19 OCAK 2015

A -
A +
Cumhurbaşkanın Bakanlar Kurulu'na başkanlık etmesi, anayasanın tanıdığı bir yetkidir. Anayasa, icranın başı olarak Cumhurbaşkanını gösterir. Eski Cumhurbaşkanlarından bazılarının da Bakanlar Kurulu'na başkanlık etmişliği var. En son 15 yıl evvel sn Süleyman Demirel, bunu yapmıştı.
Mevcut sistem, Cumhurbaşkanıyla Başbakanın haftalık mutad görüşmeleri şeklinde işlemekte. Başbakan, haftada bir CB huzuruna çıkarak o haftaki hükümet çalışmalarına dair malumatı arz eder. Bu malumat, Başbakanla Bakanların faaliyetleridir. CB'nın başkanlık ettiği toplantılarda ise Başbakan da hazır olduğu halde Bakanlar, doğrudan doğruya CB'na arzda bulunmakta ve sorulara cevap vermekteler. Bugün bu çalışma düzenini "başkanlık rejimine alıştırma" olarak telakki etmek de mümkündür. Sn Recep Tayyip Erdoğan, CB seçilme sürecindeyken ve seçildikten sonra "sn Erdoğan, ayda en az bir kere Bakanlar Kurulu'na başkanlık edecektir" demiş, CB seçilince de "Türkiye, bugünden itibaren yarı başkanlık rejimine geçmiştir!" tesbitinde bulunmuştuk. 
Önceki Cumhurbaşkanları, Hükümet Hey'etine başkanlık yapmışlardı ama hiç bir fevkalâdelik olmamıştı. Sn Erdoğan dönemindeyse niyetin açıklanmasından itibaren çok gürültü koptu. Eskilerin başkanlık rejimi diye bir fikirleri yoktu. Halbuki Recep Tayyip Erdoğan, Başbakanlığının ilk günlerinden beri buna taraftardır.
Sn Erdoğan, Cumhurbaşkanlığını Beştepe'ye taşıdı. Oraya taşımakla da kalmadı Cumhurbaşkanlığının bir külliye hâline gelmesi için talimat verdi. Şimdi bu külliyede Cumhurbaşkanlığı'nın ihtişamını yükselten bir saray var. Merasimlerde 16 Türk devletini temsil eden askerler yerlerini almaktalar. Raflarında  milyonlarca kitaba sahip devâsâ bir kütüphane kurulmakta. 10 bin kişilik bir "Cumhurbaşkanlığı Ulu Camiî" inşa ediliyor, bir büyük fuar merkezi açılacak. Halk Cumhurbaşkanlığı Külliyesine rahatlıkla girip-çıkabilecek.
Cumhurbaşkanı sn Tayyip Erdoğan'ın isteği, Türkiye'nin Başkanlık sistemine geçmesidir. Ancak bunun için Anayasanın değişmesi gerekmekte. Değişim için de AK Parti'nin Haziran 2015 seçimlerinde bu imkânı bulması lâzım. O imkân bulunamaz veya parlamento içi ittifaklarla da bu yola gidilemezse sn Erdoğan, yarı başkanlık sistemini işletir. O zaman Bakanlar Kurulu'nu şimdiki gibi iki ayda bir değil, iki haftada bir veya belki de haftada bir toplayabilir. Mevcut Anayasalı düzen CB'na meclisi feshetme salahiyetini vermemesi hariç, yarı başkanlık sistemidir.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Beştepe'de sadece mekâna dair değişiklikler yapmadı. Ayrıca 16 Yeni Başkanlık kuruldu. Bu Başkanlıklar, Bakanların büyük faaliyetlerini takip edecekler.
Dünkü tarihî günde "Caferi Tayyar Hava Limanı", Yavuz Sultan Selim Köprüsü, hızlı tren, Çözüm Süreci ve Paralel Yapı'yı bitirme planı, AB, Suriye, mülteciler ve MB'nin faiz politikası gibi mevzular görüşüldü. Bunlardan bir çoğu devletin bekası, milletin saadetiyle alakalı asırlık büyük dâvâlardır. Çok sıkı şekilde takip edilmezse  2015'te 10. Büyük güç ve 2071 Cihan Devleti Türkiye hedeflerine varılamaz. 
Aziz milletimiz, sn Erdoğan ve sn Davutoğlu, bu hedeflere sevdalıdır. Onun için teyakkuz hâlindeki fitne çökecek, kaleler bir bir fetholunacaktır. 
19 Ocak 2015 Yeni Türkiye'de yeni bir takvim başlangıcıdır.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.