Aklı olan, ahireti inkâr edemez

A -
A +

Sual: Yapılan iyilik ve kötülüklerin tam karşılığı, dünyada görülemiyor. Bu sebeple, bunları düşünen akıllı bir kimsenin, ahireti inkâr etmesi mümkün müdür?
Cevap: Ahirete inanmak, Allahü teâlâya inanmak gibi çok mühimdir. Ahiret olmazsa, dünyada mükâfatlandırılmayan iyilikler ve cezası çekilmeyen fenalıklar, haksızlıklar, karşılıklarını göremeyecektir. Bu hâl, en ince sanatları, en ince düzenleri bulunan, bu gördüğümüz âlem için çok büyük bir kusur olur. En küçük bir hükûmetin, hatta herhangi bir topluluğun bir adalet mahkemesi bulunuyor da, kâinat dediğimiz şu muazzam âlemin bir mahkeme-i adaleti bulunmaz mı? İnsanların hakkını vermek için ahirete ihtiyaç o kadar mühimdir ki, Avrupa’nın fikir adamları fen yolu ile Allahü teâlânın varlığını anlayamadıkları hâlde, ahlak ve adalet üzerinde düşünerek, bu varlığı söz birliği ile kabul etmektedirler. Ahlak üzerinde düşünerek, Allahü teâlânın varlığını anlamak demek, daima aldanabilen ve manevi mesuliyetleri kontrol edemeyen, herkesteki kuvveti başka olan vicdanın, ahlakı korumaya kadir olamaması ve dünyada her şey çok düzgün, çok güzel yaratılmış iken, faziletlerin değerlendirilmemesi ve nice kötülüklerin yayılmış ve muhterem olması görüldüğünden, bu yolsuzlukların ahirette ödenmesine ihtiyaç bulunması demektir.
           ***
Sual: Müslüman olduğu hâlde, İslâmiyetin emir ve yasaklarına uymayan kimsenin duası kabul olur mu ve böyle kimseler Cehenneme gider mi?
Cevap:
Hangi fırkadan olursa olsun, nefsine uyan ve kalbi bozuk olan Cehenneme gidecektir. Her mümin, nefsini tezkiye için, nefsin yaratılışındaki küfrü ve günahları temizlemek için, her zaman çokça "Lâ ilâhe illallah" ve kalbini tasfiye, nefisten, şeytandan, kötü arkadaşlardan ve zararlı bozuk kitaplardan gelmiş olan küfürden ve günahlardan kurtulmak için "Estağfirullah" okumalıdır. İslâmiyete uyanın duası muhakkak kabul olur. Namaz kılmayanın, harama bakanın ve haram yiyip içenin İslâmiyete uymadığı anlaşılır. Bunların duası kabul olmaz.
           ***
Sual: Bir kimse, tek başına çokça namaz kılsa, cemaatle kılınan namazın sevabını alamaz mı?
Cevap:
Bir kimse, cemaatle iki rekat namaz kılsa, yalnız olarak da yirmiyedi rekat namaz kılsa, yine cemaatle kıldığı iki rekatın sevabı diğerinden fazla olur.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.