ABD dış politikası ağır hasta

A -
A +
ABD Başkanı Donald Trump’ın, sabah yatağından kalkar kalkmaz attığı bir sosyal medya mesajıyla Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’ı görevden alması Başkan’ın tercih ettiği yöntem açısından çok tartışıldı. Kimileri bunu Trump’ın “öngörülemez” kişiliğine bağladı, kimileri evvelce tartıştığı Tillerson’ı küçük düşürmek için böyle yaptığını savundu, kimileri ise “Trump’tır, ne yapsa yeridir” dedi. Trump’ın Tillerson’ı görevden alma yönteminin en az canlı yayında bakanlarını görevden alan bazı ülkelerin devlet başkanlarınınki kadar ilginç olduğu açık. Ama asıl mesele ne Tillerson’dan önceki bakan ve bürokratların görevden alınma şekli, ne de boşalan makamlara kimlerin ne şekilde oturtulduğu. ABD diplomasisi tarihinin en derin yönetim krizini yaşıyor. Tek cümleyle özetlersek: Bugün ABD’nin bir dış politikası yok.
Sıradan bir devletten bahsetmiyoruz. ABD’nin Gayrisafi Yurtiçi Hasılası 19,3 trilyon dolar, kişi başı millî geliri 59,500 dolar, bütçesindeki gelir kalemlerinin toplamı 3,3 trilyon, gider kalemlerinin toplamı ise 3,9 trilyon dolar. ABD’nin 2018-2019 bütçesinde askerî harcamalara ayırdığı miktar 886 milyar dolar. ABD, sıralamada kendisini takip eden dokuz ülkeninkinden daha çok askerî harcama yapıyor.
ABD, dünyayı altı komutanlıkla “kontrol etmeye” çalışıyor. Biz en çok Orta Doğu’dan sorumlu Merkezî Kuvvetler Komutanlığı’nın (CENTCOM) adını duyuyoruz. Ama tüm kıtalar için benzer komutanlıklar var: USPACOM, USNOTRHCOM, USSOUTHCOM, USEUCOM ve USAFRICOM bünyesinde, 70 farklı ülkede 800’den fazla Amerikan üssü ve tesisi bulunuyor. 1.373.000’i aktif olmak üzere 2.363.000 kişi ABD ordusunun personeli olarak görev yapıyor.
Aynı zamanda dünyadaki en kapsamlı diplomatik ve konsüler ağa da sahip olan ABD’nin Dışişleri Bakanlığında yaklaşık 75.000 kişi çalışıyor. Bunların 13.676’sı doğrudan dış ilişkilerle ilgili işlerde görev alıyor. Bunların da 5,736’sı alanlarında uzman diplomatlar. Ülke dışındaki misyonlarda 24.000 Dışişleri Bakanlığı çalışanı var.
Washington’ın 195 ülkeyle diplomatik ilişkisi bulunuyor. Bunların arasında BM’ye üye olmayan ama ABD’nin ilişki kurduğu yerler de var. Toplam 170 ülkede büyükelçiliği olan ABD’nin, çeşitli seviyelerde toplam 276 diplomatik temsilciliği mevcut.
Trump, Tillerson’a kapıyı gösterdiği sırada, bu 170 ülkenin 50’den fazlasında ABD büyükelçisi bulunmuyordu. Fakat ABD Dışişlerindeki “boş makamlar” sadece yurt dışı diplomatik misyonlarla sınırlı değil. Dışişleri Bakanlığı’nın “www.state.gov” adresindeki internet sitesine girip de, “Büro ve Ofisler” başlığını tıkladığınızda göreceğiniz manzara karşısında hayretler içinde kalabilirsiniz. Zira aralarında müsteşarlıklar (ABD Dışişleri Bakanlığının altı müsteşarlığı var), genel müdürlükler ve özel temsilcilikler gibi onlarca önemli pozisyonun da bulunduğu kilit diplomatik koltuklarda kimse oturmuyor. Bazılarına birileri vekalet ediyor, bazı makamlara vekalet eden bile yok. En tuhafı ise bazı müsteşarlık ya da genel müdürlüklerin “Remarks, Testimony and Blogs” (Açıklamalar, Tanıklıklar, Bloglar) kısmına girdiğinizde karşılaştığınız not. Aynen kopyalıyorum:
“As of January 20, 2017, all material from the administration of Barack Obama can be found on the archive. New material will appear here as it becomes available.”
Yani, “20 Ocak 2017 itibariyle (Trump’ın göreve başladığı tarih) Barack Obama döneminden tüm içeriği arşivde bulabilirsiniz. Yeni içerik, mevcut olduğunda burada gözükecektir.”
Başkan Trump’ın göreve gelişinin üzerinden tam 421 gün geçmiş. Yukarıda ekonomisi ve ordusu hakkında bazı verileri paylaştığım “koskoca ABD”nin Dış Politikasını yapacak ve yürütecek kişilerin odalarında in cin top oynuyor.
Dışişleri kurumu bu hâlde olan bir devletin küresel ve bölgesel konularda tutarlı politikalar üretip, sağlıklı kararlar alması mümkün olabilir mi? Ekonomik büyüklüğü ve ordusunun gücü ABD’yi küresel liderlikte tutmaya yetmiyor.
Bu arada, birileri de Trump’ın -normal şartlarda- ne zaman gideceğini hesaplayan bir geri sayım saati yapmışlar. İnternette var. Merak edenler için: 1038 günü kalmış.
Bugün 18 Mart. Çanakkale’yi geçilmez kılan kahramanlar başta olmak üzere, Türkiye için canını feda eden tüm şehitlerimizi rahmetle anıyorum.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.