FETÖ ihbarlarının ne kadarı doğru?

A -
A +
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi'nde 4 meslektaşını öldüren Volkan Bayar'ın durumunu basit bir cinayet olarak geçiştiremeyiz.
Çünkü katliamın perde arkasında yaşananlar, anlamasını bilene çok şey anlatıyor.
Bakınız...
15 Temmuz darbe girişiminden bu yana, yani iki yıldır FETÖ meselesinde suçsuz yere çok canların yandığını kendi çapımda anlatmaya çalışıyorum. 
FETÖ'den aldığı taktikleri bire bir uygulayan iftiracılardan bahsediyorum. Şan için, makam veya intikam için asılsız ihbarlarla hayat karartan içimizdeki cellatların varlığına dikkat çekmeye çalışıyorum.
Takip edenler şahidimdir.
Şu köşede, sadece bir kişinin ihbarı veya iftirası üzerine hayatı karartılan nice mağdurun hikâyesini yazdım. Hakkında delil bulunamamasına rağmen "Hain" damgası vurularak hayatı altüst edilen masumların hakkını, hukukunu savunmaya çalıştım.
İşte Eskişehir'deki olay...
4 meslektaşını gözünü kırpmadan katleden adam bariz şizofren.
Üniversitede 120 kişiyi "FETÖ"cü diye ihbar etmiş. YÖK ve rektörlük, onun işaret ettiği kim varsa ya açığa almış ya da hakkında soruşturma başlatmış. 
Kimi gözaltına alınmış kimi tutuklanmış.  
"Yahu yapmayın etmeyin. Bu adam sorunlu, önüne gelene iftira atıyor, hayat karartıyor" diye defalarca yazı yazmış üniversitedeki meslektaşları. Aylarca cevap bile verilmemiş bu çığlıklara...
Sonunda nasıl olmuşsa artık, kendisi de bir zahmet soruşturulmaya başlanmış. Ama soruşturma devam ederken eline silahı alıp üniversitede katliam yapmış.
15 Temmuz'dan bu yana pek çok isim FETÖ'cü diye ihbar edildi. Bu ihbarlar kripto FETÖ’cülerin yakalanması adına çok güzel sonuçlar verdi, bunu inkâr edemeyiz. 
Lakin pek çok can da yandı!
İhbar edilen kişi hakkında gerekli araştırmalar yapılmadı. ByLock dâhil olmak üzere, ilan edilen 16 kriterin hiçbirine uymayan isimler dahi sadece bir söylenti yüzünden hain damgası yedi.
Buna bire bir şahidim!
Bir ilin valisinin veyahut bir başka ildeki üniversite rektörünün, "Hakkında delil yok ama söylenti var. Ben risk alıp onu o görevde tutamam" dediğine şahidim. 
Bir ildeki başsavcının, “Bana bu kişilerle ilgili ihbarda bulunun. Ben gereğini derhal yerine getiririm. Hazır elimiz değmişken şu kişileri de aradan çıkaralım” dediğine şahidim.
Şahidim...
Hakkında iğnenin ucu kadar dahi delil bulunamayan bazı isimlerin aylarca hapiste tutulduğuna şahidim ki pek çoğunu bu köşede yazdım.
Demem o ki...
FETÖ ile mücadele yapılırken haksız yere ve sadece bir ihbar üzerine; üstelik iftira olduğu net bir şekilde belli olan bir ihbar üzerine açığa alınan insanlar var.
Görevden uzaklaştırılan insanlar var. 
Tutuklanan insanlar var. 
Bu insanlar hakkında yapılan ihbarlar yeniden değerlendirilmeli, ihbar edilen kişiler hakkında delil olup olmadığı iyi araştırılmalı. Ayrıca ihbar eden kişinin kim olduğuna, kimlerle ilişkili olduğuna ve daha da önemlisi amacının ne olduğuna iyi bakılmalı...
Yoksa bu işin içinden kolay kolay çıkamayız! 
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.