MUHALİF!

A -
A +

AK Parti iktidarı ve Cumhur İttifakı, çürütme cümlesinden olarak "6’lar" veya "6 artı 1" diyerek kendisine muhalefet eden parti genel başkan veya sözcülerine cevaplar veriyorlar. Bunu yapabilirler mi? Yapabilirler! Doğru mudur? İktidar ve muhalefet, birbirlerinin açığını kollar ve bunu can acıtacak cinsten de olsa hem muhalefetine söyler ve hem de kamuoyu ile paylaşırlar…

Bahsettiğimiz, demokratik ülkelerdeki umumî kaidedir. Bizde ise şimdilerde farklı bir durum var. Bu garip farklılığın gözden kaçmaması gerekir:

İktidarla İttifak’ın karşısında homojen, mütecanis bir muhalefet yok. Bu muhalefet partilerinin yer aldıkları masanın şekli de teşkil ettikleri sayı da önemli değil. Onların bir araya gelmesi, yek diğerlerine duydukları muhabbetten doğmuyor. Onları bir araya getiren "düşmanımın, düşmanı dostumdur" tercihidir. Tayyip Erdoğan kızgınlığı, iktidara duyulan öfke, İttifak’a beslenen husumet, adı malûm partileri cem etmektedir.

Cem oldular, toplandılar da ne yaptılar?

Hiçbir şey!..

Daha Cumhurbaşkanı adaylarını belli edemediler. O bir tarafa, toplantı gün ve açıklamaları evlere şenlik ilginç bir zihniyetin eseridir. İstense bu kadar kötü tarihlerde seçilemezdi. İlk toplantının açıklaması 28 Şubat’ta yapıldı. Tam bir gafletti. Yapılan açıklama da boş bir kâğıt hükmünde kaldı. Üçüncü toplantılarıysa 24 Nisan’da olacakmış. 24 Nisan, Taşnak ve Hınçak zihniyetli Ermenilerin güya "Ermeni soykırımı" iddiasını tekrarladıkları, dünya liderlerinin bunu tanımaya zorladıkları bir takvimdir.

Nasıl bir mantıktır anlaşılması zor!

Senenin günleri mi tükenmişti?

Seçilen tarihlerin biri 28 Şubat, diğeri 24 Nisan!

Sonra da türlü teviller!!!

Böylesi muhalefete kızmaktan çok acınır. Muhalefet partilerimizin, ikna edici teklifler, fikirler, tenkitler ve projelerle vatandaşın gönlüne girip iktidar namzedi olmaları, kendilerinden evvel Türkiye için kazanç olurdu. Ne yaparsınız ki bizde böyle bir muhalefet mevcut değil. İsim var, esas yok. Muhtevasız konuşmalar ve dostlar alışverişte görsün kabilinden yapılan masa toplantıları ve arkada hiçbir iz bırakmayan bildiriler…

İktidarla İttifakın, hâli ve çapı bu gidişatta seyreden muhalefetin yaptıklarını ve dediklerini çürütmeye çalışması, kendileri için enerji ve zaman kaybı olurken muhataplarına itibar kazandırmaktadır. Hâlbuki yok sayılsa; ademe mahkûm edilseler bir süre sonra bir masa etrafında da buluşamazlar…

Çok açık ve net şekilde haber veriyoruz ki AK Parti iktidarıyla Cumhur İttifakı’nın rakibi, muhalifi, muarızı… hatta düşmanı, söz konusu yarım düzine parti yahut bir fazlası değildir.

İktidar ve İttifakın can düşmanı, yolundaki eşkıya şunlardır:

-Çılgın döviz.

-Tavan yapan enflasyon.

-Can yakan hayat pahalılığı.

-İnsaftan habersiz etiketler.

-Fahiş kira ve gayrimenkul fiyatları.

-Su, gaz, elektrik ve akaryakıttaki anormal fiyat seyri.

-Dinmek bilmeyen zam sağanağı.

-Harp zenginleri.

-Muhteris ticari tekelleşme.

-Satın alma gücünün düşmesi.

-Ayın ilk 10 gününe bile yetmeyen maaşlar.

-SGK ve Bağ-Kur emeklilerinin zor hayatları.

...Ve devamı.

AK Parti ve Cumhur İttifakı, vasfettiğimiz muhalefetle uğraşıp enerji kaybetmemeli. Bu iktidar ve bu İttifak’ın iki temel vazifesi bulunuyor. Bunlar, kendileri için de memleket için de olmazsa olmaz kıymettedir:

1-Bir kısmını yukarıda sıraladığımız yakıcı, yıkıcı, can alıcı unsurları âcilen ve âcilen yok etmek için gayret üstü gayretle çalışmak!

2-Rusya-Ukrayna savaşını durdurmak için başlattığımız ara buluculuk müzakere faaliyetlerine her engellemeye rağmen devam edip Ukrayna ve Rusya liderlerini İstanbul’da bir araya getirerek kalıcı barışı temin etmek…

"İmâm-ı Rabbanî" unvanlı yüksek İslâm âlimi Ahmed Farukî Hazretleri, mektuplarında vaziyete dikkat çekmek için sık sık şöyle derler:

-İş budur ve bundan başkası hiçtir!

Usulde hata edilirse yarın, bugünler de aranır!..

Bahsettiğimiz her iki hususta da vaziyet çok ciddidir.

Sözü, yine İmâm-ı Rabbanî Hazretlerine atıfla bitirelim:

-Habercinin işi, haber vermektir!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.