Şerife Ana’nın şehit evladı Hakan’a selamı

Şehit haberleri Türkiye’nin canını yakmaya devam ediyor.

Kuşkusuz en fazla yangın, oğlunun şehit haberini alan ailelerin hanelerinde yaşanıyor.

Sayıları o kadar çok ki...

Türkiye terör belasına maruz kalmaya devam ettikçe de şehit haberi ateşiyle yanan hanelerin sayısı artıyor.

Türkiye’ye terör yoluyla diz çöktürmeye çalışanlar olduğu sürece Şehitler Tepesi’ni boş bırakmayacak kahramanlar da olmaya devam edecek.

Pazartesi günü Şehit Yunus Şahin’in Yozgat’ın Boğazlıyan ilçesindeki cenaze töreninde çok duygulu anlar yaşandı.

Cenazeye katılan şehit annelerinden Şerife Demirci’nin Şehit Yunus Şahin’in tabutuna sarılıp iki yıl önce kaybettiği oğlu Hakan’a selam yollaması çok hüzünlüydü.

Bu selam, doyamadan genç yaşta evladını kaybeden bir annenin özlem dolu mesajıydı.

Evladını hiç aklından çıkarmayan acılı bir annenin, yüreği daha yeni yanan başka bir annenin acısını teselli için gittiği cenazede kendi acısını daha da harladığına şahit olduk. Zira evladını kaybeden bir annenin en büyük arzusu onun anısını ve acısını taze tutmak olsa gerek.

Onu unutmaktan korkar, hep onu hatırlar. Onu anar, ona selam gönderir.

Bazen selamı götüren kuşlar, çiçekler, melekler olur, bazense toprağa yeni düşmüş şehitler...

Allah, Şerife Ana’ya da diğer bütün şehit annelerine de sabır versin. Evlatlarını kaybetmenin imtihanını onlar için kolaylaştırsın. İnsanın bu zorlu imtihanı Allah’ın yardımı olmadan başarıyla geçmesi çok zor.

Şehit Hakan’a Şerife Ana’nın selamından başka götürülecek haberler de var maalesef.

Türkiye’nin huzur ve güvenliğini hedef alan terörün giderek arttığı ve hâlâ bu terörü destekleyenler olduğu haberi mesela.

Maalesef bu destek verenler, sadece terörü Türkiye siyasetlerinin bir aracı olarak kullanan bazı küresel aktörler değil, Türkiye içinde de bu tür destekçiler var.

Mecliste, medyada, STK’larda, her yerde teröre doğrudan ya da dolaylı olarak destek veren kişiler var. Türkiye’nin, Türk'ü, Kürt'ü, Çerkez'i ve Arnavut'uyla bütün halklarının refah ve huzurunun öncelikle terörün bitmesiyle mümkün olacağını görmek istemiyorlar.

Bu terör belası her nasıl başladıysa başlasın, Türkiye’nin bütün halklarına zarar veren bir felaket olduğunu görmek çok mu zor?

Her terör örgütünde olduğu gibi, Türkiye’yi hedef alan terör örgütlerinin de bazı yabancı ülkelerin enstrümanı hâline geldiğini görmek için ne gerekiyor?

Neden PKK silah bırakmıyor?

PKK’nın başındakiler, silah bırakmak isteseler böyle bir karar alabilecek durumdalar mı? Bu örgütü kendi dış politikalarının bir aracı hâline getiren ülkeler buna müsaade ederler mi?

Terör yüzünden sayısız Türk genci, Kürt genci hayatının baharında sevdiklerini arkada bırakıyor. Teröre karşı mücadelede hayatını kaybedenlerin arasında Kürt kökenli olanların sayısı oldukça fazla.

Artık analar ağlamasın diye herkesin terörün ortadan kaldırılması için üzerine düşeni yapmasının zamanı gelmedi mi?

Daha ne kadar Şerife Analar iki yıldır hasretini çektikleri Hakanlarına yeni toprağa düşmüş şehitlerle selam gönderecekler?

Rahmetli Haluk Dursun’un hayatını adadığı “Dicle’nin kuzularını çakallara yem etmeme” idealini hayata geçirmek için hep birlikte çalışırsak, anaları teröre kurban verdikleri evlatlarının hasretini çekmekten kurtarırız.

Bir evladını PKK’ya kurban verdikten sonra diğer oğlunu azimli mücadelesi sayesinde örgütten kurtaran Hacire Ana’nın cesaretine hepimiz sahip olduğumuzda terör belasına son verebiliriz.