Sarı-kırmızı prova

¥ Hafta içinde tabiri bağışlayın “savaştan” çıkmış olan Beşiktaş’ın “hangi kafada” olduğu merak konusuydu. Hırslanmış mıydı, psikolojik travma mı yaşıyordu?
¥ Maçın genelini ölçü olarak alırsak, çok da iyi durumda değillerdi. Beklenmedik adamların beklenmedik pas hataları, yanlış ve yavaş şut tercihleri…
¥ Tamam, maçın başında klasik iç saha baskısı ile rakibi hataya zorladılar ve ilk çeyrek dolmadan Negredo ile golü buldular. Eh maç eğlenceye döndü diye düşünenler yanıldıklarını çabuk anladı.
¥ Ryan Babel kötü oynadığında Beşiktaş kitleniyor. Hollandalı dünkü maçı bir an evvel kariyerinden çıkarmak isteyecektir.
¥ Malatyalı Pereira önce golün sinyalini verdi, sonra attı. Bu gol Beşiktaş’ı hırslandıracağına el freni oldu âdeta… 80 dakika tam bir çileydi.
¥ Sahada tek başına bir takımı sırtlamaya çalışan Ricardo Quaresma’nın didinmesi, yırtınması, çabası vardı.
¥ Q7’nin ortalarından birinde, üstelik en güzelinde, Talisca’nın kafa şutunu ayaklarıyla çelen Malatya kalecisi Farnolle, aynı Talisca’nın gol vuruşunda çaresizdi.
¥ Maçın toplamında en çalışkan adam olan Quaresma’nın gösterisini golle bitirmesi doğrusu ona yakıştı. Gol sonrası Şenol Güneş’i kucaklaması ise ayrı bir mesajdı.
¥ Şöyle ya da böyle, Beşiktaş’ın Malatyaspor’u kayıpsız geçmesi ve derbiye “sağlam” çıkması önemliydi, bunu başardılar.
¥ Ligin rahat takımı Malatyaspor umarız çizgisini bozmaz, üstüne koyarak büyür ve önümüzdeki yıllarda zirveye oynar. Erol Bulut’un bendenizi başarısıyla yanılttığını da kaydedeyim.

MAÇIN ADAMI: Quaresma