Millet İttifakı’nda adaylık savaşları

A -
A +
2023 seçimleri için Cumhur İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı belli; mevcut Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan. Orada bir tartışma yok. Fakat, tam olarak kimlerden oluştuğu bile belli olmayan Millet İttifakı’nın gelecek seçimler için cumhurbaşkanı adayının belli olmaması ittifakın içinde giderek kızışan bir yarışın yaşanmasına neden oluyor. Bu yarış üç düzlemde devam ediyor;
1- Millet İttifakı’nın iki önemli partisi CHP ve İyi Parti arasında,
2- CHP’nin kendi içinde,
3- CHP ve İyi Parti’nin dışında olup da ittifakın adayı olmak isteyen aktörler etrafında.
CHP yönetimi, Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayının kendi içinden çıkmasını, mümkünse Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun olmasını istiyor. Hatta bu isteklerini zaman zaman dile getirmekten geri durmuyorlar. Bu sayede cumhurbaşkanlığını hedeflerken partideki pozisyonlarını da korumayı amaçlıyorlar.
İyi Parti ise Genel Başkan Meral Akşener’i ittifakın ortak adayı yapmak için uğraşıyor. Bunu yaparken Akşener, “Türkiye’nin önünü tıkayan şahıs ben olmayacağım” derken, diğer taraftan CHP içinde yaşanan adaylık yarışından faydalanmak için çeşitli tavır ve söylemler geliştirmekten çekinmiyor. Özellikle, CHP içinde adaylık yarışının kızıştığı, CHP içindeki kamuoyunda tartışılan muhtemel adayların birbirlerine subliminal mesajlar verdiği zamanlarda Akşener de sürece dâhil olan hareketlerden kaçınmıyor. Bu, bazen Ekrem İmamoğlu’nu Fatih Sultan Mehmet’e benzetmeye kadar varıyor.
İki parti arasındaki yarışta Akşener’in eli Kılıçdaroğlu’na göre daha rahat. Çünkü Akşener, İyi Parti’nin aday göstermek istediği tek kişi. CHP’de ise Kılıçdaroğlu’nun dışında, başta İmamoğlu olmak üzere cumhurbaşkanlığına aday olmak isteyen kişiler var. Bunların biri her tavır ve konuşmasında “O kişi benim” işareti verirken, diğeri “İstemem, yan cebime koy” havasında. Bahsedilen iki kişinin kim olduğunu siz değerli okuyucular için gayet açıktır.
Akşener, her fırsatta kendini öne çıkarmaya çalışıyor. Bunu bazen Tayyip Erdoğan ve Devlet Bahçeli’ye karşı sert söylem kullanarak, bazen CHP içindeki derin yarış üzerinden hareket ederek, bazen ise HDP konusunda sessizliğe bürünerek yapıyor.
Kılıçdaroğlu ise hangi adımı atarsa atsın CHP genel başkanlığı koltuğunu düşünerek hareket ediyor. On yıldır oturduğu koltuk cumhurbaşkanlığına kendi aday olmak istediğinde de, parti içinden muhtemel adaylar gündeme geldiğinde de, Akşener veya üçüncü bir kişinin ismi konuşulduğunda da aklından çıkmıyor.
Bu yüzden, Kılıçdaroğlu, CHP içinden kendi dışında bir adayın gösterilmesini tehlikeli buluyor. Etrafındaki yönetim kadrosu içinde bunu söyleyebiliriz. Hatta bunlar için, CHP içinden Kılıçdaroğlu dışında bir kişinin cumhurbaşkanlığına aday gösterilmesi Tayyip Erdoğan’ın tekrar cumhurbaşkanı seçilmesinden daha rahatsız edicidir. Bunu 2018 seçimlerinde gördük. Az daha Muharrem İnce kazanacak diye tedirgin olmadılar mı? İsterseniz Muharrem İnce’ye sorun.
Kılıçdaroğlu ve ekibinin bu korkusunu bilen Akşener, adaylık konusunda hamle üste hamle yapıyor. Ekrem İmamoğlu’nu öne çıkararak Kılıçdaroğlu üzerinde baskı oluşturmaya çalışıyor. “Beni görmezseniz koltuğunuz tehlikeye girer” mesajı veriyor.
Yoksa HDP’ye toz kondurmayan, özel günlerde HDP Eş Başkanı Buldan ile ağaçlar diken, HDP’ye yakın durmak için her fırsatı kollayan birini Akşener niye öne çıkarsın değil mi?
Zorlu bir süreci yönetmek zorunda olduğunu bilen Kılıçdaroğlu, muhtemel tehlikeleri engellemek, parti içi ihtirasları dizginlemek, ittifakı bir arada tutmak ve genişletmek için cumhurbaşkanı adayı olacak kişinin özelliklerini sayarak süreci “çerçevelemeye” çalışıyor.
Bu arada, CHP ile İyi Parti arasındaki ve CHP içindeki adaylık yarışını uzaktan izleyen, “Bir anlaşmazlık olsa da biz öne çıksak” diye sabırla bekleyenler de yok değil. Tabi gülün her mevsimde açmayacağını da bilmek lazım.
Bu süreçte, Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş’ın Millet İttifakı adayı için “Ulusal ve uluslararası karar vericilerin işaret edeceği bir insanı aday yapacaklar” demesini de unutmamak gerekir.
Millet İttifakı’nda, adayın kim olacağı tartışmasından, “Nasıl alternatif oluruz” tartışmasına geçileceği günü merakla bekliyoruz…
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.