VAR’ın perde arkası!

A -
A +

1) VAR’a “az gitmek” ya da “çok gitmek”; bir hakem için size fikir vermez. “Giden” ya da “gitmeyen” için ne “iyi” hakem diyebilirsiniz ne de “kötü” hakem!
2) VAR’a giden hakem için şuna bakılır. Önü kapanmıştır, açısı uygun değildir, karambol yaşanmıştır; görememiştir. Bu durumda VAR’a giden, “kötü hakem” olmaz.
3) “Eee VAR geldi, ben de hakemlik yaparım.” Yapamazsınız efendim! Maçı yöneten, tempo kazanmasını sağlayan, avantaj oynatan, oyunun kontrolünü sağlayan hep sahadaki hakemdir.
4) VAR’dan herkes memnun. En çok da kulüpler memnun. Şimdi TFF 1. Lig kulüpleri de VAR istiyor. Çünkü adalet geldi, VAR ile gelen karar insanları daha kolay ikna ediyor.
5) VAR’dan asıl memnun olmayan yorumcular! Özellikle de hakem yorumcuları. Hakem, VAR’a gidiyor “niye gitti”, gitmiyor, “niye gitmedi?” VAR ile doğru bulundu. Bu defa da “Doğruyu hakem niye bulamadı?” diyorlar.
6) Devre arasında MHK, VAR eğitimini güncellemeli. Prensiplerini ve protokolü kendisi ve hakemler için gözden geçirmeli. Kulüpler ve medya da bilgilendirilmeli.
7) İşin bir de perde arkası var. MHK ve hakemlerin dillendiremediği konular var. VAR’a giden görüntü ile bizim ekranda gördüğümüz görüntü birbirini tutmuyor. Atılan oyuncu “neden atıldı” bilmiyoruz. Bazı statlarda çok kötü kameralar mevcut ve yetersiz görüntüler VAR’ın önüne geliyor. Hakem bütün sorumluluğu alıp bir karar veriyor. Sonra memleket “Niye kırmızı çıktı?” diye tartışıp duruyor. Kalibrasyon ölçümü yapılamayan stat zeminleri var. Bazı sahalarda ofsayt çizgisi çizilemiyor. İstanbul’daki önemli bir stada gol çizgisi kamerası konulamyor. Federasyon bütün bunlardan haberdar mı?
8) Şampiyonlar Ligi son 16 turunda VAR olacak. Oradaki uygulama bizim için de çok iyi olacak. Eksiğimizi, fazlamızı göreceğiz. Daha doğru yorumlar yapabileceğiz. MHK bu durumu da dikkate alarak çelişkiye sebep olacak uygulamalardan uzak durmalı.
9) İlk yarıda Riva’da çok sayıda hakeme simülasyonla VAR eğitimi verilebilirdi. En iyi eğitim canlı ve uygulamalı olandır. Abdülkadir Bitigen, Tugay Kaan Numanoğlu gibi isimler artık düdük çalmalı ve VAR görevi alabilmeliler.

Rakamlar sizi yanıltır!
TFF’nin yayınladığı istatistiklere göre VAR, ilk yarıda 70 kritik hatayı düzeltmiş.
Almanya’da bu rakamın 40 olduğunu söyleyenler var. Farklı rakamlar söyleniyor.
Diyelim ki; bizde Almanya’dan iki kat fazla VAR müdahalesi olmuş.
Bu bizim hakemlerin kötü olduğu anlamına gelmez. Veya tersi durum, iyi olduğu anlamına da gelmez.
Bundesliga’da son hafta ünlü hakemleri Felix Brych’in yönettiği Stuttgart-Schalke maçında; oyuncu topu eliyle düzeltti, gol attı. Hakem de golü verdi. Ve VAR karışmadı.
Şimdi bu fahiş hata istatistiklerde var mı? Yok!
Bu tip mukayeseler ve rakamlar her zaman doğru fikirler vermez.
Üstelik Almanya’da VAR’ın ikinci yılı. Buna rağmen önemli skandallar yaşadılar.

VAR henüz bebek!
13. haftaya kadar (G.Saray-Konya) hakemlerden VAR’ın “minimum müdahale” etmesi isteniyordu.
Ülkemizin kendine has özellikleri MHK’yi bir tutum değişikliğine ister istemez itti.
Hakemlere “VAR’a daha fazla gidin, VAR biraz daha sorumluluk alsın” mesajı direkt olmasa da dolaylı olarak verildi.
VAR henüz emekleme döneminde olan bir bebek. Gelişim ve değişim olacaktır, oluyor.
Bugün tartışılanlar, belki 5 yıl sonra bizlere çok komik gelecektir.

Hakem VAR’a     niye gitti?
Hakemi bir doktor kabul edelim.
Hasta geldi, şikâyetini anlattı. Doktor da hemen teşhisi koydu.
Gözlerinden, renginden hastalığın ne olduğunu anladı.
Ama ne yapıyor; bir MR istiyor, bir kan-idrar tahlili istiyor.
Hakemin VAR’a gitmesi veya VAR’dan onay beklemesini ben biraz buna benzetiyorum.
Yardımcı hakem, kendi önünde faul olunca; hakemi uyarıyor, bunu yadırgayan var mı? Bunu tartışan var mı?
VAR; artık bu işin bir parçası. Hakem, yardımcı hakemden nasıl yardım ve destek alıyorsa, VAR’dan da alabilir.
Ancak protokolün ve MHK’nın sınırlarını zorlamadan.
Burada da iş MHK’ya düşüyor. Hakem ve maç ayrımı yapmadan prensipleri ortaya net koymalı.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.