"Hesapsız mahşerden geçirir"

A -
A +
"Allahü teâlâ, kıyâmet günü 124 binden fazla Peygamberi ümmetleri ile beraber hesap yerinde durdurur. Osmân bin Affân'ı ve onu sevenleri hesapsız mahşerden geçirir." 
Hayâ, Allahü teâlânın ni'met ve sıfatıdır. Allahü teâlâ bu sıfatı ile, kullarının günâhlarını örter ve onları affeder. Kullarının işlediği günâhları gördüğü, bildiği hâlde, o günâhları, kullarını mahcup etmemek için örter ve affeder. Günâhları çok olan bir kimse, işlediği günâhlar sebebi ile, Allahü teâlâdan utanır ve korkarsa, Mahşer günü bu kimsenin hesâbı, çetin, zor olmaz. Hazret-i  Osmân, her günâhtan kaçınır, her iyiliği yapar, vefâ ve hayâ sâhibi idi. Hayâsı, utanması çok idi. Bu sebeple hazret-i Osmân'ın hesâbı olmadığı gibi, Onu sevenlerin ve dostlarının da hesâbı az olur. Resûlullah efendimiz; (Allahü teâlâ, kıyâmet günü 124 binden fazla Peygamberi ümmetleri ile beraber hesap yerinde durdurur. Herkesi ameline göre az veya çok o yerde bekletir. Osmân bin Affân'ı ve onu sevenleri hesapsız mahşerden geçirir) buyurmuştur.Câbir bin Abdullah hazretlerinin rivâyet ettiği hadîs-i şerîfte, Resûlullah efendimiz buyuruyor ki: (Günâhkâr bir mü'min, kabirden kalkar, Sırat heyecânı ve Cehennem korkusu ile mahşere giderken, karşısına iki yol çıkar. Korkarak, ağlayarak, sükûnet ve kararlılık ile, yolun birisine girer. Kimse ona bir şey demez ve suâl etmez. Dosdoğru Cennetin kapısına varır. Sağ ayağını kapıdan içeri koyup, sol ayağını yerinden kaldırmadan önce Allahü teâlâ, o kulun sağ eline bir nâme verir. "Kulum, sen al bu nâmeyi oku ve o nâme içindekileri öğren. Ondan sonra Cennete gir ve ebedî olarak orada kal" buyurur. O kul da nâmeye bakar ve görür ki: "Ey benim kulum, her ne yaptın ise, gördüm ve bildim. Lâkin yaptığın işlerini, tekrâr sana göstermeye hayâ ettim" yazılmış.)Ebû Süleymân-ı Dârânî hazretlerinin naklettiği hadîs-i şerifte de şöyle buyurulmaktadır: (Allahü teâlâ buyurmuştur. Gökten indirilen kitapların bâzısında: Benim kulum, her ne kadar ki, sen günâhkârsın ve günâhından korkarsın ve hayâ edicisin. İzzim ve celâlim hakkı için ayıplarını ve günâhlarını Âdemoğlunun gözünden ve gönlünden gizli ederim. Ve gözünün hâinliklerini, bedeninin gizli günâhlarını meleklerden saklarım. Ben yanılmalarını ve günâhlarını Levh-i mahfûzda, kirâmen kâtibinden gizli tutarım. Ve kıyâmette senin hesâbını kolay eylerim!)Netice olarak, sâdece îmân etmek bile, Allahü teâlânın merhameti ile Cennete girmeye sebeptir. Ancak îmânı korumak, son nefeste îmân ile gidebilmek zordur. Îmânı koruyabilmek ve son nefeste de îmân ile ölebilmek için, emirleri yapmak, harâmlardan sakınmak lâzımdır. Allahü teâlâdan hayâ eden, emredilen ibâdetleri yapar ve yasaklardan, günahlardan da sakınır.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.