29 NİSAN 2016
8 Şubat 2016 02:00
İngiliz ordusu, 29 Nisan 1916'da Kut'ül Amare'de Halil Paşa komutasındaki 6. Ordumuz karşısında bozguna uğradı. İstilacı İngilizler, 23 bin ölü ve yaralı ve 18 bin esir verdiler. Bu beklenmedik hezimet, Fransa'nın elini güçlendirdi.
Gizli andlaşma, Büyük Britanya İmparatorluğuyla Fransa Cumhuriyeti arasında imzalandı. İsmi "Sykes-Picot Andlaması" olmuştu. 1917 İhtilaliyle Rusya'da iş başına gelen Lenin, andlaşmayı tanımayarak dünyaya açıkladı. Gizlilik kalmamıştı. Ama orta doğu bölgesi, buna göre şekilleniyordu. Bazı yerlerin şekillenmesi hâlâ devam etmekte.
Andlaşmanın kimlerden gizlendiği sorulması gereken bir sorudur. Devrin dünyasının söz sahipleri, Almanya ve Osmanlı devleti mağluptur. Diğerleri de zaten arazi paylaşımı yapmaktadır. Bu çerçevenin dışında bir tek ABD vardır. O günkü şartlarda "Büyük Britanya İmparatorluğu" kılıflı İngiltere, cihan devleti yani tek süper güçtür fakat kendisine karşı 1776'da istiklalini kazanmış ABD'nin nefesi ensesindedir. Öyle anlaşılıyor ki bu gizliliğin sebebi Amerika’dır. İngiltere tek başına yapamayınca üstünlüğü kaybetmemek için Fransa ve Rusya ile işbirliğine gitmiştir. Haritalar buna göre çizildi. II. Dünya Harbi'ne bu haritayla girildi.
Harbin sonunda arz küre iki kutuplu oldu. Bir uçta ABD, diğer uçta SSCB yer alıyordu. "Soğuk Savaş Dönemi" başladı. Derken 1989'da Sovyetler Birliği dağıldı. Amerika, şimdi tek süper güçtü. Ne var ki 16 Mayıs 1916 tarihli harita kendisine rağmen devam ediyordu. Sovyetler çöktükten 10-11 yıl sonra Amerika'nın sonradan "I. Körfez Harekâtı" adını alacak olan işgali yapmasının ardında bu fiili durum, ihtiras ve psikoloji vardır. I. Körfez İşgali, kadük kalan BOP/Büyük Ortadoğu Projesi ve AB/Arap Baharı, Amerika'nın Sykes-Picot haritasını değiştirme teşebbüsleridir.
Suriye mes'elesi yukarıdaki resim okunmadan sağlıklı şekilde değerlendirilemez. Suriye'de kimlerin ortak çalıştığı görülmektedir. Türkiye ile ABD güya ortaktır. Fakat ABD ve AB, Türkiye'nin daha ilk günden ısrarla istediği uçuşa yasak "Güvenli Bölge" kurulmasına asla yanaşmadılar. Bütün yapılan arada bir göstermelik hava harekâtıdır. Buna mukabil, Washington PKK/PYD ile işbirliğine giderek silah yardımında bulunmaktadır. Rusya'nın sahaya girmesinden sonra da İran'a 36 yıldır tatbik edilen ambargoyu kaldırdı.
Bugün "Yeni Çarlık Rusyası" korkunç hava taarruzlarıyla müttefiki Beşar Esad muhaliflerini bombalarken İran, İran'ın ileri karakolu Hizbullah ve rejim kuvvetleri de karadan ilerlemekteler. Böylece Halep tehlikeye düşmüş, Türkiye'ye yüzbinlerce mültecinin daha sığınma ihtimali doğmuştur. Suriye, Sünnilerden arındırılmaktadır. Irak ve Suriye, tasavvur edilen yeni haritanın parçalarıdır. Çalışma, önce Irak'ta başladı, sonra Suriye'de devam etmekte.
"Amerika beceriksizce Irak'ı İran'a ve Suriye'yi İran ve Rusya'ya teslim etti!" diyoruz. Bu bir yorum. Ancak daha güçlü ihtimal, bunun bilerek yapılması, Moskova ve Tahran'la bir gizli andlaşma olmasıdır. Keza çarlık Rusyasının komünist ihtilal yüzünden kaybettiğini "Yeni Çarlık Rusyası" yeniden kazanma peşindedir.
Sahadaki sıcak kapışma bitince sıra masada tereke paylaşımına gelecektir. Her şey lehine geliştiği için İsrail'in sesi-soluğu çıkmamaktadır. İsrail memnun edilecektir. Rolünü icra edip işi kolaylaştıran DAEŞ de memnun edilir. Fakat Akdeniz'e inebilen Marksist-Seküler bir Kürt devleti kuracaklarından hâlâ endişeliler.
Dün toprakları kendinden koparılan "Yeni Osmanlı Türkiyesi" bu oyunu bozduğu için güney hudutlarıyla güneydoğuda taciz edilmektedir. Fakat Kut'ül Amare kahramanlarının torunları, ağır iklim şartlarını aşarak fırtına gibi esiyorlar. Tam yüz sene sonra aynı Düveli Muazzama, aynı hınzırlıklar, aynı hileler ve yalnız Osmanlı.
Evet, harita değişecek; fakat hesaplar farklı çıkacak, son gülen iyi gülecektir. Afganistan SSCB'ye mezar olmuştu. Suriye de Rusya Federasyonuna mezar olabilir.
29 Nisan 2016 Günü aslanlarımızdan; Mehmetcik'ten, Ahmetcik'ten yeni bir tarih, yeni bir zafer ve Kut'ül Amare kahramanlarımızın ruhunu şâd edecek yeni bir destan bekliyoruz. Allah, yâr ve yardımcıları olsun!..
İngiltere, artık tek oyun kurucu olamayacaktı. Neticede bu harbin hemen ertesinde 16 Mayıs 1916 günü diplomatlar İngiliz Sykes ve Fransız Picot, Londra'da masaya oturdular. Dünyadan kaçırılmış gizli bir andlaşma akdediliyordu. Çarlık Rusyası masada yer almamakla birlikte andlaşmanın tarafıydı. Trabzon'dan başlayarak Bağdat, Şam, Hicaz bölgesi başta olmak üzere sonradan "orta doğu" diyecekleri topraklar, bu üç devlet arasında paylaşılıyordu.
Gizli andlaşma, Büyük Britanya İmparatorluğuyla Fransa Cumhuriyeti arasında imzalandı. İsmi "Sykes-Picot Andlaması" olmuştu. 1917 İhtilaliyle Rusya'da iş başına gelen Lenin, andlaşmayı tanımayarak dünyaya açıkladı. Gizlilik kalmamıştı. Ama orta doğu bölgesi, buna göre şekilleniyordu. Bazı yerlerin şekillenmesi hâlâ devam etmekte.
Andlaşmanın kimlerden gizlendiği sorulması gereken bir sorudur. Devrin dünyasının söz sahipleri, Almanya ve Osmanlı devleti mağluptur. Diğerleri de zaten arazi paylaşımı yapmaktadır. Bu çerçevenin dışında bir tek ABD vardır. O günkü şartlarda "Büyük Britanya İmparatorluğu" kılıflı İngiltere, cihan devleti yani tek süper güçtür fakat kendisine karşı 1776'da istiklalini kazanmış ABD'nin nefesi ensesindedir. Öyle anlaşılıyor ki bu gizliliğin sebebi Amerika’dır. İngiltere tek başına yapamayınca üstünlüğü kaybetmemek için Fransa ve Rusya ile işbirliğine gitmiştir. Haritalar buna göre çizildi. II. Dünya Harbi'ne bu haritayla girildi.
Harbin sonunda arz küre iki kutuplu oldu. Bir uçta ABD, diğer uçta SSCB yer alıyordu. "Soğuk Savaş Dönemi" başladı. Derken 1989'da Sovyetler Birliği dağıldı. Amerika, şimdi tek süper güçtü. Ne var ki 16 Mayıs 1916 tarihli harita kendisine rağmen devam ediyordu. Sovyetler çöktükten 10-11 yıl sonra Amerika'nın sonradan "I. Körfez Harekâtı" adını alacak olan işgali yapmasının ardında bu fiili durum, ihtiras ve psikoloji vardır. I. Körfez İşgali, kadük kalan BOP/Büyük Ortadoğu Projesi ve AB/Arap Baharı, Amerika'nın Sykes-Picot haritasını değiştirme teşebbüsleridir.
Suriye mes'elesi yukarıdaki resim okunmadan sağlıklı şekilde değerlendirilemez. Suriye'de kimlerin ortak çalıştığı görülmektedir. Türkiye ile ABD güya ortaktır. Fakat ABD ve AB, Türkiye'nin daha ilk günden ısrarla istediği uçuşa yasak "Güvenli Bölge" kurulmasına asla yanaşmadılar. Bütün yapılan arada bir göstermelik hava harekâtıdır. Buna mukabil, Washington PKK/PYD ile işbirliğine giderek silah yardımında bulunmaktadır. Rusya'nın sahaya girmesinden sonra da İran'a 36 yıldır tatbik edilen ambargoyu kaldırdı.
Bugün "Yeni Çarlık Rusyası" korkunç hava taarruzlarıyla müttefiki Beşar Esad muhaliflerini bombalarken İran, İran'ın ileri karakolu Hizbullah ve rejim kuvvetleri de karadan ilerlemekteler. Böylece Halep tehlikeye düşmüş, Türkiye'ye yüzbinlerce mültecinin daha sığınma ihtimali doğmuştur. Suriye, Sünnilerden arındırılmaktadır. Irak ve Suriye, tasavvur edilen yeni haritanın parçalarıdır. Çalışma, önce Irak'ta başladı, sonra Suriye'de devam etmekte.
"Amerika beceriksizce Irak'ı İran'a ve Suriye'yi İran ve Rusya'ya teslim etti!" diyoruz. Bu bir yorum. Ancak daha güçlü ihtimal, bunun bilerek yapılması, Moskova ve Tahran'la bir gizli andlaşma olmasıdır. Keza çarlık Rusyasının komünist ihtilal yüzünden kaybettiğini "Yeni Çarlık Rusyası" yeniden kazanma peşindedir.
Sahadaki sıcak kapışma bitince sıra masada tereke paylaşımına gelecektir. Her şey lehine geliştiği için İsrail'in sesi-soluğu çıkmamaktadır. İsrail memnun edilecektir. Rolünü icra edip işi kolaylaştıran DAEŞ de memnun edilir. Fakat Akdeniz'e inebilen Marksist-Seküler bir Kürt devleti kuracaklarından hâlâ endişeliler.
Dün toprakları kendinden koparılan "Yeni Osmanlı Türkiyesi" bu oyunu bozduğu için güney hudutlarıyla güneydoğuda taciz edilmektedir. Fakat Kut'ül Amare kahramanlarının torunları, ağır iklim şartlarını aşarak fırtına gibi esiyorlar. Tam yüz sene sonra aynı Düveli Muazzama, aynı hınzırlıklar, aynı hileler ve yalnız Osmanlı.
Evet, harita değişecek; fakat hesaplar farklı çıkacak, son gülen iyi gülecektir. Afganistan SSCB'ye mezar olmuştu. Suriye de Rusya Federasyonuna mezar olabilir.
29 Nisan 2016 Günü aslanlarımızdan; Mehmetcik'ten, Ahmetcik'ten yeni bir tarih, yeni bir zafer ve Kut'ül Amare kahramanlarımızın ruhunu şâd edecek yeni bir destan bekliyoruz. Allah, yâr ve yardımcıları olsun!..