Yeni Murphy kanunları!

-Yeni kanunlar, yeni kanun boşlukları doğurur.
...
-Ne zaman kürdanı elinden atsan, dişinin arasında bir şeylerin kaldığını fark edersin…
…
-Sabah erken kalkmanız gerekiyorsa muhakkak geç yatmanız için bir sebep çıkar...
…
-Patronuna lastiğin patladığı için geç kaldığını söylediğinde, ertesi gün lastiğin gerçekten patlar...
…
-Üzerinizdeki giyeceğe bir şey dökme ihtimaliniz, giysinin renginin açıklığıyla doğru orantılıdır...
...
-Kendini mutlu hissediyorsan yine bir yerde bir salaklık yaptın ve farkında değilsin demektir...
...
-Onsuz yaşayamayacağınızı söyleyin, 3 gün sonra sizi terk etsin...
...
-Hoşlandığın kişi seni arkadaşı olarak görür, arkadaş olarak gördüğün kişi senden hoşlanır...
...
-Ojenizi harika sürmüşsünüzdür ve mutlaka çantanın içindeki telefon çalar.

Öğrendim ki; “-Kötüyü tecrübe etmeden iyinin kıymeti bilinmiyor...”

Tuzaktan Kumanda

(…BEYAZ TV – Beyaz Futbol)
ABDÜLKERİM DURMAZ: Bugün tarzımı nasıl buldun hocam?..
AHMET ÇAKAR: Sevgili Abdülkerim Durmaz!.. Jackson Pollock aradı, gömleğini geri istiyormuş...
HHH
SİNAN ENGİN: Şunları sana takayım; fakat hocam çok yakıştı 3 yıldız sana!..
AHMET ÇAKAR: Yalnız bir sorun var; belli ki bu yıldızlar boyanmış bugün, bir tiner kokusu aldım…
HHH
AHMET ÇAKAR: Benim fikrim bu konuda sabit... Dursun Özbek bana iyi elektrik vermiyor...
ABDÜLKERİM DURMAZ: Dursun Özbek elektrik santrali değil kardeşim...

İnsanlar…

“-Hayatta en önemli şey nedir?..
Açlık çeken birine bu soruyu sorarsak cevap “Yemek” olacak...
Donmakta olan birine aynı soruyu sorarsak cevap “Sıcak” olacaktır...
Kendini yalnız ve çaresiz hisseden birine soracak olursak cevap mutlaka “Diğer insanlarla beraber olmak” olacaktır...
Ama bütün bu ihtiyaçlar giderildikten sonra, bütün insanların ihtiyacı olan bir şey var mıdır hâlâ?...
Filozoflar buna “Evet” diye cevap verirler...
Onlara göre insan sadece ekmekle yaşayamaz...
Tabii ki bütün insanlar yemek yemelidir…
Ayrıca sevilmeye ve ilgi görmeye ihtiyaçları vardır…
Ama bütün insanların ihtiyacı olan bir şey daha vardır:
Kim olduğumuzu ve neden yaşadığımızı bilmek…”    (…Jostein Gaarder)

Sabri Reyis günlüğü

-Galatasaraylı olmak ne güzel; ya şampiyon ya da 4-5’inci oluyorsun.
Hiç derdin olmuyor, kafa rahat...
…
-Kızlar bir erkeğin karakteri en iyi halı sahada çözülür. 
Bencil mi, paylaşımcı mı anlarsınız. 
Duran topta pas veriyorsa direkt evlenin...
…
-Son Dakika:
Beşiktaş’ın şampiyonluğunu kutlamak isteyen Fenerbahçe taraftarı
Kadıköy’de timsah yürüyüşüne başladı.
…
-Bir erkeğin en çaresiz anı; 
PES 13’te Agüero’nun defans arkasına kaçırılma anıdır.

İlginç!

“-Huzurevine ziyarete giden Ajda Pekkan hediyeleriyle küçükleri sevindirdi...
...
“-Oğlum şu tipe bak len! Bunun bile sevgilisi var” demeye başladıysanız, yalnızlık içinize karargâh kurmuş demektir...
...
“-Sınavda iki şık arasında kaldıysanız, ikinciyi seçin çünkü birinciyi gerçekten sevseydiniz ikincisi olmazdı dur len, böyle değildi galiba...”
...
“-WhatsApp’ta ben yazarken karşı taraf da yazınca, yazdığımı silerim onu beklerim. Benim sildiğimi görünce de o siler. Öyle mal mal bekleriz...”
...
“-Sevgilisine taksitle hediye alıp taksiti bitmeden ayrılan adamın dramını film yapsam milyonları ağlatırım gibime geliyor...”

gündemin kırıntıları...

Suriye’de PYD/YPG’ye silah yağdırdılar. Katar’ı dışladılar.
Azerbaycan Ermenistan’la meşgul…
Pakistan Hindistan’la kavgalı…
Kala kala mecburen Putin.
‘Ayı’dan dost olur mu?

Krampon...

TRANSFER yapmadığı için eleştirilen Aziz Yıldırım, konuya açıklık getirdi: “Bizde transferleri Fotomaç yapar...”
…
PENALTI kaçırdıktan sonra futbolculuk hayatı tehlikeye giren Semih Şentürk samimi konuştu: “Şu anda ne yapacağımı bilmiyorum ama en kötü Acun’un yarışmalarından birine katılırım...”
…
MESSİ’nin “Bakmadan paslaşabiliyoruz” açıklamasına Tolgay Aslan’dan cevap gecikmedi; “O zaman ben Barça’da rahat oynarım...”

Temel’in yeri...

Temel, Dursun, İdris golf oynarlarken 3. deliğin önüne gelmişler...
“Aman Allah’ım, yine o delik” demiş Temel...
“Ne o?” demiş Dursun ile İdris,
“Bu deliğin kötü bir anısı mı var sende?..”
“Ne kötüsü, korkunç!” demiş Temel;
“-Üç sene önce karım  Fadime bu noktada kalp krizi geçirip öldü... Daha sonra bir topa vur, bir Fadime’yi sürükle... Bir topa vur, bir Fadime’yi sürükle... Kulüp binasına kadar neler çektim anlatamam!..”

Bizim pano

Bacak bacak üstüne atmış birini görünce Yusuf Abi gülmeye başladı...
“Ne oldu” diye sorduk anlattı:
“-Abim on beş yaşına girince geçmiş babamın karşısına, bacak bacak üstüne atıp oturmuş ve ‘Muhtıra’yı vermiştim: Baba sen on üç yaşında evlendin... Ben şimdi on beş oldum. Niye hâlâ beni evlendirmiyorsun? İki senedir hakkımı yiyorsun...”