Dört mezhepten birine uymanın lüzumu

A -
A +
"Ümmetim[in âlimleri], hiçbir zaman dalâlette icmâ yapmazlar. İhtilâf olunca sivâd-ı (sevâd-ı) a'zama [Ehl-i sünnet âlimlerinin ekseriyetinin bildirdiği yola] tâbi olun."
 
Dünkü makâlemizde, bir âyet-i kerîme ile bunlar hakkında muteber bazı tefsîrlerdeki açıklamalardan bahsettik. Bugün de bazı hadîs-i şerîfler ile İslâm âlimlerinin bazı kıymetli sözlerinden bahsedeceğiz.
2- Hakkında "icmâ olduğu için" dört mezhepten birine uymak vâcibdir:
İmâm-ı A'zamdan beri 14 asırdır, bütün Müslümânlar, bilinen dört İmâmdan birini taklîd edegelmişlerdir. Bunlara itâat etmekte, mezheplerine uymakta icmâ hâsıl olmuştur. İcmâ’ya uymak ise vâcibdir. Buradaki vâcib farz demektir.
Bir âyet-i kerîme meâli şöyledir: "Bana inâbet edenin yoluna uy." [Lokmân, 15]
Dört büyük İmâmın, bu inâbet yolunda oldukları icmâ ile bildirilmiştir.
Hadîs-i şerîflerde buyuruluyor ki:
"Ümmetim[in âlimleri], hiçbir zaman dalâlette icmâ yapmazlar. İhtilâf olunca sivâd-ı (sevâd-ı) a'zama [Ehl-i sünnet âlimlerinin ekseriyetinin bildirdiği yola] tâbi olun." [İbn-i Mâce]
"Allahü teâlânın rızâsı, icmâdadır. Cemâatten ayrılan, Cehenneme gider." [İbn-i Asâkir]
"Dört mezhepten başkasıyla amel etmek câiz değildir, bunda icmâ hâsıl olmuştur." (El-Mesâilül-müntehabatü fir-risâleti vel-vesîle)
İmâm-ı Şa’rânî hazretleri buyuruyor ki:
"Tasavvuf büyükleri ve fıkıh âlimleri, (Allahü teâlânın izniyle), kendilerine uyanlara şefâat ederler. Rûhlarını teslîm ederlerken, kabirde Münker ve Nekîr kendilerine suâl sorarlarken ve Haşırda, Neşirde, Hesapta, Sırâtta yanlarında bulunurlar; onları unutmazlar. Tasavvuf büyükleri, (bi-iznillah) kendilerine uyanları, bütün korkulu yerlerde kolladıkları gibi, müctehid İmâmlar da korurlar. Bunlar, mezhep İmâmlarıdırlar; bu ümmetin bekçileridirler. Sevin ey kardeşim! Dört mezhep İmâmından dilediğini taklîd et de, saâdete kavuş." [el-Mîzânül-kübrâ]
3- Müminlerin yolu olduğu için, dört mezhepten birine uymak vacibdir:
Bir âyet-i kerîme meâli şöyledir:
"Hidâyet yolunu öğrendikten sonra, Resûle uymayıp müminlerin yolundan ayrılanı, saptığı yola sürükleyip çok kötü bir yer olan Cehenneme sokarız." [Nisâ, 115]
İmâm-ı Şâfiî hazretleri, "İcmâın delîl olduğunu gösteren bu âyet, müminlerin yolundan ayrılmayı harâm ettiği için, bu yola uymak vâcib olur" buyuruyor.
Müfessir Abdullah Nesefî hazretleri, bu âyeti açıklarken, "İcmâın delil olduğunu ve icmâdan ayrılmanın da câiz olmadığını bu âyet göstermektedir" buyuruyor. (Medârik)
İmâm Kâdî Beydâvî hazretleri de, "Bu âyet, icmâdan ayrılmanın harâm olduğunu gösteriyor. Müminlerin yolundan ayrılmak harâm olunca, bu yola uymak da vâcib olur" buyuruyor. (Tefsîr-i Beydâvî) [Konumuz bitmedi, ama yerimiz de kalmadı.]
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.