Umut…
3 Ekim 2017 02:00
-Umudun tanımına giren iki şey vardır: Zaman ve gelecek... Umut ne dündür, ne de şimdi... O hep yarınlarda yaşamayı sever...
...
-Asılmakta olan kişinin bile, ip kopacaktır diye bir umudu vardır...
...
-İnsan için, hayatı akışına bırakmak; çabasız, amaçsız ve atılımsız duruma gelmek demektir...
...
-Hiçbir zaman olamayacak bir şeyi ısrarla umut etmek, insanı devamlı bir karamsarlığa sürükler...
...
-Umut; umut edilen şeyin, olabilirliği oranında mutluluk kaynağı olur...
...
-Umut; büyük bir canlılık, duyarlılık ve olumlu düşünce üretimiyle oluşan bir değişim isteğidir...
...
-Umut; varlıklı bir kişi için belki, yemeğin üstüne yediği tatlı olabilir... Ancak bir yoksul için kuru bir ekmek parçasıdır da...
...
-Yaşanan gün nasıl olursa olsun, beklenen gün her zaman daha güzeldir... Çünkü insanın geçmişi hep kayıplarla, geleceği de hep umutlarla doludur...
...
-İyice düşünüp karar verin... İstediğiniz nedir?.. Silik, beklentisiz, havanın esişine, suyun akışına bırakılmış bir hayat mı?..
...
-Umut bir yerde de duyulan değişim isteğidir ve insanın yarınlarına borçlanmasıdır...
(...H.Benazus)
Öğrendim ki; “-Herkese yetmeye çalışan, kimseye yetişemiyor...”
Ana Kumanda
...gündemin kırıntıları...
Bazıları var ki.
Tarih affetse de insan affedemiyor.
...
‘Beyaz Türkler’in (!) hazım sorunu bir türlü geçmiyor.
Oysa gazlı şeyleri en çok onlar tüketiyor.
...
Katalonya bağımsız olursa,
Barcelona Kuzey Irak liginde oynayabilir.
…
İşin özeti şu. Seyircinin yuttuğu senaryoyu, gerçek savcı ve polis yutmamış.
Sonrası kötü bir senaryo daha.
...
Bilinenin aksine zengin sayımız sürekli azalıyor.
Çünkü kanaat azaldı. “Kanaat en büyük zenginliktir” bilene.
...
Sağır duymaz yakıştırır.
Çirkin durmaz takıştırır.
...
Bugün Avrupa basını gibiyim.
Katalonya’daki referandum pek ilgimi çekmiyor.
Nefret Uyandıran Erkek Hâlleri...
“-Her zaman yorgundur, sanki bütün gün taş taşımış gibi...”
(...Sizin yorgun olabileceğiniz gibi bir fikre sahip değildir.)
...
“-Ağzından laf almak dünyanın en zor işidir...”
(...Kısacası gerekli olmadıkça konuşmak ve sohbet etmek imkânsızdır.)
...
“-Evi dağıtmak adına yapılan her şeye spor süsü verir...”
(...Kirli çorap olayına girmiyorum bile.)
...
“-Her şeyi ayağına bekler, dört dörtlük hizmet ister...”
(...Sanki özel hizmetçisiymişsiniz gibi.)
...
“-Sizin duygusal dünyanızla zerre kadar ilgisi yoktur...”
(...Üzüntü ya da korkularınızı, sevinçlerinizi, heyecanlarınızı anlamsız bulur.)
...
“-Bütün gece televizyon kumandası elinde zaplar durur...”
(...Hangi programdan ne anlayacağınız onun parmakları ucundadır.)
...
“-Kendi ailesine laf söyletmez sürekli onları pohpohlamanızı bekler...”
(...Sizin ailenizi sevmez ve görüştüğünde hep suratı asıktır, fazla konuşmaz.)
...
“-Romantizmin ne olduğunu ancak sözlükten öğrenebilir...”
(...Ya da filmlerde izleyip “saçma” der)
KRAMPON
F.BAHÇE Yönetimi, yeni bir tesis hamlesi ile kötü gidişe dur diyecek...
∆∆∆
CANER Erkin; “Gittiğim her takımda dayak yiyordum, bu akşam ne olduğunu anladım ve geçmişimden utanç duydum”
∆∆∆
F.BAHÇE scout ekibi genç yetenek 48 yaşındaki Kazuyoshi Miura’yı yakın takibe aldı.
Temel’in yeri...
Temel dağınık bir hâlde karakola gelmiş, araba anahtarını göstererek komisere şöyle demiş:
“-Komiserim şu elimde gördüğünüz anahtar var ya, onun üstünde az önce benim arabam vardı, şimdi yok. Arabamı çalmışlar...”
Komiser Temel’e şöyle bir bakmış,
“-Sen önce kendine bir çekidüzen ver bakayım... Şu hâline bak... Devletin komiseri önünde böyle kolların bağlı durmaya utanmıyor musun?..”
Temel birine sarılmış gibi duran kollarını çözmüş ve şöyle demiş:
“-Aha, eşimi de çalmışlar!..”
Bizim pano
(Bizimkiler nasıl hatırlanır?...)
* Mustafa Abi; Matrix’i kirleri derinlemesine çözen bir deterjan zannetmesi...
* Adnan Abi; yazı yazmadığı hâlde, bir günde en çok tehdit alan gazeteci olması...
* Serdar; çocuğunu okula kaydetmeye götürürken unutup bankaya götürmesi...
* Fatih; sayfaya girdiği bulmacaların cevaplarını üste yazması...
* Bünyamin; dijital fotoğraf makinesine film koymaya çalışması...
Öğrendim ki; “-Herkese yetmeye çalışan, kimseye yetişemiyor...”
Ana Kumanda
(...BEYAZ TV
Beyaz Futbol)
SİNAN ENGİN: Avrupa Fatihi artık Beşiktaş’tır.
AHMET ÇAKAR: Stüdyoya tineri kim soktu?..
∆∆∆
ERTEM ŞENER: Ciddi bir kaynak Talisca’nın Caner’i dövdüğünü söylüyor…
ABDÜLKERİM DURMAZ: Kamçı ile mi vurmuş?..
...gündemin kırıntıları...
Bazıları var ki.
Tarih affetse de insan affedemiyor.
...
‘Beyaz Türkler’in (!) hazım sorunu bir türlü geçmiyor.
Oysa gazlı şeyleri en çok onlar tüketiyor.
...
Katalonya bağımsız olursa,
Barcelona Kuzey Irak liginde oynayabilir.
…
İşin özeti şu. Seyircinin yuttuğu senaryoyu, gerçek savcı ve polis yutmamış.
Sonrası kötü bir senaryo daha.
...
Bilinenin aksine zengin sayımız sürekli azalıyor.
Çünkü kanaat azaldı. “Kanaat en büyük zenginliktir” bilene.
...
Sağır duymaz yakıştırır.
Çirkin durmaz takıştırır.
...
Bugün Avrupa basını gibiyim.
Katalonya’daki referandum pek ilgimi çekmiyor.
Nefret Uyandıran Erkek Hâlleri...
“-Her zaman yorgundur, sanki bütün gün taş taşımış gibi...”
(...Sizin yorgun olabileceğiniz gibi bir fikre sahip değildir.)
...
“-Ağzından laf almak dünyanın en zor işidir...”
(...Kısacası gerekli olmadıkça konuşmak ve sohbet etmek imkânsızdır.)
...
“-Evi dağıtmak adına yapılan her şeye spor süsü verir...”
(...Kirli çorap olayına girmiyorum bile.)
...
“-Her şeyi ayağına bekler, dört dörtlük hizmet ister...”
(...Sanki özel hizmetçisiymişsiniz gibi.)
...
“-Sizin duygusal dünyanızla zerre kadar ilgisi yoktur...”
(...Üzüntü ya da korkularınızı, sevinçlerinizi, heyecanlarınızı anlamsız bulur.)
...
“-Bütün gece televizyon kumandası elinde zaplar durur...”
(...Hangi programdan ne anlayacağınız onun parmakları ucundadır.)
...
“-Kendi ailesine laf söyletmez sürekli onları pohpohlamanızı bekler...”
(...Sizin ailenizi sevmez ve görüştüğünde hep suratı asıktır, fazla konuşmaz.)
...
“-Romantizmin ne olduğunu ancak sözlükten öğrenebilir...”
(...Ya da filmlerde izleyip “saçma” der)
KRAMPON
F.BAHÇE Yönetimi, yeni bir tesis hamlesi ile kötü gidişe dur diyecek...
∆∆∆
CANER Erkin; “Gittiğim her takımda dayak yiyordum, bu akşam ne olduğunu anladım ve geçmişimden utanç duydum”
∆∆∆
F.BAHÇE scout ekibi genç yetenek 48 yaşındaki Kazuyoshi Miura’yı yakın takibe aldı.
Temel’in yeri...
Temel dağınık bir hâlde karakola gelmiş, araba anahtarını göstererek komisere şöyle demiş:
“-Komiserim şu elimde gördüğünüz anahtar var ya, onun üstünde az önce benim arabam vardı, şimdi yok. Arabamı çalmışlar...”
Komiser Temel’e şöyle bir bakmış,
“-Sen önce kendine bir çekidüzen ver bakayım... Şu hâline bak... Devletin komiseri önünde böyle kolların bağlı durmaya utanmıyor musun?..”
Temel birine sarılmış gibi duran kollarını çözmüş ve şöyle demiş:
“-Aha, eşimi de çalmışlar!..”
Bizim pano
(Bizimkiler nasıl hatırlanır?...)
* Mustafa Abi; Matrix’i kirleri derinlemesine çözen bir deterjan zannetmesi...
* Adnan Abi; yazı yazmadığı hâlde, bir günde en çok tehdit alan gazeteci olması...
* Serdar; çocuğunu okula kaydetmeye götürürken unutup bankaya götürmesi...
* Fatih; sayfaya girdiği bulmacaların cevaplarını üste yazması...
* Bünyamin; dijital fotoğraf makinesine film koymaya çalışması...