Beşiktaş gün sayıyor

Geçen sezonun 34 haftalık ligi olsaydı, Beşiktaş doğudan şampiyon olarak dönüyordu şimdi.

¥ Yalan yok; 1.853 metre yükseklikte bu mücadeleyi beklemiyordum. Maç boyu itiş kakış olur, Beşiktaş’ın bir usta ayağı araya bir gol sıkıştırır, maç da böyle biter diye düşünüyordum.
¥ Oysa Süper Lig’in her alanında en iyi rakamlara sahip olan Beşiktaş ve onun karşısında Yılmaz Vural dokunuşu vardı. Mükemmel maç oldu.
¥ Daha on dakika olmuştu ki, Kanada yapımı bir golle açıldı perde; Atiba’nın gollük pasına harika vurdu Larin… Aha, fark geliyor derken bambaşka bir şey oldu. Bir duran top (korner), bir Emrah ortası, bir Leo kafa sıyırtması tabelaya dengeyi getirmesin mi?
¥ Asist yapmak için doğmuş Rachid Ghezzal, bu kez Oğuzhan’ı buldu, o da ağları… Erzurum kalecisinin bu goldeki hatası, vuruş kalitesinin gölgesinde kaldı.
¥ Ortalama her on dakikaya bir gol düşüyordu nasılsa, yenisini bekleyelim mi? Beşiktaş defansından seken ve yaklaşık yirmi metre dışarıya düşen topu Emrah’ın füzeye çevirmesi, düelloda skoru 2-2’ye getirdi ilk yarıda.
¥ İlk 45 dakikayı futbol gösterisine çeviren oyuncular ikinci devrede bir süre “idare etti.” Özellikle Beşiktaş’ta Cenk Tosun (Çok geçmiş olsun), Erzurum’da Mustafa El Kabir kayıpları oynuyordu.
¥ Ama maçın hareketi, maçın manşeti, maçın kaymağı gerideydi. Dakikalar 66’yı gösteriyordu… Bu dakikaya kadar bir sürü olumlu iş yapmış olan Rachid Ghezzal, iki kişiyi geçip topu tutulmaz yere gönderdiğinde sezonun belki de en müthiş golünü atıyordu.
¥ Sonradan oyuna giren üçlüden Necip N’Koudou’yu, o Gökhan Töre’yi,  o da ağları gördü. Galibiyeti perçinledi Beşiktaş.
¥ Geçen sezonun 34 haftalık ligi olsaydı Kartal doğudan şampiyon olarak dönüyordu. Ama “ekstra” haftalarda da durumun değişeceğini sanmıyorum!
¥ Erzurum’da Yılmaz Vural’ın, Boumal’ın, Aatıf’ın ve Emrah’ın çabasına yazık oldu.

MAÇIN ADAMI: Rachid Ghezzal