Kadıköy Belediyesi bu parayı verecek mi?

Uzun zamandır şu manken meselesini yazmak istiyorduk. Toplum, nerelerden, hangi ellerden yönlendirildiği belirsiz bir manken sorumsuzluğuna muhatap. Bir dolaylı şiddet hareketi gibi cereyan ediyor. Sanki memlekette onlardan daha güzel kızlar yokmuş gibi çizgiyi arkada bırakmış bu bayanlardan bazıları milletle alay etmekteler. Kime ne onların hangi gece hangi bara veya gece kulübüne gittiği, oralarda ne yiyip içtiği, hangi gün neyi giydiği... En ciddi olması gereken gazetelerden bile bazıları hafifleşti. Gazeteler, bu mankenlerin on para etmez magazin haberleriyle çıkıyor. Hem öyle bir gün, beş gün değil; 365 gün. Hatta hızlarını alamayıp onlara kalem de sundular. Okuyucu, uyuşturucuya alıştırılır gibi bakılan gazeteler tarafından manken, popçu, sözde sanatçı müptelası yapıldı. TV'lerden birçoğu da pazar akşamları bu vıcık vıcık haberlerle dolu. Halbuki... Evet; halbuki, gazetelerin milyarlık sayfalarını manken, popçu, sanatçı tayfasına ayırdığı, bazı tv'lerin de o haberlerin görüntülüsünü ekrana taşıdığı saaatlerde, o mankenlerden bin kere daha güzel nice genç kız, en sıradan ihtiyaçlarından dolayı kıvranmakta. Nice anne-baba, çaresizlik içinde kara kara düşünmekte. Ekonomik krizin batağa sürüklediği bazı iş adamları hayatlarından vazgeçebilmekte. Birkısım mankenlerle zekâ özürlü bazı sanatçıların gördüğü bu iltifat bitmeli artık. Yetmedi mi, yetmez mi? Teşhircilik bir hastalıktır. Bu hastalığı okumak bıktırdı!.. Suçlu sadece o mes'uliyetsizler değil. Onları sermaye yapanlar da suça aynı derecede ortak. Sosyal patlamadan söz edilen bir ortamda cemiyetle böylesine alay edilemez. Birazcık vicdanlı olunuz. Şu insanlar türkü söylemiyorlar! Başbakanlıkta tankerle gösteri yapan şoför ne diyordu? "-Açız, evime ekmek götüremiyorum!" Polisler ağzını kapasa da o, bunu milyonlara tercüman olarak söylemeyi başardı. Herkes, o haberle gözyaşı döktü... Ülke kan ağlarken hafifmeşrep manken-popçu-sanatçılarla bazı medya mensupları nasıl güler? Az evvel ifade ettiğimiz gibi uzun zamandır böyle bir yazı kaleme almak istiyorduk. Vesilesi dün doğdu.... Kadıköy Belediyesi, Kalamış'ta masa tenisi turnuvası düzenleyecekmiş. Aristokrat muhit olduğundan, başka türlüsü düşünülemez. Bu maksatla iki manken davet etmişler. Bu mankenler, 10 dakikalık bir maç için ne istemişler biliyor musunuz? 4'er bin dolar. Acaba; Kadıköy Belediyesi 12 milyara yakın bu parayı çöpe atacak mı? Böyle bir vahim hata işleneceğine inanmak istemiyoruz. 12 milyar, kaç fakirin, kaç dara düşmüş küçük esnafın yüzünü güldürür bunu onlar da biliyor. Onun için böyle bir müsriflik yapmazlar, yapmamaları lazım.