ZORLU BARIŞ YÜRÜYÜŞÜ

A -
A +

PKK'nın ilk defa Cizre'de katliam yaptığı 1984 yılında 10 yaşında olan Kürt çocuklar, bugün 40 yaşın üstündeler. Onlar, çocukluk, gençlik ve orta yaşlarında sürekli bilendiler. PKK hareketini başlatanların, Türkiye'nin diğer unsurlarıyla ortak aidiyetleri, bu hareketi bir ideoloji ve hayat tarzı olarak benimseyerek yetişenlerden daha fazladır.
Bu yetişenler, "Türkiye düşmanlığıyla büyüdüler. Bugün Abdullah Öcalan'ın bile o kitlenin üzerinde istisnasız etkili olması zor görünmekte.
Kürt politik hareketinin lideri, mektubunda zamanın ruhundan söz etmekte. Girilen yeni dönemde silahlı mücadelenin terk edilerek demokratik mücadeleye başlanmasını söylemekte. Şimdi barış zamanı demekte. Süleyman Şah Türbesinin yeni yerine atıfta bulunarak Eşme üzerinden Türk Kürt-müşterek mânevi değerlerine işaret etmekte.
Abdullah Öcalan'ın İmralı'da kaleme aldığı ve HDP'li vekillerin Diyarbakır nevruz şenliğinde okudukları mektupta beklenmedik beyan ve kayıtlar görülmedi. Eğer muhakkak bir sürpriz, beklenmediklik aranacaksa "Eşme ruhu" cümlesidir. Abdullah Öcalan, 40 yıldır devam eden PKK silahlı mücadelesi, başarıya ulaşmış fakat bugün artık sürdürülebilir olma kabiliyetini kaybetmiştir, dedikten sonra şimdi barış zamanı diyerek örgütün bir kongre toplayarak silahlı mücadelenin bırakılmasını istemekte.
Bu mektubun yaptığı barış çağrısının devletin barış iradesiyle buluşup hayat bulması mektuptaki iki unsurun seyriyle mümkün olacaktır.
Herhâlde dikkatlerden kaçmamıştır; Abdullah Öcalan, silah bırakılmasını arzu etmektedir. Bu arzusunda samimi olduğu da görülüyor. Aynen şöyle demekte:
-Dolmabahçe deklarasyonu gereği ilkelerde mutabakat oluşmasıyla birlikte PKK'nın Türkiye Cumhuriyeti'ne karşı yaklaşık 40 yıldır yürüttüğü silahlı mücadeleyi sonlandırmak ve yeni dönemin ruhuna uygun siyasal ve toplumsal stratejileri belirlemek için bir kongre yapmalarını gerekli ve tarihî görüyorum.  
Cümlede hitabın doğrudan PKK'ya yapılmamış olması da kayda değer. Kullanılan dil de önemli. "Gerekli ve tarihî görüyorum" diyor. Bu şahsi bir kanaat ifadesidir, bir mecburiyet yüklemiyor. Örgüte kongre toplayarak ortak bir kararla silah bırakmalarını tavsiye etmekte.
PKK bu tavsiyeye uyar mı?
Dağ uyar mı?
Avrupa uyar mı?
Herhalde uyulacak. Uymayanlar Kürt politik hareketi açısından marjinal, radikal ve gayrı meşru olacaktır. Ama her unsurun bütünüyle uymasını beklemek de mümkün görünmüyor. En azından Kandil, "Türkiye'ye karşı değil ama bölgedeki terör örgütlerine karşı varlığımızı devam ettireceğiz" diyebilir.
Buna rağmen kongre kaçınılmaz görünmekte, seçimlerden sonra yapılabilir. Fakat uymayanlarda bile zaman içinde çözülme yaşanabilir. Mektubun diğer zayıf noktası ise dayanağıdır. Bu mektup, bir anlamda hem "Dolmabahçe deklarasyonu"na dayanmakta ve hem de onu tanımaktadır. Ne var ki Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, demokrasi çağrısı yapılamadığı için esas ve birlikte açıklama yapılması cihetiyle de usul yönünden mevzubahis beyannameye/deklarasyona itiraz etmiştir. Buna belki tanımama da denebilir.
Bütün bunlara rağmen barış kervanı yoldadır. Bazı noksan ve hatalar yolda düzelecektir. Kolay değil; ezberler bozulmakta; parmakları tetikte nasırlaşmış ellerle tokalaşılmaktadır. Bu bir zorlu barış yoludur. 40 yılın enkazı 40 günde kaldırılamaz. Ümitle, samimiyetle, gayretle devam etmeli.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.