Hangi mesleği tercih etmeli...
Üniversite kapısına gelen gencin yaşadığı en büyük bocalama meslek seçimi. Onlar, belki de hayatın acı gerçekleri ile ilk defa bu vesileyle yüz yüze geliyorlar. İşleri kolay değil. İlkokullardan başlayan koşturmalar, üniversiteye girişin 180 dakikalık imtihanlarına kadar devam ediyor. Kaliteli puan almak son derecede zor. Zorluk bununla bitmiyor, isabetli tercih yapmak da bir o kadar zor.Tercih hatasıyla istemediği yeri kazanmak veya açıkta kalmak da mümkün. Lise talebesine düşen vaktinde hakkıyla çalışmaktır. Bunu yaptıktan sonra gelen puanı soğukkanlılıkla değerlendirmeli. Bir kere şu görülmeli: Hayatta başarılı olmak için illa bir fakülte mezunu olmak şart değildir. Üniversite kazanmamak ölüm de değil. Bir yere girmiş olmak için girmemeli. Bu yola hazımsızlık, askerlik gibi sebepler tesir etmekte. Böylesi hatalardan kaçınmalı. İlmi disiplin veren fakülteler tercih edilmeli. Genel kültür liseden alınır. Üniversite lisans eğitimi kazandırır. Bu bir mesleğe dönük eğitimdir. Puanını öğrenen gencin karşısına iki yol çıkmaktadır. Ya istediği puanı almıştır, dilediği yeri kazanabilmektedir. Veya hayal kırıklığına uğramıştır. İşte bütün hüner burada. Genç, karşısına çıkan puana rağmen hayal kırıklığına uğramayıp, metanet, cesaret, hırs ve dirayetini toplayarak bir yılı unutup, bir yıl daha imtihanlara hazırlanabilmeli. Bu suretle geçen bir yıl kayıp değildir. Bir ömür sevmediği bir dalda sallanıp duracağına, kendisine, ailesine ve çevresine huzursuzluk vereceğine bir yıl daha çalışıp istediği kapıdan girebilmeli. Sistem bozuksa bu 18-19 yaşındaki delikanlıların kabahati değil. Tercihte en önemli unsur ilmi formasyondur. Bu formasyonu alanlar mezuniyetten sonra istedikleri branşta master ve doktora da yapabilirler. İlmi formasyon kazandıran fakülte bir sanat öğretmektedir. Sanatın altın bilezik olduğu boşuna söylenmemiş. Her zaman ve mekânda muteber olan meslekler seçmeli. Bunları bitirdikten sonra yine istenen iş yapılır. Ancak o eğitim ufuklar açacaktır. Demek ki tercihte birinci madde istenen puanın alınması, ikinci madde de kalbe yatan bir yerin seçilmesidir. Anne-baba, arkadaş ve tanıdıklarla istişare yapılmalı fakat mutlaka içten gelen sese kulak verilmelidir. Mesleği insan kendisi icra eder. Bu sesin gösterdiği yöne giderken de tercih edilen dalın sanat olmasına fevkalade dikkat etmeli. İlmin şubeleri sayılıdır. Son zamanlarda onların versiyonları bilim olarak ortaya sürülmüştür. Bitirenler işsizler ordusuna katılmaktalar. Sadece onlar değil bir çok parlak fakülte mezunu dahi öyle. Kazanamayanlara bir de yabancı ülke macerasına atılmalarını tavsiye etmeyiz. Her Amerikan veya İngiliz, Fransız vs. üniversitesi iyi değildir. İyi veya kötü olan üniversitenin kendisidir. Bir yabancı üniversite mezununu çalıştıran şirket, zaten dünyanın hangi üniversitelerinin makbul olduğunu bilir. Bu yüzden dikkat etmeli. Yurt dışlarında aileden uzak, lokantalarda benzin istasyonlarında kaçak çalışarak üniversite tahsili sadece azaptır. Değmez. Ömre, çileye yazık. Onun yerine lisans eğitimini Türkiye'de gerçekleştirip, lisans üstünü dış memleketlerde yapmak daha mantıklıdır. Lisans üstünü tamamladıktan sonra da muhakkak Türkiye'ye dönmeli. Her biriniz bir Türkiye sevdalısı olmalısınız. Yönetenlerin hatası yanlış kararlara karamsarlıklara sevk etmemeli. Bu memleket hiçbir yönetenin mülkü değil. Türkiye, hepimizin. Ona hizmet hepimizin borcu. Yarınki dünyada şerefli yerini alması da sizin gayret ve başarınıza bağlı. O gidecek, bu gidecek. Sonra ne olacak? Ülkeyi kime bırakacağız. Yüce Allah, kimseyi vatansız bırakmasın. Onun ne büyük felaket olduğunu yaşayanlar bilir. Küreselleşmeler, AB'ler dönemlik siyasi taktiklerdir. Ne kadar acı ki sistem 230, 225, 220... puanlar kazandırabiliyor fakat vatan muhabbeti kazandıramıyor. Dünkü insandaki engin muhabbet bugün ne yazık ki yer yer kızgınlığa dönüşmüş durumda. Ülke, psikolojik savaşa girip de bozguna uğramış gibi. Bunu tersine çevirecek olanlar siz gençlersiniz. Tercihiniz sıradan bir vak'a değildir. Hepimizin istikbalini işaretliyorsunuz. Siz artık sizin için yaşamamaktasınız.