuz arası diyerek revize etti.
25 yıllık tecrübeme dayanarak söylüyorum; bir MHK klasmanları açıklayamıyorsa sıkıntı büyük demektir.
Hatırlayacaksınız geçen hafta bu sütunlarda bu gecikmenin pek hayra alamet olmadığını da yazmıştım.
Klasmanların açıklanması niye gecikir?
1) MHK yaptığı klasmanların arkasında durmakta güçlük çekiyordur.
2) TFF ve MHK'ya her cepheden çok büyük baskı vardır. 
3) Listelerle her gün oynandığı için ipin ucu kaçmıştır. Kadrolar için verilen sayılar korunamamaktadır. 
Sayın Demirören, bu konudaki sıkıntınızı çok iyi anlıyorum.
MHK'nızın elinde bir cetvel, bir terazi, bir ölçü olsaydı başınız bu kadar ağrımazdı.
Kapınız ve telefonlarınız aşındırılmazdı. KPSS, ÖSYM, TUS için torpil arayan var mı? Yok!
Bu işi bu noktaya TFF ve MHK getirmiştir!
Hadi size haddim olmayarak bir yol göstereyim; "Bu yıl klasmanları dondurun! Yoksa işin içinden çıkamayacaksınız!" 

Çok saf olmayın!
"Milli Takım kampından dışarıya haber servisi nasıl yapılıyor?" diye saf saf düşünenler var!
Yayıncı kuruluşun yorumcusu, bir aydır Milli Takım'ın teknik kadrosunda yer almıyor mu?
Profesyonel yorumculuk yapan birinin; hiçbir "milli ya da kulüp takımında" antrenörlük yaptığına şahit oldunuz mu?

 

 

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.