YÜZLER GÜLDÜ

A -
A +

Asgari ücret, 2021’de 2 bin 825 TL’dir. Bunun 2022’de geçinebilecek, yaşanabilecek makul bir seviyeye çıkarılması için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı, 3 işçi sendikası temsilcisi ve işveren temsilcisi uzunca bir zamandır bir masa etrafında görüşmeler yapmaktaydılar. Neticenin müspet olacağı bütün tarafların ölçülü beyanlarından belli oluyordu. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’in asgari ücret miktarı, bayram havası yaşatacak sözleri, ümitleri daha da güçlendirdi. Kavgasız, gürültüsüz, grevsiz, lokavtsız şekilde süren müzakere süreci, 16 Aralık günü bitti ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, yeni asgari ücreti bir basın toplantısıyla bizzat duyurdu.

2022 yılı asgari ücreti için 4 bin lira çok telaffuz edilmişti. Bundan dolayı beklen, 4 bine yakın veya bunu biraz geçen bir rakam olmasıydı.

Cumhurbaşkanının verdiği haberse 4 bin 253 TL oldu.

2 bin 825 TL’lik ücrete enflasyonun 2 kat üzerinde artış yapılmıştı. Bu artış, son 50 yılın en yüksek zammıdır. Ayrıca; çalışanın, evli ve çocuk sahibi olmasına göre ücret daha da yükselecektir. Bu güzel bir karar. Ancak kiracılık durumu da göz önünde bulundurulmalıydı. 2023’te dikkate alınmalıdır.

Üzerinde anlaşılan bu kararla 6 milyon 390 bin çalışanımızın yüzü güldü. Onlarla beraber ailelerinin, dolayısıyla 20 milyona yakın vatandaşımızın ve aslında büyük bir aile olan 85 milyonun yüzü güldü. Cumhurbaşkanın da dile getirdiği gibi emek verenimiz daha yükseğine layıktır. İnşallah kalkındıkça imkânlar da çoğalacaktır. Yine Cumhurbaşkanının söylediği gibi işçi olmadan işveren olmaz, işveren olmadan işçi olmaz. Bu müzakerelerden çıkan sonuçta yalnızca emek sahipleri değil imkân sahipleri de kollandılar. Asgari ücretten gelir ve damga vergisi kaldırılarak işverenin asgari ücret başına ödeyeceği 450 lira da silindi. Bu ilke, ayrıca her gelirdeki işçinin 4.253 liralık kazanç dilimine de tatbik edilecek.

Kısacası Hükûmet, sözünde durarak alın terini, enflasyona ezdirmemiştir.

Ancak; bu yapılan, 50 yılın hamlesi olmasına rağmen yetmez.

Daha başka tedbirler de gerekli.

Yüksek enflasyon, döviz çılgınlığı, faiz, stokçuluk, tefecilik, bankerlerin ve bazı kamu dışı bankaların uygulamalarıyla içten ve dıştan gelen saldırılara karşı acilen köklü tedbirler alınması gerekiyor...

Cumhur İttifakı’nın liderleri Sn. Erdoğan ve Sn. Bahçeli, Türkiye piyasasını çökertmeye çalışanlara izin vermeyeceklerini söylediler. Cumhurbaşkanı, yaşanan bu sıkıntıların da teğet geçeceğini, yakında çok önemli kararlar açıklayacaklarını duyurdu. Bunlar şart. Yoksa daha birçok şey gibi bu asgari ücret de freni patlamış döviz ve başını almış giden enflasyon karşısında tutunamaz. Bazı hastalıklı çevreler bu iyileştirmeyi, can suyunu, nefes almayı “seçim ekonomisi!” diye karalayacaklardır. Daha birçok karalama da olacaktır. Kabul ve ilân edilen asgari ücret memnuniyeti, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da Cumhur İttifakı partilerinin de oyunu yükseltmiştir. Ne var ki toprak kayması, kaya yuvarlanması benzeri diğer yıkımlar durdurulamazsa bu bayram havası 3 ay sonra kalmaz.

İş cephesi tamam.

Sırada çılgın döviz ve azgın faiz var.

Stokçular kovalandığı gibi döviz ve faiz de gemlenmelidir.

Bu safhadan sonra “Yeni İktisadî Model”den yani piyasaların 4 atlısı yatırım, istihdam, imâlat, ihracat dörtlüsünden vazgeçilemez.

Güven, istikrarın ruhudur.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.