ADAY TESBİT EDEN HEY'ETE BİR ÇİFT SÖZÜMÜZ VAR!

A -
A +
İnşallah memleket çapında bir elem-keder olmazsa seçmen, 7 Haziran'da sandık başına giderek 25. Dönem milletvekillerini TBMM'ne yollayacak.
Çok sayıda isim, partilere müracaat etmekte. Memurlar, neredeyse devlet mekanizmasını boşalttılar. Bir çok vatandaş da müracaat etmekte. En fazla müracaat  AK Parti'ye. Tabiî kimse, hiç bir aday adayına bir şey diyemez. Bu nihâyetinde bir vatandaşlık hakkı. Üstelik meşhur deyimdir "her yiğidin gönlünde bir arslan yatar!" Buna rağmen niyet çok önemli. Bir insan, niçin milletvekili olmak ister? Bunu her aday adayı, kalbini nefsiyle aldatmaya kalkışmadan kendi kendine sormalı:
-Meşhur olmak için mi?
-Nüfuz sahibi olmak için mi?
-Zengin olmak için mi?
-Maaş için mi?
-Gösteriş için mi?
-Hizmet için mi? 
Her aday, ayrıca  kendini vicdanen hesaba çekmeli ve şunu da sormalı: "Ben, hakikaten milletvekilliğine, bakanlığa layık mıyım, yoksa layık olanın hakkını gasbedip, yol kesmekte ve vebale mi girmekteyim?"
Bunun sorulması şarttır.
Zira:
-Kişi haddini bilmek gibi irfan olmaz!
Vesayet ve darbelerin büyük zararlarından biri de TBMM'nin kalitesini düşürmesidir. Sık müdahaleler, aşağılamalar istikrar ve itibarı sarstığı için çok kere zayıf kadrolar meclise girmiş ve asıl seçilmesi gerekenler uzak durmuşlardı. Geçen dönem ve bilhassa bu dönem müracaatın yüksekliğinin sebebi darbelerin bitmesi ve istikrarın gelmesinden dolaydır...
Şimdi kılı kırk yararak insan seçebilme dikkat, dirayet, namus ve  dürüstlüğü partilerin aday seçmekle vazifeli hey'etlerine düşmektedir. Bu devlet, yeri geldiğinde "din-ü devlet, mülk-ü millet" diyerek millet ve devletin bekası uğruna öz evlâtlarını feda edebilen şahsiyet âbidesi Sultanların adalet ve tarafsızlıklarıyla bugünlere kadar gelebilmiştir.
Bu işlerde tek ve mutlak ölçü vardır.
Hadiseyi tekrar hatırlayalım:
Aziz eshabı, Sevgili Peygamberimize -sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem- sorar ve ebediyete kadar yirmi dört ayar altın hükmünü koruyacak cevabı alırlar:
-Yâ Resûlallah! Kıyamet ne zaman kopacak?
-Emânet ehline verilmediği zaman!
Partilerde aday adayı seçen hey'etler, bir emanet tevdiî ile vazifeli olduklarını, yaptıklarının dünyada ve ahirette hesabı olacağını bir ân bile unutma hakkına sahip değiller... O hey'ette olanlar, hiç bir vaad, hatır, baskı, telkin, sevgi ve nefret hissine taviz vermeden, "o arkadaşım, bu akrabam!" demeden pürdikkat ve tam dürüstlükle emaneti ehline vermeliler.
Her aday seçilen de 80 milyon Türkiye, 300 milyon Türkistan vatandaşıyla 1.750 milyar Ümmet-i İslâmın sorumluluğu altına girmeye talip olduğunu aklından çıkarmamalıdır. Meclise girmeyi caka satmak, menfaat devşirmek zannedenin vay haline!..
Ahmet Davutoğlu'nun TRT'ye verdiği mülakat güzeldi.
Sn Başbakan dedi ki:
-Bize ulaşamayan bir aday adayı, belki bize ulaşandan daha kıymetlidir!.. Arkadaşlarıma talimat verdim. Her müracaat tek tek incelenecek ve hafızaya alınacaktır.
2015 Seçimleri, belki 1946'dan bu yana yapılmış en mühim seçim olacaktır. Bu seçimlerde TBMM'ne girecek 550 vekille ilk defa sivil ve yerli bir anayasa yapılabilecektir. Yanlış aday tensibi, hem yeni anayasa yapma imkânını vermez ve hem de 2023 Büyük Türkiye hedefini sakatlayabilir.
Her birimizin cân-u gönülden yapacağımız dua şudur:
-Allahü teâlâ, layık olanların yolunu, işini, bahtını açık eylesin!..
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.