HAÇLI SALDIRISI!

A -
A +
Türkiye, bir düşman işgaline maruz kalsaydı 15/16 Temmuz gecesi yaşadıklarını herhâlde yaşamazdı. Darbeye teşebbüs eden hainler, genelkurmay başkanı ve kuvvet komutanlarını rehin aldılar, TBMM'ni, Cumhurbaşkanlığını, MİT'i, emniyet binalarını, Borsa İstanbul'u ve daha nereleri bombaladılar, medya kurumlarını bastılar, TRT'den korsan bildiri okuttular, Cumhurbaşkanının ailesiyle birlikte kalıp da 15 dakika evvel terk ettikleri ikametgâhı delik-deşik ettiler, Başbakanın araç konvoyuna ateş açtılar.
Daha dehşet vereni ise meydanlara çıkıp ihanete mani olan vatandaşları, çocuk-kadın, genç-yaşlı demeden kurşun yağmuruna tutmalarıydı. Bunlarda zerrece merhametin olmadığını görgü şahitleri ve mağdurların anlattıkları göstermekte.
Zaten Boğaziçi Köprüsü'nün direklerine çıkıp oradan halka ateş açan keskin nişancının canavarlığı, FETÖ terör örgütünün nasıl gaddar, nefret ve intikam dolu olduğuna kâfi delildir. Böyle bir gaddarlığı Sırp keskin nişancılar, 25 sene evvel Boşnaklara karşı yapmışlardı. Şimdi de taşeron cunta militanları, halkımıza karşı tekrarladılar.
246 şehit verilmiş, binlerce insan yaralanmışken bile terörist başı yüzü hiç kızarmadan en ufak nedamet hissine kapılmadan meydanlara dökülen gözüpek vatanseverlere "ahmaklar" diye hakaret etmekte. Kıt akıllı diye iftira edilen asil millet, Cumhurbaşkanının "sokaklara inin, ben de geliyorum!" çağrısı üzerine söz birliği etmişcesine bir ânda sel olup akmaya başladılar. Meydanları dolduran, tankların üstüne yürüyen, üstüne çıkan, önüne yatan vatandaşlar, yalnızca iktidar partisi taraftarları değildi...
1. Ordu Komutanı Dündar'ın vefa ve atağı, vatandaşların korkusuzluğu, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Yıldırım'ın ölümüne mücadele etmeleri, Genelkurmay Başkanı Akar'ın boğazındaki urgan ve kafasına dayanmış silaha rağmen bildiriyi imzalamaması, Polisin destanlar yazması, cunta yanında yer almayan askerlerin bütün kötü şartlara rağmen mücadeleyi elden bırakmamaları medyanın, cuntacılara inat yayınına devam etmesi, mübarek dualar gibi sebeplerle bu hain darbe teşebbüsü püskürtüldü.
Darbeye kalkışan FETÖ örgütü kendinden ibaret değildir. Darbe peşinde olan sinsiler,  emperyalist güçlerin taşeronlarıdır. Kredilendirme şirketleri, bir kısım dış medya, bir kısım derin başkentler onlarla.
Bugün böylesine vahşi bir darbeyi başarmak için Neronvari gaddarlıklar yapanlar düne kadar mütevazı, yumuşak, efendi, halis Müslüman olan örnek insanlardı. Bütün toplum böyle inanmıştık. Herkesi aldatmışlar. Takiyye, riyakârlık yapmışlar. İslamiyeti perde yaparak niyetlerini ve iç yüzlerini saklamışlar.
Taşeron cunta, daha darbeye teşebbüs ettiği saatlerde milleti ve millete ait olanları bombaladı. Kimbilir başarılı olsalardı neler yapar, nice bin insanı kurşuna dizerlerdi.
Bunlar, sür'atle yargılanmalı, en ağırından ibretlik cezalar verilmeli, mali kaynakları, insan kaynakları, medya unsurları ve her türlü akar ve destekleri bitirilmelidir.
Bu darbe istiklalimize, istikbalimize ve dinimize yapılmış bir haçlı taarruzudur. Sömürgeci dünya, uşakları eliyle yarınlarımızı boğmaya kalkıştı. Fakat millet, hainlere galip geldi. Millet, 81 vilayette ayağa kalkarak darbeyi mağlup etti, darbeciler rezil-kepaze oldular.
Vatandaş, bir şey daha yaptı, iç barışı da tesis etti. Bir şerden ilk ânda bu barış çıktı. Partiler, darbeye karşı oldular, ortak bildiri yayınladılar, mitinglerde birbirlerine destek oldular. Zor şartlarda yakalanan bu barış devam etmeli. İstihbarat dahil nerede ne hata yapıldığı tesbit edilmeli.
Bundan sonrası için de tedbir almakta hiç taviz vermemeli. Yeni isyan, sabotaj ve suikastlere karşı uyanık olmalıdır. Artık gayet net anlaşılıyor ki bir çok faili meçhulün faili bunlardır.
Gözden kaçmasın ki yuvalandıkları yerler sadece yargı, ordu, emniyet ve eğitim değildir. THY, hariciye, maliye gibi daha bir çok yerde gayet sinsi şekilde örgütlenmişler. Ticaret ve imalat dünyasında kümelenmişler.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.