İman, son nefeste belli olur

A -
A +

"Son nefes korkusundan kurtulan kimse yoktur. Peygamberlerden  başka herkesin son nefesi şüphelidir. Son nefeste kurtulabilmek müjdesi ancak vahiy ile bilinir..."

Bir insanın imanlı olarak ölüp ölmeyeceği son nefeste belli olur. Bütün ömrü iman ile geçip, son günlerinde imanı giden, imansız olarak ölen çoktur. Evliyâdan Ali Bekkâ hazretleri, hep ağlarmış. Bu zâtın, sâlih, kendisi gibi velî, hâller ve kerâmetler sâhibi bir arkadaşı varmış. Bir senelik yolu, kerâmetleriyle bir saatte alırlarmış. Bu arkadaşı;

-Ben, falan vakitte, falan memlekette öleceğim. O zaman yanımda bulun, diye vasiyette bulunmuş. Fakat bu arkadaşı, son nefeste imanını kaybetmiş. Bu hâdise karşısında Ali Bekkâ hazretleri, Allahü teâlânın rızâsına kavuşamamaktan ve son nefes endişesi ile korkarak çok ağlarmış. İmansız giden arkadaşının hâlini, kendisi şöyle anlatır:

"Söylediği vakit gelince yanına gittim. Son anlarını yaşıyordu. Yönünü doğuya çevirmişti. Kıbleye çevirdim, tekrar doğuya döndü. Tekrar kıbleye çevirince, gözlerini açıp bana;

-Hiç uğraşma, ben bu tarafa dönmüş olarak öleceğim dedi. İmanı gideren sözler söylemeye başladı ve imansız olarak öldü... Ölüsünü kaldırıp, oradaki bir kiliseye götürdük. Bir de gördük ki, kilisede bir kalabalık toplanmış ve çok üzgün bir hâlde idiler. Önlerinde yatan bir cenâzenin etrâfında duruyorlardı.

-Nedir bu hâl? dediğimizde;

-Bizim meşhûr bir ruhbanımız vardı, yüz sene yaşadı. Bugün öldü. Fakat, ölmeden önce dînimiz olan Hıristiyanlıktan çıktı. Müslüman olduğunu söyledi ve Müslüman olarak öldü, dediler. Biz de onlara;

-Bizim elimizdeki cenâze de Müslüman idi. Son nefesinde Hıristiyanlık dîni üzere öldü. Siz bunu alın, o, Müslüman olarak ölen ruhbanınızın cenâzesini de bize verin, dedik. Teklifimizi kabul ettiler. Biz o Müslüman olanın cenâzesini alıp, yıkadık, kefenledik, Müslüman mezarlığına defnettik. Onlar da öbürünü alıp, Hıristiyan mezarlığına defnettiler..."

Ebû Ali Dekkâk hazretleri de; "Her insanın vücûdunda binlerce damar vardır. Bu damarların hepsi, Peygamber efendimizin Eshâb-ı kirâmına karşı muhabbet üzere bulunsa, yalnız biri, Eshâb-ı kirâmdan birine düşmanlık, sevgisizlik üzere olsa, ölüm zamanında emir gelir ve canını o bir damardan alırlar. Bunun bozukluğu sebebiyle dünyadan îmânsız gider" buyurmuştur...

Netice olarak, Muhammed Ma'sûm hazretlerinin, bir talebesine hitaben buyurduğu gibi:

"Son nefes korkusundan kurtulan kimse yoktur. Peygamberlerden  başka herkesin son nefesi şüphelidir. Son nefeste kurtulabilmek müjdesi ancak vahiy ile bilinir. İyi alâmetler, son nefesin selâmetini haber verirlerse de, zann-ı gâlib hâsıl ederler. Zan, ne kadar gâlib, fazla olursa olsun, insanı bu dertten, bu korkudan kurtaramaz."

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.