Temel Karamollaoğlu ne yapmak istiyor?

A -
A +
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı ziyaret etmesi, siyasette yeni bir hareketliliğe neden oldu. Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu eski başkanı rahmetli Oğuzhan Asiltürk’ün daha önce partisi ve siyasetle ilgili yapmış olduğu açıklamalar ve Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmeleri hem partiden bazılarını hem de Millet İttifakı bileşenlerini tedirgin etmişti. Geçen seçimlerde Millet İttifakı’yla birlikte hareket eden Saadet Partisi’nin Cumhur İttifakı’na mı katılacağı soruları gündeme gelmişti. Dönemin Yüksek İstişare Kurulu Başkanı rahmetli Oğuzhan Asiltürk Cumhur İttifakı yönünde işaretler verirken, partinin Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu “İttifaklara seçim sürecinde bakacağız” derken Millet İttifakı bileşenleriyle belli konularda görüşmelere devam ediyordu. Oğuzhan Asiltürk’ün vefatı, Saadet Partisi’nde tartışmaları yatıştırırken kontrolün neredeyse tamamen Karamollaoğlu’nun eline geçmesini sağladı. Temel Bey, Asiltürk’ün vefatından sonra partinin Genel Başkanlığı’nın yanı sıra boşalan ve önemli olan Yüksek İstişare Kurulu’nun başkanlığına getirildi. Bu görevle birlikte Temel Bey, hem partinin hem de Millî Görüş’ün liderliğini yürüten bir konum kazandı. Partisindeki konumu güçlenirken siyasetteki “özgül ağırlığı” da önem kazanmış oldu. Yeni görev ve konumundan sonra Temel Bey’in Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan randevu istemesi ve akabinde görüşmesi siyasi kulislerin tekrar hızlanmasına neden oldu. Daha görüşme sürerken tartışmalar başladı. Acaba; Temel Bey de mi Oğuzhan Asiltürk’ün yaptığı gibi yapacak? Saadet Partisi, Cumhur İttifakı’na mı katılıyor?.. gibi soruların gündeme gelmesine şahit olduk. Hatta Millet İttifakı tarafı ve destekçileri görüşmeden duydukları rahatsızlıklarını hızlıca sosyal medyaya yansıttılar ve akabinde görüşmeyi gölgede bırakacak bir “koltuk krizi” çıkarma gayretine büründüler. Görüşme ve sonrasında yaşananlardan anladıklarım: Temel Bey görüşmeyle ilgili sıcağı sıcağına “Sayın Cumhurbaşkanımızla bir görüşme talebimiz olmuştu. Bugüne randevu verdiler. 2 saat kadar uzunca bir zaman hem ülkemizin hem dünyanın neredeyse temas etmediğimiz meselesi kalmadı. Bazı noktalarda aynı fikirleri bazı noktalarda da farklı fikirleri taşıyoruz ama çok dostane güzel bir görüşme oldu” açıklamasında bulundu. Fakat daha sonra, Temel Bey’in verdiği ayrıntılı röportajlar ve yaptığı açıklamaların bir kesimi rahatlatmaya yönelik mesajlar içerdiği anlaşılıyor. Açıklamalardaki hem detayın hem de içeriğin özenle seçildiği belli. Temel Bey, uzun süredir birlikte yürüdüğü Millet İttifakı’nın bileşenlerine ve destekçilerine “Görüşmeden rahatsızlık duymanıza gerek yok. Ben bu görüşmeyi İttifak değişimi için değil, başka hesaplar uğruna yaptım” der gibi seri açıklamalarda bulunuyor. Verdiği röportajlara baktığınızda bu durumu rahatlıkla görebilirsiniz. Peki, niye görüşüldü? Oğuzhan Bey’in açmış olduğu tartışmayı, yeni konumunun da vermiş olduğu imkânla kapatmak ve tabanı kendi etrafında konsolide etmek için Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmeyi gerekli gördü. Cumhur İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı Erdoğan ile görüşerek Millet İttifakı’ndaki yerini güçlendirmek ve pazarlık payını artırma amacı güdüldüğü anlaşılıyor. Yeni sistemin getirmiş olduğu imkânı sonuna kadar kullanarak aldıkları oy oranının çok çok üzerinde bir siyasal etki oluşturmak isteniyor. Yerlerini önceden belirleseler de “Biz herkesle görüşüyoruz. Diyaloğa önem veriyoruz” yaklaşımlarıyla siyasi ağırlığı artırma girişimlerine devam ediliyor. Erdoğan ile görüşmeyi de bu çerçevede değerlendirmek gerekir. Zaman zaman AK Parti’ye ve Erdoğan’a yönelik CHP’nin ötesine geçen eleştirel bir dilin kullanılması bunun en belirgin işareti olarak görülebilir. 2018 seçimlerine giderken Erdoğan’ın karşısına CHP ve HDP’nin de içinde olduğu bir blokun adayı olarak Abdullah Gül’ün Temel Bey tarafından aday olarak çıkarılmaya çalışılmasını unutmamak gerekir. AK Parti’de önemli konumlarda siyaset yaparken Erdoğan’a karşı aday çıkarılma sürecinde “görünmediği hâlde işin göbeğinde olanlar” da Temel Bey’le birlikte hareket ediyorlardı. Bu yüzden, Temel Bey’in ziyaretleri ne kimilerini korkutsun ne de birilerini heveslendirsin. Onun siyasi yerinin çoktan belirlendiği anlaşılıyor. Röportajlara bakın yeter...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.